Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/597 E. 2021/366 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/597 Esas
KARAR NO : 2021/366

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/07/2019
KARAR TARİHİ : 04/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile müvekkili arasında ———- imzalandığını, iş bu sözleşmenin davalının —- edilmekte ——– işlerinin yapılması ve davalıya teslimi konusunda tarafların hak, yetki ve yükümlülüklerini belirlemek adına imza altına alındığını, müvekkili tarafından olan —- eklerinde belirlenen şekilde eksiksiz olarak ifa edildiğini, —–uyarınca haziran dönemine ilişkin hakkediş özetinde —– hakkediş düzenlenmiş olduğunu, işbu hakkediş hakkında ————— tutarlı fatura düzenlendiğini, akabinde davalı tarafından ————–faturası ile hakkedişin karşılığında ayni olarak davalı ———- bölüm mesken nitelikli taşınmazın müvekkili şirkete devir ve tescili yapılarak teslim edildiğini, müvekkili —- taşınmaz üzerinde—– —– tesis edildiğini müvekkilinin ise sözleşmeden kaynaklanan hakkedişini davalı şirketin bankalara olan kredi borçlarından dolayı tahsil edemeyeceğinden taşınmazı üzerindeki ipoteklerle kabul etmek durumunda kaldığını, bu hususta davalıya keşide edilen ihtarname ile müvekkilinin sözleşmeden doğan 890.811,24 TL tutarlı hakkedişinin karşılığında 625.000,00-TL bedelli dairenin teslim alındığını fakat üzerindeki ipoteklerin kaldırılması ve mezkur sözleşmeden bakiye 265.811,24-TL hakkedişin müvekkiline ödenmesinin ihtar olunduğunu davalının ——- beyanlarda bulunduğunu belirterek davanın kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından sözleşme kapsamında tüm yükümlülüklerin gereği gibi ifa edilmediğini, davacının sözleşmeye uygun şekilde tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ispat etmesinin gerektiğini, sözleşme ile kararlaştırılmış işlerin kapsamına bakıldığında oldukça—— hususlar olduğunun anlaşılacağını, davacı tarafından yapılmayan işler sebebi ile müvekkili şirket tarafından ödeme yapılmadığını, davacının sözleşmeyi ilk günden bugüne değin birçok kez ihlal ettiğini davacının sözleşmede yer alan sürelerde mal sevkiyatı yapmadığını ve sözleşmeye aykırı olarak süresi içerisinde işi tamamlayamadığını davacı tarafından düzenlenen hakkedişin hakikate aykırı olarak düzenlendiğini taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince davacının alacaklı olduğuna kanaat getirilse dahi bağımsız bölümün devri şeklinde gerçekleştirilebileceğini, ücretin nakit olarak talep edilmesinin sözleşmeye aykırı olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında davacının davalıya ait — işlerini yapması nedeniyle bakiye alacağının olup olmadığı ve tahsiline ilişkin alacak davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmında belirtmemiş ise de dava dilekçesinin açıklama bölümünde——– ara kararı ile davacı vekiline ipoteğin terkini hususunda talebinin olup olmadığı hususunda açıklamada bulunması için süre verilmiş, davacı —– ödenmesine ilişkin olduğunu beyan etmiş olması nedeniyle yargılamaya sadece bu talep üzerinden devam olunmuştur.
Taraflar arasında davalıya——-” isimli ——yapılması husunda eser sözleşmesi niteliğinde sözleşme imzalandığı ihtilafsızdır. İhtilaf konusu ise davacının bakiye alacağının olup olmadığı, davacının sözleşme kapsamında———–eksiksiz yapıp yapmadığı hususlarındadır.
Taraflar arasında——–, bu sözleşmeye dayanak teşkil eden —-, taraflar arasındaki ihtarnameler, hakediş faturası—— dosya içerisine alınmış, dosya tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılması için mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş —– tarihli bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur. Raporda özetle; davacı ticari defterlerinin kapanış tasdikinin yapılmadığı ve usulüne uygun tutulmadığı için delil vasfına sahip olmadığı, davalının defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve delil vasfına haiz olduğu, davacının——– faturanın düzenlendiği, bu faturanın davacı ve davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının 625.000,00 TL bedelli daireyi teslim ettiği, davalının bakiye 2656.811,24 TL borçlu olduğu şeklinde rapor dosyaya sunulmuştur.
Davalı vekili cevap dilekçesinde her ne kadar —- savunmasında bulunmuş ise de; bu hususta genel ifadeler kullanmış, eksikliğin neyden kaynaklandığı belirtilmemiş, eksik ve ayıplı ifa ile ilgili süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu ispat edecek herhangi bir belge sunmamıştır. Eser sözleşmelerinde ayıplı imalât halinde 6098 sayılı TBK’nın 474/I. maddesi uyarınca açık ayıplarda iş sahibi eserin tesliminden sonra işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa bunu uygun bir süre içinde yükleniciye bildirmek, gizli ayıplarda aynı Kanun’un 477/son maddesi uyarınca ortaya çıkması üzerine gecikmeksizin ayıp ihbarında bulunmak zorundadır. —-geçirmeyi ve ihbarda bulunmayı ihmal etmişse eseri olduğu gibi kabul etmiş sayılır. Eksik işlerle ilgili teslim alınırken itirazi kayıt ileri sürmeye ve ihbarda bulunmaya gerek yoktur. Zamanaşımı süresi içinde işin eksik yapıldığı iş sahibince ileri sürülebilir.
Ayrıca, 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddesi hükmünde bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmazsa faturanın içeriğini kabul etmiş sayılacağı düzenlenmiştir.
Eldeki davada, dava faturanın davalının defter ve kayıtlarına işlendiği dosyada yer alan bilirkişi raporundan anlaşılmaktadır. Ayrıca davalı tarafından bu faturaya istinaden taşınmaz devri suretiyle ayni olarak kısmi ödeme yapıldığı da sabittir. Dolayısıyla anılan faturaya davalı tarafça 8 gün içerisinde itiraz edildiği ileri sürülüp ispat edilmediğinden içerikleri kesinleştiğinden davalının işi eksiksiz teslim aldığı ve açık ayıplarla ilgili muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğinin kabulü zorunludur. Bu halde davalı iş sahibi ancak sonradan ortaya çıkan gizli ayıpların varlığı ve bunları ortaya çıkmasından itibaren gecikmeksizin yükleniciye bildirmesi halinde giderilmesini ya da bedelinin iş bedelinden düşülmesini isteyebilecektir. (Emsal Yargıtay —– sayılı kararı). Davalı tarafından gizli ayıp ile ilgili de davacıya herhangi bir bildirimde bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, davalı iş sahibi, davacı yüklenicinin sözleşme ile üstlendiği edimi eksiksiz teslim aldığını kabul ettiği ve açık ayıplarla ilgili muayene ve makul sürede ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği gibi faturanın tebliğlerinden itibaren 8 gün içerisinde itiraz etmediğinden fatura içeriği kesinleşmiştir. Dava konusu fatura 890.811,24 TL olup davalı tarafından 625.000,00 TL bedel karşılığında ve borçtan mahsup edilmek üzere——– kaldığı ve bu tutarın davalı tarafından ödenmesi gerektiği, davacı tarafından Bakırköy —-. Noterliğinin —– yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalının temrrüde düşürüldüğü, bu ihtarın davalıya 02/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarda 3 gün ödeme mühleti verildiği, mühlet sonunda davalının temerrüde düştüğü anlaşıldığından temerrüt tarihi olan 05/04/2019 tarihinden itibaren talep gibi yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; —- davalının temerrüde düştüğü tarih —– tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 18.157,57-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40-TL peşin harç, 4.494,99 TL tamamlama harcı toplamı 4.539,39 TL harcın mahsubu ile bakiye 13.618,18-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 44,40-TL peşin harç, 4.494,99 TL tamamlama harcı toplamı olan 4.583,79 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.059,70-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden —— göre hesaplanan davacı vekili için takdir olunan 27.056,79-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca —- tarafından karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.