Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2019/703 Esas
KARAR NO :2023/391
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ: 27/05/2014
KARAR TARİHİ : 23/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, —–nezdinde açtığı —- sayılı dosyaya sunduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı bankadan —- bedelli krediler kullandığını, — tarihinde kullandığı —– kredi için aynı tarihte 920,00 TL kredi kullandırım komisyonu, 10/01/2010 tarihinde 105.000 TL lik kredi kullanımı sırasında 2.100 TL kredi kullanım komisyonu, 15/11/2012 tarihinde 50.000 TL lik kredi kullanımı sırasında 59,00 TL kredi masraf tahsilatı, 80,96 TL kredi tahsis ücreti, 1.619,04 TL kredi tahsis ücreti adı altında tahsilatlar yapıldığını, söz konusu tahsilatlar yapılırken davacı ile sözleşmenin müzakere edilmediğini ve bilgi verilmediğini, haksız şart olduğunu, müvekkilinden haksız olarak tahsil edilen şimdilik 3.199,00 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili —— sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının, 02/11/2010 tarihinde 46.000-TL bireysel ihtiyaç kredisi kullandığını ve bu krediye ilişkin 920-TL kullandırma komisyonu ve 46-TL BSMV alındığını, 10/01/2011 tarihinde 105.000-TL bireysel ihtiyaç kredisi kullandığını ve bu krediye ilişkin olarak 2.100-TL kullandırma komisyonu ve 105-TL BSMV alındığını, davacının söz konusu masraflardan bilgisi olduğunu, bu masrafların sözleşmede yer aldığını, davacının 15/11/2012 tarihinde 50.000-TL taksitli ticari kredi kullandığını ve bu krediye ilişkin 59-TL dosya masrafı, 2,95-TL vergi alındığını, taksitli ticari kredi olması nedeniyle alınan masrafların kanuna ve sözleşmeye uygun olduğunu, ticari kredi açısından davanın reddine veya görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, sonuç olarak davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkememiz dosyasının, ilk olarak —– Mahkemesi nezdinde açıldığı,——- sayılı görevsizlik kararı ile davacıya ticari kredi kullandırılması nedeniyle ticaret mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle dava dosyasının Mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacının kullandığı toplam üç adet kredi kapsamında davalı bankanın tahsil ettiği kredi kullandırım komisyonları ile çeşitli ücretlerin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Eldeki dava Mahkememizde — Esas sayılı dosya numarasını almıştır. Mahkememizin —– sayılı kararı ile bilirkişi ücretinin yatırılmaması nedeniyle kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Söz konusu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
——Karar sayılı ilamıyla;
“1-) Dava, taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmeleri kapsamında davacıdan yapılan kesintilerin istirdatı istemine ilişkindir. Mahkemece 10.11.2015 tarihli ilk celsede “Banka kredilerinden anlayan —— bilirkişisine dosyanın tevdiine, bilirkişiye raporunu düzenlemesi bakımından bir aylık süre verilmesine, bilirkişinin emek ve mesaisi için 750,00 TL ücret takdirine, gider avansı eksik olduğundan 900.-TL’nin davacılar vekilince karşılanmasına, bu konuda iki haftalık kesin süre verilmesine” şeklinde ara karar tesis edilmiş, davacı tarafa verilen kesin süre zarfında bilirkişi ücretinin yatırılmaması üzerine kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Kural olarak, mahkemece, kesin süreye ilişkin ara kararında, yapılması gereken işlerin neler olduğunun ve her bir iş için ne miktar ücret yatırılacağının belirtilmesi, tanınan sürenin yeterli ve elverişli olması, tanınan süre içinde yapılması istenen işlerin ne olduğunun hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde açıklanması, kesin süreye uymamanın doğuracağı sonucun açık olarak anlatılması ve bunlara uyulmaması durumunda mevcut kanıtlara göre karar verilip, gerektiğinde davanın reddedilebileceğinin yine açıkça bildirilmesi suretiyle ilgili tarafın uyarılması gerekir. Söz konusu usule uyulmaksızın ve sonuçları hakkında ilgili tarafa herhangi bir ihtarat yapılmadan verilen kesin sürenin sonuç doğurmayacağının kabulü gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2-) Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün re’sen BOZULMASINA, …” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay’ın bozma ilamı sonrası dava dosyası Mahkememizin —-sayılı sırasına kaydedilmiştir.
Uyulmasına karar verilen —— bozma ilamında belirtildiği üzere dosyanın bankacı bilirkişiye tevdi edilmesine karar verilmiştir. Bilirkişi tarafında düzenlenen 17/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 46.000-TL’lik bireysel kredi kapsamındaki 920-TL kredi kullandırım komisyonu ve 105.000-TL’lik bireysel kredi kapsamındaki 2.100-TL kredi kullandırım komisyonu tahsilatlarına ilişkin sözleşmelerde açık ve net bir hükme rastlanmadığı, söz konusu krediler kapsamında davacının tüketici olarak değerlendirilmesi halinde kullandırılan kredilerin %2 oranındaki söz konusu komisyonların tahsilatını gerektiren zorunlu, makul ve belgeli masrafları tevsik eden herhangi bir belgenin dava dosyasına sunulmadığı, 55.000-TL’lik genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan 50.000-TL’lik taksitli ticari kredi için yapılan 59-TL, 80,96-TL ve 1.619,04-TL olmak üzere toplam 1.759-TL tahsilat için kredi genel sözleşmesinde nisbi/maktu bir düzenleme bulunmadığı, emsal banka uygulamalarının ortalama 1.237,50-TL olduğu, buna göre davacının, ilk iki kredi için komisyonlar ve taksitli ticari kredi için (1.759-1.237,50=) 521,50-TL fark toplamı 3.541,50-TL talep edebileceği yönünde görüş bildirilmiştir.Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davalı vekili, rapora karşı itiraz dilekçesi sunmuştur. Diğer bankalardan kredi masraflarının oranları ve miktarları dosyaya celbedilmiştir. Davalı tarafından—– bildirim yapılıp yapılmadığı ve diğer banka emsallerini değerlendirilmesi ve davalı itirazları kapsamında ek rapor düzenlenmesi için dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi tarafından düzenlenen 28/01/2022 tarihli ek raporda özetle; 1. Seçenek olarak davalının yaptığı bildirim kapsamında davacının 2.265-TL talep edebileceği ve 2. Seçenek olarak emsal banka uygulamalarına göre 3.007,21-TL talep edebileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davalı vekili, rapora karşı itiraz dilekçesi sunmuştur. Davalının rapora itirazları ve sunduğu belgeler kapsamında ek rapor alınması karar verilmiştir. Bilirkişi tarafından düzenlenen 24/06/2022 tarihli ek raporda özetle; bireysel krediler için emsal banka uygulamalarının 1.221,75-TL olarak belirlendiği, Mahkeme tarafından bu seçenek tercih edildiği takdirde davacının 1.798,29-TL talep edebileceği, kök raporun 9. Sayfasındaki B şıkkında yapılan tespit ile ilgili itiraz olmadığından bu konuda yeni bir görüş oluşmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davalı vekili, rapora karşı itiraz dilekçesi sunmuştur.Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporlarının incelenmesinden; davacının kullandığı 46.000-TL tutarlı kredinin ihtiyaç kredisi olduğu ve söz konusu kredi için 02/11/2010 tarihinde 920-TL kullandırım komisyonu tahsil edildiği, 105.000-TL tutarlı kredinin ihtiyaç kredisi olduğu ve söz konusu kredi için 10/01/2011 tarihinde 2.100-TL kullandırım komisyonu tahsil edildiği anlaşılmıştır. Kredilere ilişkin komisyon tutarlarının, kredi tutarlarının %2’si oranında olduğu görülmüştür. Söz konusu krediler tüketici kredi kapsamında olup, bilirkişi raporlarında tespit edildiği üzere işbu kredilere ilişkin sözleşmelerde kredi kullandırım komisyonuna ilişkin herhangi bir nisbi/maktu bedel düzenlemesi yer almamaktadır. Bu nedenle, söz konusu iki kredi kapsamında davacıdan tahsil edilen kredi kullandırım komisyonlarının davacıya geri verilmesi gerekmektedir. Söz konusu krediler tüketici kredisi kapsamında olduğundan geri verilecek miktarlara tahsil tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi uygun görülmüştür.Davacının kullandığı davaya konu 3. Kredinin ise, 55.000-TL limitli genel kredi sözleşmesi kapsamında 50.000-TL tutarlı taksitli ticari kredi olduğu ve söz konusu kredi için 15/11/2012 tarihinde 59-TL masraf, 80,96-TL istihbarat ücreti, gks ücreti, mali tahlil ücreti, kredi tahsis ücreti ve 1.619,04-TL istihbarat ücreti, gks ücreti, mali tahlil ücreti, kredi tahsis ücreti tahsil edildiği anlaşılmıştır. Söz konusu genel kredi sözleşmesinin 7.4 maddesinde ise komisyon ve masraf karşılıkları düzenlenmiştir. Bu hükme göre, davalı bankanın, davacıdan masraf ve yukarıda belirtilen türlerde ücret talep etmesi mümkündür. Davalı vekili tarafından davalı bankanın “Kredi İşlemlerinde Faiz ve Kar Payı Dışında Sağlanacak Ücret, Komisyon ve Masraflar ile Bankacılık Hizmet Komisyonları Bildirim Formu” dosyaya sunulmuştur. Söz konusu bildirim formuna göre 09/10/2012 yürürlük tarihindeki “Ticari krediler-mali tahlil ve istihbarat komisyonu (ilk rapor bedeli)” ücretinin minimum 500-TL ve maksimum 3000-TL olarak belirtildiği görülmüş, buna göre 28/01/2022 tarihli bilirkişi ek raporunun 5. Sayfasında belirtildiği üzere 15/11/2012 tarihli taksitli ticari kredi için tahsil edilen masraf ve ücretler toplamı olan 1.759,00-TL’nin makul olduğu anlaşılmıştır. Taksitli ticari kredi için kredi tarihi itibariyle 4077 sayılı (mülga) Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri uygulama alanı bulmaz. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 20. Maddesinde düzenlenen genel işlem koşulları bakımından ise, ticari nitelikte bulunan genel kredi sözleşmesinde yer alan bazı hükümlerin bir taraf aleyhine olması, bu hükümlerin genel işlem koşulu olduğu anlamına gelmez. Söz konusu hükümler, TBK’nın 20. Maddesine göre genel işlem koşulu olsa bile TBK’nın 21. Maddesi uyarınca yazılmamış sayılmaları için davacı tarafın, sözleşmenin yapılması sırasında açıkça bilgilendirilmediği ve davacı tarafa bunların içeriğini öğrenme imkanı sağlanamadığı hususlarını davacı taraf, somut delillerle ortaya koyamamıştır. Bu nedenle Mahkememizce, davaya konu sözleşme hükümlerinin genel işlem koşulları kapsamında kaldığı söylenemez.Tüm bu nedenlerle, davanın kısmen kabulü ile ihtiyaç kredileri kapsamında davacıdan tahsil edilen 920,00-TL’nin 02/11/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ve 2.100,00-TL’nin 10/01/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin kısmın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 920,00-TL’nin 02/11/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ve 2.100,00-TL’nin 10/01/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin kısmın reddine,
2-Alınması gerekli 206,30-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,63-TL nisbi harcın mahsubu ile bakiye 151,67-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 79,83-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 1.045,60-TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%94,40 Kabul %05,60 Ret) 987,05-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından harcanan 550,00-TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%94,40 Kabul %05,60 Ret) 30,80-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.020,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 179,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Tarafların artan gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar KESİN olmak üzere açıkça okundu, usulen anlatıldı. 23/05/2023