Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/683 E. 2021/444 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/683 Esas
KARAR NO : 2021/444
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2019
KARAR TARİHİ : 23/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile borçlu arasında ————imzalandığını, söz konusu sözleşme gereği —- kullanımında bulunan şirkete faturalar gönderildiğini, dava dilekçesi ekinde yer alan faturaların zamanında ödenmemesi ve eksik ödenmesi üzerine müvekkili firmanın borçlu aleyhine İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün ——– Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından haksız,kötü niyetli, usul ve yasaya aykırı itiraz üzerine icra takibinin durduğunu, icra takibine konu asıl alacağın ve bu alacağa işletilen—— ve sözleşmeye uygun olduğunu, yapılacak yargılama sonrası ortaya çıkacağı üzere davalının borçlu olduğu, izah edilen sebeplerle haksız olarak yapılan itirazın iptaline, durdurulan takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun tebliğ edildiği ancak cevap vermediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle elektrik borcuna dayalı olarak davacı tarafça başlatılan İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün —–. sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Mahkememizce icra dosyası celp edilmiş, davalı yanın süresi içerisinde borca itiraz ettiği ve ödeme dekontları sunduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlığın çözümü için talimat yazılarak mali müşavir ve elektrik mühendisi bilirkişilerden rapor alınmıştır. Elektrik mühendisi bilirkişinin 09/09/2020 tarihli raporunda özetle: “Davalı şirketin de yer aldığı binada dava dışı ——- kayıtlarında yapılan incelemede; —- satış sözleşmesi olmadan —– sebebiyle ——– düzenlendiği, davalı şirket yetkilisi tarafından——bozuk olabileceği nedeniyle itiraz edildiği, ——– sökülerek ——– götürüldüğü, yapılan kontrolde sayacın doğru çalıştığının tespit edildiği, davalının ———–üzere gittiği, —- tarihli ———— tutanağına istinaden tahakkuk ettirilmiş——–arasında yapılan uzlaşmada, davalı şirketin ——– ——-yatırmayı ve önceki 13.774,50-TL’lik fatura bedelini ise 3 taksitte ödemeyi kabul ettiği, davacı ile — satış sözleşmesi imzalandığı, icra takibine konu olan faturaların doğru hesaplandığı ve ödenmediği, şirket tarafından yapılan kontrollerde 3.379,50-TL’lik kaçak tüketim faturası daha tahakkuk ettirildiği, böylece yatırılması gereken toplam miktarın 17.154,00-TL olduğu, davalının 854,00-TL eksik ödediği, Davalı şirket yetkilisinin icra takibine itirazının yerinde olmadığını, davacının alacağı olan 32.021,25 TL alacak için herhangi bir ödeme yapılmamış olduğunun tespit edildiğini, icra takip tarihi itibariyle davalı şirket yetkilisi —–olmak üzere toplam 33.553,93 TL borçlu olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.” içeriğinde raporunu ibraz etmiştir. Mali müşavir bilirkişinin 16/11/2020 tarihli raporu özetle: “Davalı şirket temsilcisi ile yapılan görüşmeler ve mahkemece yapılan tebligata rağmen davalı borçlu şirket tarafından incelemeye esas olmak üzere herhangi bir defter kayıt ve belgenin ibraz edilmediği gibi borcunu ödediğine delil olarak sunulan banka belgelerinin de dava konusu faturalı alacakla ilgisinin olmadığı, davacı alacaklı şirketin takip tarihi itibariyle davalı borçlu şirketten 32.021,25 TL asıl alacak 1.507,85 TL gecikme zammı + KDV olmak üzere toplam 33.529,10 TL alacağının olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır” içeriğindedir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı taraf mali müşavir bilirkişi ve elektrik mühendisi bilirkişinin tanzim etmiş olduğu raporlara ayrı ayrı itiraz etmiş ise de; aşağıda belirtilen gerekçelerle rapora itirazları yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasında elektrik sözleşmesi bulunduğu dosya kapsamından sabittir. Davalı taraf bir kısım ödeme dekontları sunarak davacı yana borcu bulunmadığını iddia etmiştir. Talimat mahkemesince alınan bilirkişi raporunda, davalı tarafın sunmuş olduğu ödeme dekontlarının —- kaçak elektrik tutanaklarına istinaden yapılan ödemelere ilişkin olduğu tespit edilmiştir. Gerçekten de incelenen ödeme dekontlarından bir tanesi sözleşme tarihinden dahi önce olup, tamamında —— — Bilirkişi —– yapılan inceleme neticesinde dava konusu fatura bedellerinin ödenmediğini, yine fatura miktarlarının davacı tarafça doğru biçimde hesaplanarak tahakkuk ettirildiğini tespit edilmiştir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmuş, hükme esas almak gerekmiştir. Davalı tarafın sunmuş olduğu———- alıcı adına davacı bulunmadığı gibi, ödemelerin —- tutanaklarına istinaden yapıldığı anlaşılmakla rapor doğrultusunda itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir. Davalı taraf mali müşavir bilirkişi raporuna itiraz etmiş ise de; talimat mahkemesince davalı yana tebligat çıkarılarak, defterleri Mahkemeye ibraz etmesi için 2 hafta süre verildiği buna rağmen defterlerin ibraz edilmediği anlaşılmış, esasen ——- bilirkişi tarafından davalı tarafça yapılan ödemelerin dava konusu faturalara ilişkin olmadığı tespit edilerek uyuşmazlık çözülmekle mali müşavirden ek rapor alınmasının yargılamayı uzatacağı anlaşılmış, bu hususta ek rapor almaya gerek görülmemiştir.
Davacı taraf icra takibinde asıl alacağın yanında———- sözleşmenin 9. maddesinde:”Fatura bedeli,fatura veya ödeme bildirimlerinde belirtilen son ödeme tarihine kadar ödenmediği ——— tarihinden itibaren 6183 kanunun 51. Maddesine göre belirlenen oranları aşmamak koşuluyla —–tahakkuk ettirilir” düzenlemesi mevcuttur. Yargıtay —–. HD’nin benzer nitelikte —- Sayılı ilamı:”Hukuk Genel Kurulu’nun ve ————— göre;———- ödemelerde gecikme olması hâlinde, 6183 sayılı kanunda belirtilen gecikme zammının istenebilmesi için, gecikme zammına ilişkin şartın açık, anlaşılabilir ve oranları da belirtilmek suretiyle yazılması gerekir. Soyut olarak, —— hükümlerine atıf yapılmış olması hâlinde gecikme zammı istenemez, ———-göre yasal veya ticari faiz istenebilir. Bu nedenle, davalının aboneliğinin—— olduğu dikkate alınarak asıl alacağa ticari faiz uygulanması gerekmektedir. 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 24.maddesinin c bendinde; ——–çeşitli gelirler ile servis ve ——-altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerlerin —- dahil olduğu düzenlenmiştir. Somut olayda; taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin —- bulunması nedeniyle, 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 24.maddesine göre, sözleşmeden kaynaklanan tazminat alacaklarına işletilecek faiz, anılan verginin matrahına dâhil olduğundan, işlemiş faize KDV ilave edilebileceği kuşkusuzdur.” gerekçesini haizdir. Taraflar arasında akdedilen sözleşmede gecikme zammına ilişkin şartın oranları da belirtilmek suretiyle anlaşılabilir biçimde düzenlenmediği, davalının şirket olduğu göz önüne alınarak faturaların son ödeme tarihinden itibaren avans faizi ve—- istenilebileceği anlaşılmıştır. Bu kapsamda Mahkememizce yapılan hesaplamada; ———sıra nolu fatura ——— faiz talebi uygun bulunmuş, ——- birlikte 1.087,23-TL üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiş, alacak faturaya dayalı likit ve belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiş, neticeten davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün ——-. sayılı icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin ——- üzerinden asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 Sayılı Kanun m. 2/2 uyarınca işleyecek avans faizi yürütülmek sureti ile devamına,(işletilecek avans faizinin davacının takip talebindeki faiz oranı talebini aşmaması kaydıyla) fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 2.261,64-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 573,02-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.688,62-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 573,02-TL peşin harç, 44,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 617,42-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 1.367,60-TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%98,67 Kabul %1,33 Ret) 1.349,41-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden ——- göre davacı vekili için takdir olunan 4.966,27-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
9-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin kabul ret oranına göre hesaplanan 1.302,44-TL’sinin davalıdan, bakiye kısmın davacıdan alınarak Hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.