Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/598 E. 2020/1072 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/598 Esas
KARAR NO : 2020/1072

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/07/2019
KARAR TARİHİ : 15/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçluya karşı 25/02/2019 tarihinde İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün ——sayılı dosyası ile icra takibine başlanmış olduğu davalı borçlu tarafından takibe 05/03/2019 tarihin de itiraz edildiği, daha sonra borçlu 20/03/2019 tarihinde davacı şahsın banka hesabına haricen 14.530,00-TL kısmi ödeme yapıldığı, 6098 sayılı TBK ‘nın 100. Maddesi ve Yargıtay İçtihatları gereği kısmi ödemelerin öncelikle faizden ve masraftan mahsup edilmesi gerektiği, bu sebeple davalı borçlu tarafından yapılan ödeme düşüldükten sonra kalan bakiye alacağı için iş bu davayı açmış olduğu, borçlu itiraz dilekçesinde herhangi bir borcunun olmadığından bahisle icra takibine itiraz ettiği, buna buna karşı itiraz sonrasında davanın banka hesabına, takibe konu alacağa ilişkin olarak haricen ödeme yapıldığı, yapılan ödeme—-olarak davalının borcunu kabul ettiği ve itirazında kötü niyetli olduğunu açıkça ispatı olduğu, davalı borçlunun davacı ——- Kurulunda alınan kararla, kooperatif ortaklarına verilecek —- 3194 sayılı İmar Kanununun geçici 16. Maddesi uyarınca imar barışı yoluyla alınmasına karar verildiği, anılan karara göre, imar barışı kapsamında ferdi tapuların alınması için belirlenen zorunlu mali yükümlülüklerin yerine getirilmesi kooperatifin yapılaşmaya ilişkin ortaklık aidat gideri adı altında bütçe olarak belirlenen ve genel kurul tutanağının eki niteliğindeki EK-1 ‘de belirtilen tutarların 08/10/2018-15/12/2018 tarihleri arasında ödenmesi, 15/12/2018 tarihinden sonra yapılacak ödemelere o tarihte geçerli olan aylık yasal gecikme faizinin uygulanması belirlenen rakamların avans niteliğinde olduğu ve imar barışına ilişkin beyanname sonrası yapılacak tespitlerden sonra oluşacak farkın ilgili kooperatif ortağına yansıtılması ve tüm bu tutarların ortaklık aidatı olarak tahsili için Yönetim Kurulunun yetkilendirilmesi kararlaştırıldığı, EK-1 nolu tabloda, davalı borçlunun konutunun da bulunduğu —— normal orta kat dairelerin ödemesi gereken imar barışı ödeme tutarı 13.671,00-TL olarak belirlendiği, yapı kayıt müracaatı sonrasında yapılan ölçümler neticesinde avans olarak belirlenen 13.671,00-TL ‘ye ilave olarak 858,53-TL imar barışı ölçüm farkının bulunduğu tespit edildiği, ve bu tutar da davalı borçlunun hesabına borç olarak işlendiği, kooperatif genel kurulunun almış olduğu 07/10/2018 tarihli karar gereğince 15/12/2018 tarihine kadar yükümlülüklerini yerine getirmesi gereken davalı borçlu yapılan tüm şifahi uyarılara rağmen borcunu ödemediğini bunun üzerine İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün —- sayılı dosyasından hakkında icra takibi başlatıldığı, İcra takip dosyasından davalı borçluya gönderilen ödeme emri 26/02/2019 tarihinde tebliği edildiği, ancak borçlunun 05/03/2019 tarihinde itiraz ettiği, 19/03/2019 tarihinde arabuluculuğa başvurulduğu, ancak herhangi bir netice alınamadığı, davacı kooperatifin ortaklarının tamamı genel kurul kararını yerine getirerek imar barış ödemelerini tamamladığı, yapılan bu ödemelerden toplanan paralar kullanılmak suretiyle kooperatife ait —- bağımsız bölümü ihtiva eden —-bina için imar barışı ödemeleri yapılmış ve yapı kayıt belgelerinin tamamı alınmış olduğu, hal böyle iken genel kurul kararının yerine getirilmemesi ve icra takibine itiraz edilerek borcun reddedilmesi kabul edilemediği, davalı borçlu hakkında İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı dosyasından başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaliyle takibin devamına karar verilmesi ve ödeme emrine haksız olarak itiraz eden davalının alacağın %20 sinden aşağı olmayacak bir icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ettiği görüldü.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Takibe konu alacak kooperatif asli borçları, aidat v.b borçlardan olmadığı, İcra takibine kadar veya sonrası kooperatife üyelikten kaynaklanan borcunun olmadığı, İcra inkar Taz. istenmesi yasalara aykırı olduğu, İcra takibine konu alacak —– talep etmesi halinde devlete karşı yükümlülüğü olduğu, son ödeme tarihi 31/12/2019 olduğu, son ödeme günü gelmemiş borçtan dolayı da temerrüdü olmadığı, davacının yaptığı icra takibinde Ödeme Emri’nde alacağın—- olduğu belirttiği Kooperatifin davalı tarafa verdiği imar Barışı Ödemeleri ve Borçları başlıklı belgede 31/03/2019 tarihi itibariyle “imar barışı borcunuz bulunmamaktadır” yazdığı, sadece ——– tarihine kadar yatırılması gerektiğinden bahseden yazı karşılığında 11/04/2019 tarihinde davacı Kooperatifin hesabına ———- yatırılmış olduğu, ayrıca —- tarihinde davalı tarafa tebliğ edilen Arsa Tahvit, İfraz Harçları ve ihdas Bedelleri Ek Ödeme bedeli 849 TL 09.07.2019 tarihinde ödenmiş olduğu, söz konusu ödemeye ilişkin asıl alacaklısı Devlet olan İmar Barışı Ödemesine ilişkin 14,530-TL asıl alacak —– yatırılmış olduğu, “3194 sayılı imar kan. geçici 16.mad. göre,30/06/2019 tarih ve 1267 sayılı c.başkanlığı kararı ile son ödeme tarihi 31/12/2019a kadar uzatılmış olan , alacaklısının —–. olduğu imar barışı borcudur”. davalı bu borcu devletin belirlediği miktara ödeme koşullarına ve son ödeme tari. üyeden alıp——. aktarmakla mükelleftir.” Bu borçla ilgili temerrüdü olmadığı, Ödenmiş Ana Parayı öncelikle borcun ferilerine saymak Yasalara aykırı olduğu, ödemeler öncelikle Ana Paraya sayılması gerektiği, İtiraz iptal edilmeden veya kaldırılmadan durmuş bir takipteki vekalet ücretini ——. yatırdığım İmar Barışı Ana Parasından kesmenin Yasalara aykırı olduğu, asıl alacaklısı kamu ve son ödeme tarihi —– oları İmar Barışı borcunu son ödeme tarihi olduğu 31/12/2019’dan önce 20/03/2019’de—- — Yatırdığı kötü niyet Tazminatı talep edilemediği, Kooperatife karşı üyelikden dolayı borcunun olmadığı, davanın reddini, temerrüt, kötü niyet olmadığından itirazın iptali ve icra-inkar taz. talebinin reddi ile Davacının % 20’den aşağı olmamak üzere İcra İnkar Taz. mahkum edilmesi gerektiği, yargılama giderli ve avuk. ücretinin davacıya bırakılmasını talep ettiği davalı Mahkemeye sunduğu 05.02.2020’de tarihli ek beyan dilekçesinde—- karşı kooperatif üye borcondan dolayı olmadığı, başlatılan icra takibi “imar Barışı Alacağı”na ilişkin olduğu, İmar barışı borcunun alacaklısı devlet olduğu, borcun alacaklısı koop. olmadığı İmar Barışı son ödeme günü, 31.12.2019 olduğu temerrüdü olmadığı, icra takibi başlatılması haksız olduğu, İmar Barışı Borcumun tamamını 14.530 TL’yi 20.03.2019’da ——– yatırdığı, İmar Barışı Alacağı’nı vadesi gelmeden alacaklısı—–. olmadığı halde Genel Kurul kararına istinaden ödediği, imar Barışı borcuna ilişkin koşullar Devletçe belirlendiği —-. bu borcun alacaklısı olmadığı, davanın reddedilmesi gerektiği bir an için bu borcun koop. alacağı olduğu kabul edilse de şahsıma ödeme yükümlülüğü getiren genel kurul kararı uygun nisaplarla alınmadığı, Davacı dayanak gösterdiği 07.10.2018 tarihli ——- uygun nisaplarla karar almadığı,——-. imar barışı adı altında üyelerden alınacak ödemeler “koop. yapılaşma ve imalat gid.” olarak belirlendiği, —–uzun yıllar önce tamamlandığı, ödemenin gerçekten yapılaşma gideri olduğu düşünülse bile karar uygun nisaplarla alınmadığı, davalı taraf üyelere ek ödeme yükümlülüğü getiren genel kurul kararı uygun nisapla alınmadığı, bu nedenle icra takibi de haksız ve hükümsüz olduğunu beyan ettiği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, kooperatif alacağına dayalı olarak toplam 14.768,87 TL’lik ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; davalının davacı kooperatife borcunun bulunup bulunmadığı, takibe itirazın haksız olup olmadığı, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin olduğu belirlenmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde itirazın iptali ve takibin devamını talep etmiş ancak harca esas değer olarak daha düşük bir miktar belirtip harcıda bu miktar üzerinden yatırarak dava açtığı anlaşılmıştır. Davacı vekiline HMK 31. Ve 119/1-ğ maddesi gereğince talep sonucu tam olarak açıklaması için süre verilmiş, davacı vekili 19/11/2020 tarihli beyan dilekçesi ile itirazın iptalini ve takibin devamını talep ettiğini ve takip talebine göre eksik harcı yatırdığını beyan etmiştir. Davanın itirazın iptali ile takibin devamına ilişkin olduğu anlaşıldığından, dava değeri olarak takip talebindeki değer kabul edilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Tarafların delilleri toplanmış dosya kooperatif alanında uzman bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılmıştır. Raporda özetle; davalının davacı kooperatif üyesi olduğu, davacı kooperatifin 07/10/2018 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı yapıldığı, toplantının ve alınan kararların usulüne uygun yapıldığı, toplantı sonucu alınan karar ile kooperatif üyelerinden ek aidat alınmasına karar verildiği, takip başlatıldıktan sonra davalı tarafından kısmi ödeme yapıldığı, yapılan ödemenin öncelikli olarak faiz ve takibin ferilerinden düşmesi gerektiğini rapor etmiştir.
İcra dosyasının incelenmesinde davalının takipten ve takibe itirazından sonra kısmi ödeme yaptığı anlaşılmış olup, takipten sonra yapılan ödemelerin infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına karar verilmiş, davalının takibe itiraz ettiği tarih itibari ile alacağın var olduğu ve likit olduğu, davalının sonradan yapılan kısmi ödemesinin bu hususu ortadan kaldırmayacağı, bu nedenle icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiği anlaşıldığından icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı takip dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Kabul edilen 14.768,87 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Takip tarihinden sonra yapılan tahsilatların (20.03.2019 tarihli 14.530,00 TL ödeme) infaz aşamasında icra müdürlüğünce nazara alınmasına;
4-Alınması gerekli 1.008,86-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 296,61-TL harcın mahsubu ile bakiye 712,25-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 296,61-TL peşin harç toplamı olan 341,01-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen toplam 785,60-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
9-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden —- göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalının yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.