Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/521 E. 2021/182 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/521 Esas
KARAR NO : 2021/182
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/07/2019
KARAR TARİHİ : 02/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin —– isimli —— yürüttüğünü, —–plaka sayılı —- üzere şirket çalışanlarına teslim edildiğini, ancak —–davalı şirket çalışanlarının,—- üzere teslim aldıkları araçları hızlı kullanmaları sonucunda müvekkili şirkete ait — plaka sayılı araç ile —– aracın kaza yapmasına ve hasara uğramasına sebebiyet verdiğini, araçlarda önemli hasar meydana geldiğini ve söze konu aracın —– tamir ettirildiğini, tamir masrafları davalı şirket tarafından karşılandığını ve yapılan işlere karşılık —– tarihli fatura düzenlendiğini, yapılan tamir işlerini ayrıntılarını dilekçe ekinde yer alan ve davalı şirket adına tanzim edilmiş fatura içeriğinde yer aldığını, kaza sonucunda müvekkili şirkete ait aracın ekonomik değerinin kayba uğradığını, aracın kazadan önceki değeri ile kazadan sonraki parasal değeri arasında oldukça önemli bir fark bulunduğunu, bu zararın davacı çalışanlarının araçları özensiz kullanmaları, hatta araçlarla yarış yapmaları sebebiyle oluştuğunu, bir alışveriş merkezi önünden alınarak otoparka götürülen aracın böylesine bir hasara uğrayacak ölçüde hız yapmasına ihtiyaç duyulmayacağını, bu nedenlerle —– plakalı araçta oluşan değer kaybının tespiti ile şimdilik —– kısmının davalıdan tahsiline yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle yetki yetki itirazlarının olduğunu,—– Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, davacı tarafın olayı meydana getirdiği iddia edilen —— bulunması gerektiğini, müvekkil şirketin davacının dava dilekçesi ile iddia ettiği olayda hiçbir kusur bulunmadığı, olaya ilişkin kusur raporu alınması gerektiğini, davalı tarafın dava dilekçesinde belirtmiş olduğu delillerin kendilerine tebliğ edilmediğini, bu nedenlerle açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacı şirkete ait—–araç ile dava dışı — plakalı aracın—- tarihinde davalı şirketin —– bulunması sebebiyle davalıya bırakılması sonrası davalı şirket çalışanlarının davacıya ait aracı kullanırken karışmış oldukları kazada davacıya ait araçta değer kaybı meydana geldiğinden bahisle açılan maddi tazminat davasıdır.
Mahkememizce ——–davacıya ait aracın hasar kayıtları celp edilmiş, dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişinin ——– tarihli raporunda özetle:”İhbar edilen sürücü —– idaresindeki —- plakalı —- seyrederken ıslak yol şartlarına göre hızını ayarlamadığı, öndeki araç ile emniyetli takip mesafesini koruyamadığı ve —— araca arkadan çarptığı için kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğunu, dava dışı sürücü —–kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığını, davalı şirketin TBK 66 gereğince —- plakalı —— kaza nedeniyle meydana gelen değer kaybından sorumlu olduğunun mahkemenin takdirinde olduğunu, —– plakalı aracın sağ ön çamurluğunun orijinali ile değiştirilerek ve motor kaputunun onarılarak boyanmasının değer kaybı yönünden önemli olduğu, —–eklenen yöntem ile hesaplanan değer kaybının —- olduğunu, piyasa şartlarında değer kaybının ——-değer kaybını talep edebileceği görüş ve kanaatine varılmıştır” içeriğiyle raporunu Mahkememize sunmuştur. Alınan bilirkişi raporu sonrası davacı vekili —- tarihli dilekçesiyle dava konusu araçta oluşan değer kaybına ilişkin dava dilekçesinde talep ettikleri —-arttırarak toplam —-çıkarmak suretiyle ıslah ettiklerini beyan etmiştir. Davalı taraf rapora itirazında; ön inceleme tutanağının raporla birlikte tebliğ edildiği, delil dilekçesi dikkate alınmadan rapor hazırlandığı, tanık dinlenmesini talep ettiklerini, kusur oranını kabul etmediklerini, belirlenen değer kaybı oranını kabul etmediklerini beyan etmiş ise de; Mahkememizin —- tarihli celsesinde kurulan ara kararda değinildiği gibi, dosya kapsamında her iki araç sürücüsünün de savunmaları ve kazanın meydana geliş şekline ilişkin beyanları bulunmakta olup, davacıya ait aracı kullanan —— plakalı araca arkadan vurduğu sabittir. Davalı tarafça dosyaya sunulan delillerin büyük bir kısmı davacı tarafça da sunulmuş ve kusur raporu bu deliller kapsamında hazırlanmıştır. Davacı tarafın sunduğu deliller dışında davalı tarafça sunulan delillerin ise raporu etkileyecek nitelikte olmadığı, delillerin yeniden değerlendirilmesi için ek rapor alınması gerekmediği anlaşılmıştır. Davalı taraf tanık dinletmek istemiş ise de; kazanın meydana geliş şekli dosya kapsamında sabit olup, aksi halde dahi kazaya karışan her iki araç da davalının çalışanları tarafından kullanıldığından, davalının çalışanları dışında başkaca kusurlu kimsenin bulunmadığı tanık dinlenmesine gerek olmadığı anlaşılmıştır. Davalı tarafın hesaba yönelik itirazları ise alınan rapor denetlemeye ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğundan yerinde görülmemiştir.
Yargılama devam ederken ——- —- maddesinin birinci cümlesinde yeralan ——— ibaresinin ve ikinci cümlesinde yeralan —— ibaresinin iptal edilmiş olması sebebiyle değer kaybına ilişkin genel şartlarda belirlenen yöntem uygulanamayacaktır. Bu nedenle raporda tespit edilen piyasa şartlarına göre oluşan —— değer kaybı kadar davacının maddi zararının bulunduğunun kabulü gerekmiştir. Davalı tarafın kazaya ilişkin sorumluluğuna değinmek gerekir ise, bilindiği gibi TBK’nın 66. Maddesinde düzenlenen hükme göre adam çalıştıran, çalışanın, kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. —-çalıştıran, çalışanını seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse, sorumlu olmaz. Davaya konu kaza davalı tarafın çalışanlarının kusuru ile meydana gelmiştir. Sorumluluğu kaldıran haller dosyada mevcut değildir. Nitekim dava konusu aracın hasar bedeli de davalı tarafça ödenmiş olup, davalının değer kaybına yönelik maddi tazminattan da sorumlu olduğu açıktır. Hal böyle olunca hükme esas alınan rapor ve ıslah dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne, ——- kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, —- değer kaybı bedelinin kaza tarihi olan —– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 819,72-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40-TL harç ile 205,00-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 570,32-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 44,40-TL peşin harç ve 205,00-TL ıslah harcı toplamı olan 293,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen toplam 926,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan davacı vekili için takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 02/02/2021