Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/258 E. 2023/85 K. 07.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/258 Esas
KARAR NO:2023/85
DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 31/07/2013
KARAR TARİHİ: 07/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tasfiye halindeki —— Sayılı dosyasındaki alacağın—– dosyasındaki alacağın —– dosyasındaki alacağın ——-Sayılı dosyasındaki alacağın—– olmak üzere toplam 13.488,92 TL alacağı temlik sözleşmesine istinaden alacaklı ——- belirtilen tutarların temlik edildiğini, davalı tarafından temlik sözleşmesine aykırı olarak icra dosyalarındaki alacakların tamamı için müvekkiline karşı takip başlatıldığını, usulsüz yapılan tebligatlar nedeni ile müvekkilinin tebligatlardan haberi olmadığını, söz konusu icra dosyaları hakkında icra mahkemelerinde dava açıldığını ve zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına karar verildiğini ve kararların kesinleştiğini, davalının——- dosyası ile müvekkili hakkında ilamsız takip başlattığını, takip dayanağı olarak 06/10/2010 tarihli temlik sözleşmesindeki icra dosyalarının gösterildiğini, ancak temlik edilen alacağın dayanağı olan icra dosyalarına konu senetlerdeki imzaların hiçbirinin müvekkilinin eli ürünü olmadığını, senetlerin sahte olduğunu bu nedenlerle öncelikle dava kesinleşinceye kadar takibin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının dava konusu alacağın % 20’sinden aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına çarptırılmasına, davaya konu icra takiplerinin dayanağı olan senetlerin geçersizliğine ve takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Dava dilekçesi ve eki davacı delil listesi-ihtarname ve ekleri, davalı olan ve davacı hakkında icra takipleri başlatan —— tebliğ edilmiş, ancak bu arada takip alacaklısı ——tarafından icra takip konusu alacaklar temlik edilmekle, davaya cevap temlik alan ———tarafından verilmiştir.
Temlik alan vekilinin cevap dilekçesi ile; iş bölümü, husumet ve zaman aşımı itirazında bulunduğu, davacının davaya konu senetlerle ilgili takipleri icra mahkemesi kararları ile iptal ettirdiğini bu nedenle tekrar dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, müvekkilinin temlik sözleşmesine istinaden alacağın tahsili amacı ile ——– Sayılı dosyası ile takip başlattığını ve davacının takibe itirazda bulunmadığını, bir yıl sonra dava açmasının kötü niyetli olduğunu gösterdiğini, icra takibine konu alacağın taraflar arasında düzenlenen faturalara dayandığını belirterek davanın reddi ile davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, davalı tarafından davacı hakkında ——– İcra Müdürlüklerinde başlatılmış olan bono senedine dayalı icra takiplerine konu senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve kötüniyet tazminat talebinden ibaret menfi tespit davasından ibarettir. ——dosyada -adet senet,——dosyada—- adet senet ve —— adet senetten dolayı davalı tarafından davacı hakkında kambiyo takibi başlatılmıştır. ——— takiplerinden dolayı davacı borçlu tarafından—– şikayet yoluyla icranın geri bırakılması davası açılmış,—- ilgili olarak —-ile ——– ile ilgili olarak—– ile —– dava ile ilgili olarak—– ile ve ——— ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği görülmüştür.
Davacı 4 ayrı takip dosyasında takip konusu senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitini ———- talep etmiş, davalı cevap dilekçesinde iş bölümü, husumet ve zamanaşımı usulü itirazların yanı sıra esas yönünden de davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, müvekkilinin temlik alacaklısı olduğunu belirterek davaya konu ——– ayrı takip dosyasındaki alacağı davalı ——- temlik aldığını bildirerek senetlerdeki imzaların davacının eli mahsulü olduğunu açıklayarak davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiş, aynı cevap dilekçesinde delillerimiz kısmında bilirkişi incelemesi talebi ile ayrıca yemin deliline dayanmıştır.
——- tarihinde kesinleşmekle, kesinleşmeden önce davacı vekilinin verdiği ——-tarihli gönderme talebi üzerine dava dosyası ekleriyle birlikte mahkememize gelmiştir.
Menfi tespit davası —– tarihinde açılmıştır. Davanın konusu olan icra takipleri —– yıllarında başlatılmış olup, alacağı senet lehtarından ve icra takibi başlatan ——- takiplerini takip dosyalarına verdiği 29/08/2012 tarihli yenileme emri ile yenileyerek davacı hakkında icra takibine devam etmiştir. Bunun üzerine davacı tarafından—– açılan davalarda sadece icranın geri bırakılmasına karar verilmiş, takip konusu senetlerle ilgili borçlu olmadığının tespiti ile ilgili bir karar verilmemiştir. Kaldı ki icra hukuk mahkemesi sınırlı yetkili bir mahkemedir. Menfi tespit kararı veremez. Mahkemenin verdiği icranın geri bırakılması kararı takip konusu senetlerin geçersizliği anlamını taşımaz. Bu nedenle davaya konu 4 ayrı takip dosyası ile ilgili senetlerden dolayı davacının geniş yetkili mahkeme olan Asliye Hukuk-görevsizlik kararı verilmekle, davaya bakan Asliye Ticaret Mahkemesi olarak davanın esastan görülmesi gerekmiş davalıdan temlik alan ve davalı sıfatı taşıyan ——usulü itirazları yerinde görülmemiş, esas yönünden incelemeye geçilmiştir.
Davacı —– ayrı icra takip konusu senetlerdeki imzaların kendisine ait olmadığı yanı sıra senetlerden dolayı senet alacaklısı görülen ——- borcu olmadığını beyan etmekle, davacının ve senetlerin lehtarı—— ticari defterleri üzerinde mali bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, 10/11/2014 tarihinde dava dışı olan ve alacağı —– şirket merkezinde yerinde inceleme yapma yetkisi verilerek ——- bilirkişi olarak görevlendirilmiş olup, vermiş olduğu 01/02/2014 günlü raporda dava dışı ——- ticari defterlerinin düzenli tutulmadığı, usulüne uygun tutulmadığı ve lehine delil teşkil etmediği ve davacı ile ——— ticari ilişkiye dayanan fatura ve takip konusu senetlerin ticari defterlerde kaydına rastlanmadığı rapor edilmiştir.
Davacı —— ayrı takip konusu senetlerdeki imzaların hiçbirinin kendi eli mahsulü olmadığını senetlerin sahte olarak düzenlendiğini iddia etmiştir. Davacının sahtecilik iddiası yönünden imza örnekleri alınmış, imzası bulunan resmi kurumlardan imzalı belgeler getirtilmiş, ——– günlü raporda senetler üzerindeki yazıların davacının eli ürünü olmadığı, senetlerdeki imzaların ise basit tersimli imzalar olması nedeniyle davacının eli ürünü olup olmadığı yönünde tespit yapılamadığı rapor edilmiştir.
İLK KARAR: Mahkememiz ———-günlü ilamında: takip konusu senetlerin, senet alacaklısı olarak görülen temlik eden —– ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı,———-raporuna göre takip konusu senetler üzerindeki yazıların davacının eli ürünü olmadığı, imzaların ise basit tersimli imzalar olması nedeniyle davacının eli ürünü olup olmadığı yönünde tespit yapılamadığı, yemin deliline dayanan davalının davacıya yemin teklif etme hakkının hatırlatıldığı, ancak davalının davacıya yemin teklifinde bulunmadığı, davaya konu senetler nedeniyle —– ayrı takip başlatılıp temlik alan tarafından —- tarihinde yenilendiği, derdest olan icra takiplerinin———Mahkemelerince geri bırakılması kararı ile senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti anlamı taşımadığı, İcra Hukuk Mahkemelerinin dar yetkili mahkemeler oluşu, Asliye Ticaret Mahkemelerinin ise geniş yetkili mahkeme olması gerekçeleriyle takip konusu senetlerden dolayı davacının temlik alan davalı ———- borçlu olmadığının tespiti ile ciro yoluyla davalıya geçen takip konusu senetlerin lehtarı olan ve ciro eden kişiye rücu hakkını ortadan kaldıracak şekilde iptal kararı verilemeyeceği gerekçesiyle de senetlerin iptali ile ilgili istemin reddine ve davalının söz konusu takipler de kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden davacının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
YARGITAY İLAMI: ——– tarihli ilamında; Dava sahtecilik nedeniyle açılan borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece benimsenen ——– Raporunda, inceleme konusu senetlerde gerek borçlu imzalarının basit tersimli olması gerekse —– mukayese imzalarının basit tersimli imzalar olması nedeniyle takip konusu senetlerdeki borçlu imzalarının —— el ürünü olup olmadığı yönünde bir tespite gidilemediği belirtilmiş olup, kesin kanaat içermeyen raporun hükme esas alınması doğru görülmemiştir. Mahkemece, davaya konu senetlerin düzenleme tarihine yakın önceki ve sonraki tarihli davacıya ait samimi imzalar içeren belge asıllarının resmi kurumlardan getirtilerek, bu belge asılları getirtildikten sonra dosyanın grafoloji konusunda uzman bir bilirkişiye veya bilirkişi kuruluna tevdii ile yeni bir rapor alınarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak” karar verildiği gerekçesiyle bozulduğu görülmüştür.
Usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, Mahkememiz yukarıdaki esasa kaydı yapılarak, yargılamaya devam olunmuştur.

DELİLLER ve GEREKÇE:Mahkememizce —- yevmiye numarası ile—-onaylanan vekaletname başlıklı belge aslı,—- tarihinde onaylanan belge aslı,——- tarihli belge aslı, ——yoklama fişi başlıklı — başlıklı belge aslı, hususi şartlar haşlıklı ——— yevmiye numarası ile onaylanan imza beyannamesi başlıklı belge aslı, —– düzenlenen resmi senet, vadeli hesap para yatırma başlıklı belge——-kurulunca kullanılacak sandık seçmen İistesi başlıklı belge aslı dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememiz dosyası——gönderilerek, rapor alınmıştır. —- tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Tüm belgeler üzerinde bulunan tüm kuşkulu imzalar ile ——- şahsa ait olduğu bildirilen referans imzalar karşılaştırılmış olup, tüm kuşkulu imzaların aynı şahsın (tek bir şahsın) eli ürünü oldukları değerlendirildiğinden iş bu raporlama boyunca görseller üzerinde sadece———–olarak adlandırılan inceleme konusu belgeler üzerinde bulunan kuşkulu imzalar ile——- referans imzaları karşılaştırılmıştır. İnceleme konusu tüm belgeler üzerinde bulunan tüm kuşkulu imzalar ile —— şahsa ait olduğu bildirilen referans imzalar karşılaştırıldığında, karşılaştırılan imzaların imza başlangıç motifi , imza ebadı, imza sonlandırılış hattı, imza eğimi bakımından uyumsuz oldukları tespit edilmiş olup, kuşkulu imzaların şahsin eli ürünü olabileceğine ilişkin somut uyum unsuru tespit olunmamıştır.” tespitinde bulunmuştur.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından;
Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasıdır. Davacı taraf, davalının takibe dayanak yaptığı bonolardaki imzaların davacının eli ürünü olmadığını iddia etmiş, davalı taraf ise davanın reddini savunmuştur. Yargılama sırasında———-alınan raporda takip ve dava konusu senetlerdeki imzalar ile karşılaştırılan imzaların imza başlangıç motifi, imza ebadı, imza sonlandırılış hattı, imza eğimi bakımından uyumsuz oldukları tespit edilmiş olup, kuşkulu imzaların şahsin eli ürünü olabileceğine ilişkin somut uyum unsuru tespit olunmadığı yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. Davalının ciranta olması ve imzanın davacıya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine, senetteki müracaat hakkını önleyecek şekilde karar verilemeyeceğinden senedin iptaline ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ ile,
a) ——— bedelli bono senedinden dolayı,
b)———– sayılı takibe konu edilen :
aa) —— tanzim 24/09/2006 vadeli 2.444,00 TL bedelli,
bb) —— tanzim 28/09/2006 vadeli 3.200,00 TL bedelli,
cc) —— tanzim 05/10/2006 vadeli 2.444,00 TL bedelli,
dd) ——tanzim 12/10/2006 vadeli 3.200,00 TL bedelli,
ee) —– tanzim 20/10/2006 vadeli 2.444,00 TL bedelli,
ff) ——- tanzim 29/10/2006 vadeli 2.444,00 TL bedelli,
gg) —– tanzim 04/11/2006 vadeli 3.768,00 TL bedelli,
Bono senetlerinden dolayı ;
c)——– takibe konu :
aa) —– tanzim 18/11/2006 vadeli 3.500,00 TL bedelli,
bb) —– tanzim 26/11/2006 vadeli 3.500,00 TL bedelli,
Bono senetlerinden dolayı;
d) ———sayılı takibe konu edilen ——- bedelli bono senedinden dolayı DAVACININ BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Takip konusu senetler davalıya ciro yoluyla geçmiş olmakla, senetlerin lehtarı olan ve ciro eden kişiye rücu hakkını ortadan kaldıracak şekilde iptal kararı verilemeyeceğinden senetlerin iptali ile ilgili davacı talebinin reddine,
3-Davalı davacı hakkında icra takibinde bulunmakta haksız ise de davacıyı menfi tespit davası açmaya zorlayan takiplerin kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden (senetler davalıya ciro yoluyla geçtiğinden) davacının yerinde görülmeyen tazminat talebinin reddine,
4-Alınması gerekli 2.243,57-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 230,40-TL harcının mahsubu ile bakiye ile 2.013,17‬-TL’nin temlik alan davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 230,40- TL peşin harç, 1.105,70- TL bilirkişi ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 1.336,1‬0-TL’nin temlik alan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bıraklımasına,
6-Kullanılmayan gider avansı ile birlikte teminatın karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul olunan dava değeri üzerinden hesaplanan 9.200,00- TL vekalet ücretinin temlik alan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde YARGITAY yolu açık olmak üzere açıkça okunup, usulen anlatıldı 07/02/2023