Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/635 E. 2022/63 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/635 Esas
KARAR NO : 2022/63

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/04/2014
KARAR TARİHİ : 20/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —— sigortalısı bulunduğu, müvekkili şirket nezdinde—–vadeli ——– olarak yer aldığı —–tarafından müştereken teminat altına alınmış olup müvekkilinin hissesinin % 30,5 olarak kabul edildiğini, sigortalıya —— çalıştığı — döşeli bulunan ——– eğilme, —- altındaki plakalarda eğilme——– hasar meydana geldiğini,—– davalı tarafından yapılıp, —– ayında sigortalıya teslim edildiğini, sonrasında ise söz konusu ——- plakalarında oynamalar tespit edildiğini, iş bu hasar sebebiyle müvekkili şirket nezdinde hasar dosyası açılarak inceleme başlatıldığını, neticesinde poliçe kapsamında ——– tazminatı ödendiğini ve TTK.1472.maddesine göre sigortalısının halefi olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla—– tazminatın fiili ödeme günündeki kur üzerinden TL karşılığının 09.12.2013 ödeme tarihinden itibaren ——— uyguladığı en yüksek oranlı faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve iddia etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın zamanaşımına uğradığını, hasar nedeniyle müvekili şirkete süresinde herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, ihbar edilmeyen hasarın, açık kanun hükmü uyarınca kabul edilmiş sayılması nedeniyle davacı tarafın talebinin haksız ve dayanaksız olduğunu, hasarın meydana gelmesinde müvekkili şirketin hiçbir kusurunun olmadığını, —– yapılacağı —— hazırlanması ve tasarımının tamamen davacı taraf sigortalısının sorumluluğunda olduğunu,—- üretiminden kaynaklanan bir sorun olmadığını, davacının talebinin tamamen haksız ve dayanaksız olup, davanın reddine karar verilmesini talep ve savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle, sigorta şirketinin açmış olduğu rücuen tazminat davasıdır.
Mahkememizin —– “…Mahkememizce de kabul gören bilirkişi heyeti raporuna göre; davacı tarafından dosyaya sunulan sigorta sözleşmesinin——– gerçekleşmesinden —— edildiği, ——gerçekleştiğinin sigorta sözleşmesinin tanzimi öncesinde sigorta ettiren tarafından bilindiği, bu nedenle TTK.’nun 1458.maddesi uyarınca sigorta sözleşmesinin geçersiz olduğu, geçersiz sigorta sözleşmesine dayanılarak yapılan sigorta tazminatı ödemesinin davacıya TTK.nun 1472.maddesindeki —- kuralına istinaden yasal——hakkı kazandırmadığı ve rücuen dava açma hakkı vermediği, kaldı ki, dava konusu iki adet ——-meydana gelen hasarın kök nedeninin, —– yeterli kalitede olmaması olduğu, zemin sağlam olmadığı ve hareket ettiği sürece zeminin üzerindeki yapıyı ——– altına alamayacağı,—— sağlam değilse üst yapının eninde sonunda kırılacağı ve çökeceğinin teknik bilirkişi heyetince belirtilmiş olması ve mahkememizce de kabul görmesi, hasarlanan—— temini, —– yerleştirileceği —— inşaatının yapılması ve ——— döşenmesi işlerinin davacının sigortalısı olan dava dışı—— alanında olması ve ——– tarafından dava dışı ———- bu işlerin yaptırılması nedeniyle davalı şirketin davaya konu hasar konusunda kusurunun bulunması nedeniyle açılan reddine karar verilmesi gerekmiştir.” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davacının kararı temyiz etmesi üzerine ——–“…Dava, —— dayalı rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece sigorta sözleşmesinin ——- gerçekleşmesinden sonra tanzim edildiği,—- gerçekleştiğinin sözleşmenin tanzimi öncesinde sigorta ettiren tarafından bilindiği, bu nedenle sigorta sözleşmesinin geçersiz olduğu, geçersiz sigorta sözleşmesine dayanılarak yapılan sigorta tazminatı ödemesinin davacıya —– hakkı kazandırmadığı gerekçesine yer verilmiş ise de, —— yapılan—- davacı poliçesinin teminat başlangıç ve süresinin aynı tarihleri kapsaması, ayrıca temlik mevcut olup belgesinin de dosyada bulunduğunun anlaşılması karşısında işbu değerlendirme yerinde bulunmamaktadır. Ayrıca, mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda hasarın meydana gelmesinde davalının kusurunun bulunmadığından bahisle de davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı tarafından bilirkişi raporuna karşı, daha önce alınan teknik rapordaki ” .—–verilen—– yükü değerlerinden—— —– oldukça küçük alınmış olması, kesme kuvvetinin— aktarılması, mevcut —- kalitesinin düşük olması nedenleriyle —–yürüme yolunda hasarlar meydana gelmiştir.” şeklindeki tespit uyarınca davalının da hasarın meydana gelmesinde kusurlu olduğundan bahisle ciddi ve somut itirazlarda bulunulduğu anlaşılmakla, işbu itirazları karşılar şekilde ek rapor alınarak sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile mahkememizin kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma sonrası yapılan duruşmada bozma ilamına uyulmuş, dosya bilirkişi heyetine tevdi edilerek ek rapor alınmıştır. Raporda özetle; dava konusu —– meydana gelen hasarın kök nedeninin, —- kalitede olmaması olduğunu; zemin sağlam olmadığı ve hareket ettiği sürece zeminin
üzerindeki ———- emniyet altına alamayacağını; —– sonunda kırılacağını veya çökeceğini, Davalı —– yerleştirileceği —- hazırlanması ile ilgili sorunluluğu bulunmadığı için hasarın oluşmasında kusurunun ve tazminat sorumluluğunun olmadığını,
İşbu davayla aynı————dava
ve içeriği bilirkişi heyet raporunda belirtildiği üzere, —, davalının sorumluluğunun bulunmadığı—- zeminden ve — kaynaklandığı belirtilmiş olması ve bu nedenle davanın
reddedilmesi ve kararın Yargıtay tarafından onanmış bulunması kapsamında, davalının davaya konu
edilen hasar konusunda kusur ve sorumluluğunun bulunmadığı sonucuna varılabileceği şeklinde rapor sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; bozma ilamı doğrultusunda davacının kök bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış, hükme esas alınan ek raporda da belirtildiği üzere hasarın meydana gelmesindeki asıl sebebin zeminin sağlam olmamasından kaynaklandığı belirlenmiş, işbu davayla— — hukuki konuya ait ——- hasarın meydana gelmesindeki asıl sebebin zeminin sağlam olmamasından kaynaklandığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği ve kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmış, hasarın meydana gelmesinde davalının herhangi bir kusurunun olmadığı kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harcın peşin alınan 1.854,30 TL harçtan mahsubu ile artan 1.773,60 TL harcın karar kesinleştikten sonra ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 27,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil temsil ettirdiğinden ——esaslara göre belirlenen —- avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay TEMYİZ yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.