Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/628 E. 2021/1312 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/628 Esas
KARAR NO : 2021/1312

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 02/08/2019
KARAR TARİHİ : 02/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu kaza sonrası sigortalı tarafından müvekkili şirkete yapılan—- hasar dosyasında görevlendirilen — düzenlenen ekspertiz raporunda davaya konu kaza nedeni ile sigortalı araçta meydana gelen hasar miktarının KDV
dahil 7.444,57 TL olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin dava konusu —-ödediğini, olayda —-araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu müvekkili şirket tarafından ödenen sigorta tazminatının rücuen tahsili için davalı borçluya gönderilen rücu ihtarından sonuç alınamaması üzerine davalı borçlu aleyhine ——-
bulunarak takibin durması ve arabuluculuk görüşmelerinden sonuç alınaması üzerine iş bu davanın açıldığını bu nedenlerle, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile,
itirazın iptalini takibin devamını, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının ve yargılama
giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dışı başka bir şirket ile kira sözleşmesi imzalandığını ve kiracının işleten sıfatını haiz olacağının taraflarca kabul edilerek imza altına alındığını, davacının iddialarının aksine kaza mahallini terk eden müvekkili şirkete ait araç sürücüsü olmadığını, davacının sigortalısı olan aracın sürücüsünün kusurlu olduğunu belirterek öncelikle husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın esastan reddine, davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine——dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, rücuen tazminat alacağına dayalı olarak toplam 7.631,82 TL tutarlı ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; dava konusu kazada tarafların kusur durumu, dava konusu kazaya karışan davalı aracının işletenin kim olduğu, tazminat miktarı, rücuen tazminat koşulunun oluşup oluşmadığı, icra inkar tazminatı ve kötü niyet tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Öncelikli olarak davalının işleten sıfatının olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Davalı tarafından uzun süreli kira sözleşmesi ve buna ilişkin belgeler sunulmadığından davalının işleten sıfatının olduğu tespit edilmiştir.
Tarafların kusur durumu ve hasar hesaplaması için dosya bilirkişiye tevdi edilerek 10.08.2021 tarihli bilirkişi raporu dosya içerisine alınmıştır. Raporda özetle; davacının sigortalısı olan araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu, davalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu, hasar ödemesinin hasar ile uyumlu olduğu rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; 06.02.2019 tarihinde trafik kazası meydana geldiği, davacı sigortalı aracın bu kaza nedeniyle hasarlandığı, davacı … tarafından 7.444,57 TL hasar ödemesi yaptığı, yapmış olduğu bu ödemeyi davalı araç işletenin talep ettiği anlaşılmıştır. Yukarıda belirtildiği üzere davalının araç işleteni olmadığına ilişkin iddiasını ispat edemediğinden davalının işleten sıfatına haiz olduğu kabul edilmiştir. Olayın oluş şekline uygun olan bilirkişi raporu hükme esas alınmış ve davalı araç sürücüsünün kusurlu olmadığı anlaşılmıştır. Davalı araç sürücüsünün kusurlu olmaması nedeniyle davacı tarafından sigortalısına yapılan ödemeden davalı sorumlu değildir. Davacının takip başlatmakta kötüniyetli olmadığı anlaşıldığından kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı hakkında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılmış olan 130,34 TL peşin harçtan alınması gerekli 59,30 TL maktu harcının mahsubu ile kalan 71,04 TL harcın davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarfedilen 129,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden —-esaslara göre belirlenen 5.100-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.