Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/570 E. 2019/853 K. 19.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/570 Esas
KARAR NO : 2019/853 Karar

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/07/2019
KARAR TARİHİ : 19/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı——– yapmış olduğu anlaşma sonucunda; müvekkilinin maliki bulunduğu taşınmazların davalıya 805.000-TL karşılığında satıldığını, müvekkil şirketin, satış bedeli olarak davalıdan 6 adet çek aldığını ve bu doğrultuda müvekkili şirket üzerinden devredilebilmesi için davalıya Üsküdar —.Noterliğinin 22/01/2019 tarih ve —yevmiye numaralı vekaletnamesi ile vekalet verildiğini,müvekkili şirkete ait taşınmazlar karşılğında satış bedeli olarak müvekkili şirket yetkili ve tek ortağı olan — çeklerin ciro yoluyla teslim edildiğini, müvekkili şirketin ortak ve yetkilisi —– kendisine teslim edilen çeklerden, 10/05/2019 tarihli,—– bedelli, —- seri nolu çeki, —- tarihli, —- bedelli, — seri nolu çeki 10/05/2019 tarihinde, ————— Şubesine ibraz edildiği, bankanın çekin sahteliğinden şüphelenerek, çekin muhatap bankasına ibraz edilmesi için müvekkil —– iade edildiğini, akabinde çekin sahte olduğunun anlaşıldığı, davalının kendisine verilen vekaletnameyi kullanarak taşınmazları bir başka kişiye sattığı, bu kişiye karşı — Asliye Hukuk Mahkemesinin —- Esasında dava açıldığı, davalının hileli davranışları sonucu hataya düşülerek dava konusu ———Şubesine ait —- bedelli ve —— tarihli çekin davalıya ciro edildiği, söz konusu çek nedeniyle davalıya herhangi bir borcu bulunmadığı, söz konusu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, muhatap bankanın çek bedelini davalı —- ve çeki ibraz edecek kişi açısından teminatsız olarak ödemekten men edilmesini, davalı ve çeki icra takibene koyabilecek kişi açısından davanın sonuna kadar çekin icra takibene konulmaması yönünden teminatsız tedbir kararı verilmesin, bu sebeple takibin davanın sonuna kadar teminatsız olarak tedbiren durdurulmasına, iş bu taleblerinin kabul görmememsi halinde, davadan sonra icra takibi açılması halinde, takibin davanın sonuna kadar teminatsız olarak tedbiren durdurulmasına, bu talebinin kabul görmemesi halinde % 15 teminat mukabilinde icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE :
Dava; Hukuki niteliği itibariyle,————– şubesinin — bedelli ve — tarihli, — seri nolu çek nedeniyle davalı yana borcunun bulunmadığının tespitine ilişkindir.
19/12/2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 Sayılı Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A hükmü ile; “Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” şeklinde yapılan düzenleme ile konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 3’üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile,
“Dava şartı olarak arabuluculuk,
Madde 18/A – (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmünü haizdir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 114/1’de dava şartları ayrı ayrı sayılmış, 114/2’de de diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu düzenlenmiştir. HMK. m. 115/1 gereğince dava şartları mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi——.Hukuk Dairesinin 28.06.2019 tarih ve —– Esas, —– Karar sayılı kararında özetle; çek ve bonoya dayalı açılan menfi tespit davalarında dava konusunun bir miktar paranın ödenmesi hususunu içerdiği, aksi durumun düşünülmesinin kanun koyucunun amacına aykırı yorum yapılmasını gerektireceği gerekçesiyle ile menfi tespit davalarının zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu yönünde karar verilmişitir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde davanın; dava dilekçesinden, davacı yanın arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı anlaşılmaktadır.
6102 Sayılı TTK.’nın 5/A maddesinin 1. fıkrasına göre, arabulucuya başvurunun dava şartı olarak düzenlendiği davalardan olduğu ve davanın arabuluculuya başvuru yapılmadan açılmış olduğu anlaşıldığından, davanın HMK. m. 114/2 ve 115/2 gereği dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın TTK. m. 5/A, 6325 Sayılı Kanun m. 18/A ve HMK. m 114/2, 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40-TL’nin harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.280,81-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.236,41-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.