Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/580 E. 2021/265 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/580 Esas
KARAR NO : 2021/265

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/07/2019
KARAR TARİHİ : 18/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kaybolan gönderi bedeli için ödenen ———— üzerinden (asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek %9 faiziyle) tahsilini —- —- tarihinde başlatılan icra takibinin; (——- kaybedildiği için ödenen tazminatın, —– ulaştırılamadığı ve içeriği de bozulduğu halde iade bedeli ile birlikte 1 yıl sonra geri istenmesinin hakkaniyete aykırı olduğu” beyan edilmek suretiyle) borca, faizine ve tüm ferilerine ——yapılan itiraz ile durdurulması üzerine müvekkilinin borçlusu aleyhine işbu davayı ikame etiğini —— harçlandırdığı dava dilekçesinde (davalı tarafın müvekkili kuruluşa —— —– teslim ettiğini, kolinin kaybından dolayı, gönderinin alıcısına teslim edilmesi veya iade edildiğinin tespiti durumunda geri verilmesi koşuluyla davalıdan alınan yazılı taahhüde kayden müvekkilinin —– ödediğini, söz konusu ——– iade edilmesi üzerine —– tarihinde —— intikal ettiğini, davalı tarafa gönderiyi teslim alması için müracaat etmesi gerektiğinin ve gönderinin bulunması durumunda iade edeceğini beyan ettiği taahhütnameye istinaden tahakkuk ettirilen tazminat tutarı olarak 860,07 TL.’nın ödenmesi hususunun bildirildiğini, netice alınamadığını, davalının müvekkilinden aldığı hizmet nedeniyle uğradığını iddia ettiği ancak müvekkili ile ilgisi olmayan zararın ise derdest davanın konusu olmadığını, kaldı ki davalının —– bozulabileceğini öngörmesi gerektiğini beyan etmek ve davalı tarafın aleyhine başlatılan takibe haksız yere itiraz ettiğini öne sürmek suretiyle) özetle davanın dayandığı icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına (yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine) karar verilmesini ve davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul —— teslim ettiğini uzun ——- —– görüştüğünü —– kaybolduğunun söylendiğini 18/04/2017 tarihinde —— ödeme yapıldığını —- davacı kuruma kendisi tarafından tesliminden yaklaşık 1 yıl sonra—— geri geldiğini ve teslim almasının istendiğini —- bulunduğunu bu konuda herhangi bir kusurunun olmadığını —— teslim edip hizmet bedelini ödediğini daha sonra meydana gelen hataların bedelini ödemesinin mümkün olmadığını davacı kurumun hizmet kusurunun olduğunu, ödemiş oldukları tazminatı geri isteme haklarının olmadığını, olayda hiçbir kusurunun olmadığını teslimden bir yıl sonra gelin — geri alın demenin hukuka ve hakkaniyete uygun olmadığını kargonun bulunması ve iadesinin makul sürede yapılmadığını bu nedenle haksız ve mesnetsiz açılmış olan davanın reddine, tüm masrafların davacı tarafa yükletilmesine, ayrıca davacı tarafa %20 kötü niyet tazminatı yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalılar aleyhine İstanbul Anadolu —– İcra Müdürlüğü’nün —–. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, alacağa dayalı olarak toplam 908,01TL tutarlı ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; davacı tarafından davalının göndermiş olduğu—- kaybolması nedeniyle ödenen tazminatın—- bulunması nedeniyle iadesinin isteyip isteyemeyeceği hususunda uyuşmazlık olduğu belirlenmiştir.
Dosya —– uzman bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmıştır. 15.01.2021 tari,hli bilirkişi raporunda özetle; somut olayda uzunca bir süre durumu hakkında herhangi bir kayıt girdisi olmadığından kaybolmuş sayılması gereken gönderinin ileride bulunması halinde davalının aldığı tazminatın iade edilmesi geremediği rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından davalıya ait gönderiyi zamanında gönderilene ulaştıramadığı, uzunca bir müddet gönderinin akıbeti hakkında bilgi edinilemediği, davalıya bu nedenle tazminat ödendiği, bu ödemeden uzunca bir süre sonra gönderinin bulunduğu gerekçesi ile ödenen tazminatın geri istenmesinin taşıyıcının özen yükümlülüğü ile bağdaşmayacağı, hayatın olağan akışında kaybolan eşyanın uzun bir müddet sonra bozulmasının muhtemel olduğu ve davalının bu gönderiyi geri kabul etmesinin kendisinden beklenilemeyeceği kanaatine varıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,,
2-Davacının kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2-Alınması gerekli 59,30-TL harçtan peşin alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-6325 sayılı Kanunun’un 18-A/13. Bendi uyarınca —– tarafından karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalının yüzüne karşı miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.