Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/654 E. 2021/128 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/654 Esas
KARAR NO : 2021/128

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 09/11/2009
KARAR TARİHİ : 21/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- tarihinde davacı … adına kayıtlı ve davacı ..— sevk ve yönetimindeki ———– marka ———–davalılardan — yolcu —- davalılardan —– plaka nolu —— sol arka tekerinin koparak kara yoluna fırlamasıyla kontrolünü kaybederek devrildiğini ve sonucunda yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesine davalıların maliki ve sürücüsü olduğu yolcu otobüsünün sol arka tekerinin koparak yola fırlamasının neden olduğunu, davacıya ait araç sürücüsünün hiçbir kusurunun olmadığını, kaza sırasında ——- plaka nolu araç maliki hariç diğer bütün davacıların araç içinde bulunduğunu, davacıların —-yakınları ile ramazan bayramını geçirmek için çıktıklarını, kazada davacıların bazılarının ağır yaralandığını, ayrıca davacıya —- plaka nolu aracın hareket kabiliyetini tamamen kaybettiğini, —– plaka —– yapıldığını ve poliçe limitinin 15.000,00 TL olduğunu, davacılar için (davacı … hariç olmak üzere) dava dilekçesinde ayrıntılı olarak belirttiği toplam 63.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılar ….—— müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacılar … için toplam—— için kişi başına ayrı ayrı 250,00 şer TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..—– müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı … adına fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava dilekçesinde ayrıntılı olarak belirttiği toplam 1.500,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber ———– olan davalı ..—- tarihinden itibaren faizden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderlerinin ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalılar ….—-.—vekili cevap dilekçesinde özetle: Dava dilekçesinde tüm kusurun müvekkillerine yüklendiğini, oysa ki davacı sürücünün seyir sırasındaki özensiz ve tedbirsiz davranışının kazanın oluşunda en önemli ve tek neden olduğunu, kazanın meydana geldiği yer dikkate alındığında, —— yola çıkan bir aracın —- —– sularında kaza mahallinde olması için —- saat yolda kalması gerektiğini ve araçta tek şöför olduğu düşünüldüğünde sürücünün dikkatini ve refleksinin tam olamayacağını, kaza anında —— plaka nolu aracın hızının normal olarak —–olması durumunda, yolun ortasında ——- görebileceğini, tanıklardan .——–göre, yolda —— yolun ortasındaki lastiği görüp, manevra ile çarpmadan geçtiklerini belirttiklerini, ancak —- plaka nolu araç sürücüsünün önündeki aracı çok yakın mesafeden takip ettiğinden aşırı süratli ve aşırı yorgun olduğundan, otobüs lastiğini ————- yanında emniyet kemerlerini takmadan ve ön koltuğa küçük çocukları oturtan ve araç içerisinde aşırı yük dolduran yolcuların da kaza sonrası meydana gelen yaralanmadan kusurlu olduklarını, müvekkillerinden ——– kusurunun bulunmadığını, işleten olarak sorumlu tutulabilmesi için de araç sahibi ve sürücüsü diğer müvekkili ….—– kusurlu olması gerektiğini savunmuş, bütün bu nedenlerle olayda her iki müvekkilinin de kusuru bulunmadığından davanın reddini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacılara bırakılmasını istemiştir.
Davalı —–.vekili cevap dilekçesinde özetle: Kazaya karışan——vekkili sigorta şirketine——olduğunu, poliçe teminat limitinin bedeni zararlar açısından şahıs başına 15.000,00 TL ve kaza başına 3.900.000,00 TL olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun sürücünün kusur oranında olduğunu, kazanç ve değer kaybının ve tespit giderlerinin teminat dışı olduğunu, iş gücü kaybı bakımından davacı tarafın zararlarının karşılanması için belge asıllarının ve kusura ilişkin raporların müvekkili şirkete ibrazının gerektiğini, gerek tedavi giderleri ve gerekse iş gücü kaybına ilişkin taleplerin, davacının uğradığı gerçek zararın tespiti ve ileride doğabilecek rücu talepleri açısından, —– herhangi bir ödenek alıp almadığının araştırılması gerektiğini, davalı şirketin temerrüte düşmediği gibi, dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, müvekkili şirketten kaza tarihinden itibaren faiz talep edilmesinin yasal dayanağı olmadığını, maluliyet durumu —–alınması gerektiğini belirtmiş, daha sonra vermiş olduğu ek cevap dilekçesiyle ———- hasar bedelinin davacıya ödendiğini belirterek haklarında açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Mahkememizin —— Sayılı kararı gerekçesinde; “Dava, hukuki niteliği itibariyle, — tarihinde meydana gelen yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasından dolayı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Dava yazılı yargılama usulüne tabi olup dilekçelerin teatisi tamamlanmış, yöntemine uygun duruşma açılmıştır. Taraf kanıtları toplanıp uyuşmazlık noktaları belirlenerek dava sonuçlandırılmıştır.
Dava, tarafların delilleri toplandıktan sonra bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyetinden 09.07.2012 tarihli rapor aldırılarak dosya içerisine konmuş olup tarafların rapora itiraz etmeleri üzerine bilirkişi heyetinden —— rapor alınarak dosya içerisine konmuştur.
Davaya konu trafik kazası davalı …——- plaka nolu otobüsün —– sıralarında ——- seyir ederken otobüsün sol arka tekerinin ————- ve tekerin koparak yol ortasında durması ve otobüsün arkasından aynı yönde seyreden davacılardan sürücü … yönetimindeki—- plaka nolu ticari minübüsün yol ortasındaki jantlı lastiğe çarparak yoldan çıkmasıyla yolun sol tarafına devrilmesi sonucu meydana gelmiş olup bu kazadan dolayı yolcuların arasında yaralananlar olmuş ve araçta maddi hasar oluşmuştur. Kusur bilirkişisi değerlendirmesine göre kazanın meydana gelmesinde —- otobüsü işleteni olan firmanın (davalı ——–) bakım ve işletme kusuru nedeniyle birinci derecede ve % 75 oranında kusurlu olduğu, ———-plakalı minübüs sürücüsü …’ın dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullanması nedeniyle ikinci derecede ve % 25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş olup belirlenen kusur oranları mahkememizce de kabul görmüştür.
Davacılardan sadece ———— her üç davalı yönünden müştereken ve müteselsilen (davalı … yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) maddi zararının tazmini yönünden dava açmıştır.
Davacı …—– dışında kalan tüm diğer davacılar davalı ..———-, yine bu iki davalı yönünden maddi tazminat istemli dava açmışlardır.
Davalılardan ..——– aldırılan bilirkişi heyeti raporuna göre kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığına, tüm davacıların bu davalı yönünden açmış oldukları maddi ve tazminat davalarının ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Daval——-.dava açıldıktan sonra poliçe limiti ——– ödediğinden ve—— davalı … yönünden davası bulunduğundan ödeme nedeniyle dava konusuz kaldığından davacı ..———.yönünden açmış olduğu davasında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmuştur. Davalı … şirketinin — olduğu miktarın üzerinde kalan toplam 8.250,00 TL’lik maddi tazminatın kazanın meydana gelmesinde kusurlu olan ———– alınarak davacı …—- ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı … şirketinin kusur oranı, davacıların ekonomik sosyal durumları, meydana gelen kazadan dolayı duymuş oldukları elem ve ızdıraplar, davacıların maluliyet durumu ve geçici iş göremezlik raporları dikkate alınarak davacıla——-.yönünden açmış oldukları manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Bilirkişi heyetinin yapmış olduğu ve mahkememizce de kabul gören maddi tazminat hesaplaması doğrultusunda ————- maddi tazminat davalarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Maddi ve manevi tazminat taleplerinin istenilme sebebi 20.09.2009 tarihli trafik kazası olduğundan davalı————-aleyhine oluşturulan maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden kaza tarihi olan 20.09.2009 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir.” gerekçesi ile karar verilmiştir.
Yargıtay —— Hukuk Dairesi ————lehine hükmedilen manevi tazminatlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
6100 sayılı HMK geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2015 tarihinden itibaren ——– çıkarılmıştır.
Temyize konu davacı … lehine hükmedilen ——–lehine hükmedilen ——– lehine hükmedilen 2.000,00’er TL manevi tazminatlara ilişkin karar anılan tarihten sonra verildiğinden davalı aleyhine hükmedilen tazminat miktarları yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalı ——–lehine hükmedilen manevi tazminatlara yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair ve davalı——— vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat, araç hasarından kaynaklan zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
2918 Sayılı KTK’nun 85/1. maddesinde; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölmesi veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteninin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı düzenlemesine; aynı yasanın 86/1. maddesinde ise; işletenin, mücbir sebepten veya zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusurundan, zararlı sonucun ileri geldiğini ispat etmesi şartıyla sorumluluktan kurtulacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
İşleten, aracın trafiğe elverişli bir biçimde çıkarılmasını ve yeterli bakımının yapılmasını sağlamalıdır. Frenin veya lastiğin patlamas—– gibi teknik arızalar, yasanın öngördüğü anlamda mücbir sebep olarak nitelendirilemez. Araçta teknik arıza olması, mücbir sebep değil umulmayan hal olarak kabul edilebilir. Çünkü genellikle bu nitelikteki teknik arızaları önlemek ve karşı koymak mümkündür. Eğer karşı konulamıyorsa o işletme konusunda bir eksiklik hatta düzensizlik, bozukluk var ya da o konuda gerekli dikkat ve özen noksan demektir. Kusurun söz konusu olduğu hallerde, mücbir sebepten söz edilemez. İşleten kusurlu bulunmasa da araçtaki bozukluğun neden olduğu kaza sonucu oluşan zarardan sorumlu olacaktır.
Somut olayda; mahkemece hükme esas alınan makine mühendisi raporunda; davalı—-kusuru nedeniyle kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücünün dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullanması nedeniyle %25 oranında kusurlu olduğu, davalı —- kusursuz olduğu belirlenmiş, mahkemece alınan bilirkişi raporuna göre davalı …—- kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığından tüm davacıların ilgili davalı yönünden maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgulara göre; kazaya karışan aracın sürücüsü olan—aynı zamanda aracın işleteni olması nedeniyle meydana gelen zararlardan sorumlu olduğu gözetilerek karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçesi ile bozma kararı verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat, araç hasarından kaynaklan zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkememizce yargıtay ilamına uyma kararı verilmiştir. Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda davalı ..—- işleten sıfatı ile zarardan sorumlu olduğu kanaatine varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı ..——–davalı——yönünden açmış olduğu maddi tazminat davasının dava açıldıktan sonra sigorta şirketi tarafından poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere ödeme yapılmakla, dava konusuz kaldığından, karar verilmesine yer olmadığına,
2-a-Davacı ..—- davalı —— ve davalı … yönünden açmış olduğu manevi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi —– davalı — müşterek ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine,
b-Davacılar —— manevi tazminat taleplerinin kesinlik sınırı altında olması ve Yargıtay kararı ile kesinleştiği anlaşıldığından yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
c-Davacılar …, …————–. yönünden açmış oldukları manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine,
d-Davacı ..———- davalı ————. ve davalı … yönünden açmış olduğu maddi tazminat davasının kabulüne, 25.000 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 20/09/2009 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faiziyle birlikte davalı ———– müşterek ve müteselsilen alınarak davacı ——— verilmesine,
e-Davacılar … —– maddi tazminat taleplerinin kesinlik sınırı altında olması ve Yargıtay kararı ile kesinleştiği anlaşıldığından yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
f-Davacılar …, — davalı ———-.. hakkında açmış oldukları maddi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine,
4-Davacı .—- davalı———- ve davalı … hakkında açmış olduğu maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine, 8.250,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 20/09/2009 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faiziyle birlikte ———müşterek ve müteselsilen alınarak — verilmesine,
Davacı ..— davalı————.. yönünden açmış olduğu fazlaya ilişkin maddi tazminat davasının reddine,
5-Davaların kabul edilen 34.969,68 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 64.969,68 TL dava değeri üzerinden alınması gereken 4.438,08 TL nispi karar harcının davacılar tarafından dava açılırken 1.080,00 TL peşin olarak 1.292.000 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.372,00 TL harç yatırılmış bulunduğundan geriye kalan 2.066,08 TL harcın davalı——- müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacılar tarafından yatırılan 15,60 TL başvuru harcı, 2.372,00 TL peşin ve ıslah harcı olmak üzere toplam 2.387,60 TL harç giderinin davalı ———- müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
7-Davacılar tarafından yapılan 700,00 TL bilirkişi ücreti, 155,00 TL tebliğ giderleri olmak üzere toplam 855,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 64/167’si oranında hesaplanan 327,66 TL yargılama giderinin davalı———– müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı … tarafından yapılan 61,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 103/167 ‘si olan 37,93 TL yargılama giderinin davacılardan alınıp davalı …’ya verilmesine, bakiye kısmın davalı … üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı—-.tarafından yapılan 61,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 103/167 ‘si olan 37,93 TL yargılama giderinin davacılardan alınıp davalı — ödenmesine, bakiye kısmın davalı ——.üzerinde bırakılmasına,
10—– Tarifesindeki esaslara göre maddi tazminat yönünden hesaplanan — nispi avukatlık ücretinin davalı—— —- müşterek ve müteselsilen alınarak davacılar .——-
11—— Tarifesindeki esaslara göre manevi tazminat yönünden hesaplanan 4.500,00 TL avukatlık ücretinin davalı ——–müşterek ve müteselsilen alınarak davacılar — verilmesine,
12-Davanın maddi tazminat yönünden reddedilen bölümler için — esaslara göre (maddi tazminat yönünden kabul edilen kısım için hükmedilen vekalet ücretinden daha fazla hükmedilemeyeceği için) 5.245,45 TL TL nispi avukatlık ücretinin davacılar ——— ödenmesine,
13—— Tarifesindeki esaslara göre reddedilen manevi tazminatlar yönünden 4.080,00 TL avukatlık ücretinin …, …, …, ..——-…’ya ödenmesine,
14——– Tarifesindeki esaslara göre 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davalı ——alınıp davacı … ————verilmesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde temyizi kabil olmak üzere davacı vekili ve bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı, verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.