Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/286 E. 2021/822 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/286 Esas
KARAR NO : 2021/822
DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 14/05/2019
KARAR TARİHİ: 24/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının ————- olan dava dışı—— satıcının teslimat noktasından davalının sevk ve idaresindeki —— sigortalı firmanın tesisine geldiğinde aynı plakalı aracın dorsesinde bulunan makine ve parçalarının indirilirken yapılan kontrolünde muhtelif hasarlar aldığının görüldüğünü, davalının sevk ve idaresindeki aracın seyir halindeki titreşimler ve baskı sonucunda makinenin hasar aldığının anlaşıldığını, davalı taraf her ne kadar davacıya borcu olmadığını öne sürmekte ise de TTK. Md.1178, Md. 1191 ve Md.1248 uyarınca taşıma sorumluluğunu üstlendiği malın nakliye sürecinde oluşan hasarın tazmininden mesul olduğunu, dava dışı sigortalı —— olaya bağlı zararını davacının yaptırdığı ekspertiz çalışması sonucuna göre ödemekle 6102 Sayılı TTK. Md. 1472 gereğince sigortalısının haklarına halef olduğunu ve tazmin ettiği bedel nispetinde sigortalısının haklarının davacıya intikal ettiğini, ayrıca davacının alacağın temliki hükümlerine göre de sigortalısından devraldığı alacağa dayanarak davalıya rücu edebileceğini, bağımsız eksper tarafından düzenlenen ekspertiz raporunda somut olayda rücu muhatabı olarak davalının gösterildiğini, alacak likit olduğundan davacının davalıdan icra inkâr tazminatı da isteyebileceğini beyan etmek ve fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutmak suretiyle, —— tutarında genel haciz yoluyla yapılan takibe vaki itirazların iptali ile takibin devamını, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini ve davalı borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalının ön inceleme duruşmasındaki beyanında özetle; Nakliyeyi gerçekleştirdiğini, taşıdığı malzemeyi teslim ettiğini, hasarla ilgili herhangi bir beyanda bulunanın olmadığını, parasının da yatırıldığını, parasını tahsil ettiği için teslim kâğıdını yırttığını, hasar söz konusu olsa tutanak düzenlenmesi gerektiğini, böyle bir durumun olmadığını beyan ederek davanın reddini talep ettiği anlaşılmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine —– dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, nakliyat hasarı rücu alacağına dayalı olarak toplam —— tutarlı ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; dava konusu taşıma esnasında emtianın hasarlanıp hasarlanmadığı, hasarlanmış ise hasar miktarı, hasardan dolayı tarafların sorumluluk durumları ve icra inkar tazminatı talep edilip edilemeyeceği hususlarında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Taraflarca bildirilen deliller toplamış, dosya bilirkişiye tevdi edilerek —- tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Raporda özetle; dosyaya intikal eden bilgi ve belgelere göre, davacının davalıdan tazminat talep edemeyeceği rapor edilmiştir.
Dava konusu — makinenin davalının sorumluluğunda olan —– sevkinin sağlandığı, dava konusu makinenin hasarlanması nedeniyle davacı sigorta tarafından dava dışı —- ödeme yapıldığı, davacının talebinin taşıma esnasında bu hasarın oluştuğu iddiasına ve halefiyet ilkesi gereğince ödenen tazminatın rücuen tahsiline ilişkin olduğu tespit edilmiştir. TTK’nun 875.maddesi “ (1) Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın ziyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. (2) Zararın oluşmasına, gönderenin veya gönderilenin bir davranışı ya da eşyanın özel bir ayıbı sebep olmuşsa, tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde, bu olguların ne ölçüde etkili olduğu dikkate alınır.” hükmünü haizdir. Öte yandan TTK’nun 889. m. “(1) Eşyanın zıyaı veya hasara uğramış olduğu açıkça görülüyorsa, gönderen veya gönderilen en geç teslim anına kadar zıyaı veya hasarı bildirmezlerse, eşyanın sözleşmeye uygun olarak teslim edildiği varsayılır. Bildirimde, zararın gerekli açıklıkla belirtilmesi ve nitelendirilmesi şarttır. (2) Birinci fıkradaki karine, zıya veya hasarın açıkça görünmemesi ve eşyanın tesliminden sonra yedi gün içinde bildirilmemesi hâlinde de geçerlidir.” hükmünü haizdir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, hasar dosyası, ekspertiz raporu, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davanın davacı sigorta şirketinin sigortalısına ait emtiaların hasar görmesi nedeniyle taşıyıcıdan rücuen tazminat istemli başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu tespit edilmiş, yukarıda belirtilen kanun maddeleri kapsamında davalıya herhangi bir hasar ihbarında bulunulmamış olduğu, hasara ilişkin davalınında imzasının bulunduğu bir tutanak tutulmadığı, bu hususlar dikkate alındığında hasar gören emtiaların davalı taşıyıcının sorumluluğu kapsamında taşıma sırasında hasara uğradığının davacı tarafça ispatlanamadığından ödemenin lütuf ödemesi kapsamında olduğu kanaatine varılmış, bilirkişi raporu denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuş, rapor doğrultusunda davacının davasının esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile kalan 14,90-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Artan gider avansı bulunması ve talep etmesi halinde gider avansının yatıran tarafa iadesine,
6-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca —— tarafından karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —— Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/06/2021