Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/188 E. 2019/426 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/188 Esas
KARAR NO : 2019/426

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/04/2019
KARAR TARİHİ : 18/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya muhasebe hizmeti verdiğini, bu hizmeti karşılığında fatura kestiğini, davalının faturaları ödememesi neticesinde, davalı aleyhine İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün 2018/36558 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, başlatılan icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine durdurulan takibin devamına, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava İİK’nun 67. Maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı, davalı şirketin mali müşaviri olarak çalıştığını, şirketin defter ve kayıtlarını tuttuğunu, ancak şirketin hizmet bedelini ödemediğini ileri sürerek alacak talebinde bulunmuştur. Davalı şirket ise borcu olmadığını, davacının layıkı ile işini yapmadığını, vekalet ilişkisi içinde gereken özeni göstermediğini ileri sürerek davanın kabulünü talep etmiştir.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca dile getirilsin veya getirilmesin yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gerektiğinden ve bu durum HMK’nun 1. maddesinde açıkca zikredilmiş olduğundan, öncelikle mahkememizce bu hususun değerlendirilmesi gerekmiştir.
Mahkememizde bu davanın görülebilmesi için TTK’nun 4. Maddesi gereğince davanın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir dava olması ya da 4/1-a, b, c, d, e, f bentlerinde sayılan türden hukuki ilişkilerden doğması gerekmektedir. Eldeki davada davacı tacir değildir. Zira, dosyamız davacısı 3568 Sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Müşavirlik Kanununa bağlı olarak çalışan bir serbest meslek erbabıdır. Nitekim bu yasanın 45. Maddesindeki ” …bu bürolarda yapılan faliyetler ticari faliyet sayılmaz….” şeklindeki açık hüküm uyarınca Mali Müşavirlik hizmetinin bir ticari faliyet olamayacağı düzenlenmiş olduğundan ve Mali Müşavirlik hizmeti , serbest meslek şekli ile mali konularda vekil olunanlara vekalet ilişkisi ile hizmet sunan bir serbest meslek faliyeti olduğundan, 6098 Sayılı BK’nun 502. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan vekalet ilişkisi gibi değerlendirilmesi gereklmektedir.. Bu tür davalar 6102 Sayılı TTK.nun 4. Maddesinde sayılan nitelikte olmadığından, aksine 6098 Sayılı TBK’nun 502. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olduğundan, bu tür davalara bakma görevinin HMK’nun 2. maddesinde düzenlenmiş olduğu üzere Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu kanaatine varılmıştır. Nitekim Yargıtay —. HD.nin 2013/492E, 13/3430K, — HD.nin 2016/12 E, 2016/2839 K ; İst. Bam, — HD, 2018/962 E, 2018/1086 K; aynı dairenin 2018/1602 E, 2018/2045 K sayılı kararlarında da mali müşavirlik hizmetinin ticari faaliyet olmadığı, serbest meslek faaliyeti olduğu, bu sebeple uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinin görev alanında kaldığı belirtilmiştir.
Uyuşmazlığın, tacirler arası hizmet sözleşmesinden kaynaklanmadığı, nispi ve mutlak ticari dava özelliği bulunmadığı, 6102 sayılı Kanunu’n 4., 5., 11. ve 12. maddeleri uyarınca mahkememizin görevsiz olduğu, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmış, 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince, görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının dava dilekçesinin görev yönünden USULDEN reddine,
2- Karar kesinleştiğinde taraflarca 2 hafta süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.