Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/147 E. 2021/521 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/147 Esas
KARAR NO : 2021/521 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 28/03/2019
KARAR TARİHİ: 06/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıların maliki ve sürücüsü olduğu —– seyir halinde iken müvekkiline ait —- plaka nolu aracın önüne ani şekilde geçerek fren yapması sonucu—– tarihli trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkiline ait aracın yolcu taşımacılığı faaliyetinde servis aracı olarak kullanıldığını, ilgili aracın trafik kazası neticesinde hasarlandığını ve onarımı süresince faaliyet gösteremediğini ve müvekkili zararı oluştuğunu, bu sebeple — günlük kazanç kaybı bedelinin tahsili için davalılar hakkında ———-dosyasından icra takibi yapıldığını, davalıların hem borca hem de icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiklerini, icra müdürülüğünün yetkisine yönelik itirazın yerinde bulunmadığını, davalıların———sayılı dosyasına yapmış oliuğu itirazlarının iptali ile takibin devamını haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini haksız olarak takibe itiraz edildiğinden alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, davalılardan ———– plaka nolu araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, her türlü icra ham ve vekalet ücreti giderleri dahil yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı — tarihli cevap dilekçesinde özetle; Dava ve takibin yetkisiz yerde açıldığını, yetkili icra dairesinin —-olduğunu ve yetkili mahkemenin ——- olduğunu, dava konusu ve eki belgelerden anlaşılacağı üzere müvekkilinin kullandığı aracın trafik kazasına karışmadığını, trafik kazasının tamamen müvekkilinin arkasında seyreden araçlar arasında olduğunu, müvekkilinin kazayı araç aynalarından fark edince sorumlu bir vatandaşlık örneği sergileyerek tanık olarak kazazede araç sürücülerinin talepleri gereği tutanağı imzaladığını, haksız açılan davanın reddini, davacının %20 oranında kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davalı ——– tarihsiz dilekçesinde özetle; Mahkemenin yetkisiz olduğunu, davacı tarafın mahkemede açmış olduğu dava ile oluşan kaza neticesinde kazanç kaybı olduğunu iddia ettiğini, davacının iddiasının gerçekten uzak olduğunu, müvekkili şirkete ait——– nolu aracın davacının iddia ettiğinin aksine herhangi bir kazaya karışmadığını, kazaya ilişkin tutanakların taraflarınca bilinmediğini, meydana gelen kazada müvekkiline ait aracın hiçbir hasar almadığını, hal böyleyken kazada kusurunun olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, öncelikle kazaya ilişkin araştırma yapılması gerektiğini ve kazadaki kusur durumunun belirlenmesinin gerektiğini, kazada hiçbir kusuru olmayan müvekkili aleyhine ikame edilen davanın reddi gerektiğini, kazanın davacının iddia ettiği gibi meydana gelmesi halinde müvekkiline ait – plaka nolu aracın davacıya ait —– plaka nolu araç ile aynı yol üzerinde seyir halinde iken davacıya —— plaka nolu aracın takip mesafesini korumamasından kaynaklı olarak kazanın meydana geldiğinin davacının beyanı ile açık olduğunu, ayrıca davacının hasarlanan aracının nasıl onarıldığının, sigorta şirketine başvuru yapılıp yapılmadığının sorulması gerektiğini beyan ederek haksız davanın reddine ve davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle,——- sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı şartlarının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Davalı nın İcra Müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının İİK 50 ve HMK 16.madde uyarınca zarar görenin ikametgahının bulunduğu yer icra müdürlüğü de takibin yapılması bakımından yetkili bulunduğundan, reddine karar verilmiştir.
Davalı tarafların vekillerinin Mahkemenin yetkisini yönelik itirazının HMK 16. madde uyarınca zarar görenin ikametgahı mahkemesi de davanın görülmesi bakımından yetkili bulunduğundan ve bu bakımdan Mahkeme yetkili olduğundan, reddine karar verilmiştir.
Kazaya karışan araçlara ilişkin kayıtlar getirtilmiş, tarafların göstermiş olduğu deliller toplanmak suretiyle dosya makine mühendisi bilirkişiye verilerek rapor alınmıştır. —– tarihli Bilirkişi raporunda; Kazanın oluşumunda, davalılardan —-olduğu —- plaka nolu araç sürücüsü davalı —- %75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, davacı tarafa ait —— %25 (Yüzdeyirmibeş) oranında kusurlu olduğu, Davacının meydana gelen trafik kazası nedeniyle toplam kazanç kaybının —-olduğu, davalı tarafa ait araç sürücüsünün %75 oranında kusurlu olduğundan, bu bedelin——– sorumlu olacağı, Davacı, davalıdan— kaza tarihinden itibaren %9 yasal faiz talep edebileceği, —- kaza tarihinden —- icra takip tarihine kadar faiz miktarının ise —-olacağı, şeklinde görüş bildirilmiştir.
Mahkememiz —— tarihli ara kararı uyarınca, bilirkişiden, tarafların itirazlarını değerlendirilmek suretiyle ek rapor hazırlanmasına karar verilmiştir. ——– tarihli Bilirkişi Ek Raporunda kök rapordaki görüşün korunduğu mütalaa edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ,toplanan deliller ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlık ———tarihinde meydana gelen kaza sonrası davacı aracının hasarlanması ve tamir görmesine bağlı olarak tamirat süresi içerisinde aracın kullanılamaması dolayısıyla oluştuğu belirtilen kazanç kaybının davalılardan tahsili şartlarının bulunup bulunmadığı, bu çerçevede icra takibine yöneltilen itirazın iptalinin gerekip gerekmediği noktalarına ilişkin bulunmaktadır. Dosya kapsamında alınan bilirkişi kök ve ek raporu oluşa ve denetime uygun bulunmakla Mahkememizce de hükme esas alınmıştır.
Buna göre söz konusu kazanın oluşumunda, davalıların sürücüsü ve maliki olduğu —- plaka araç sürücüsü davalı —– %75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, davacı tarafa ait ——- %25 (Yüzdeyirmibeş) oranında kusurlu olduğu, kaza sonucu davacıya ait aracın hasarlanması dolayısıyla tamir gördüğü, tamirat süresi içerisinde aracın kullanılamaması sebebiyle davacının toplam kazanç kaybının —- olduğu, davalı tarafa ait araç sürücüsünün %75 oranında kusuruna denk gelen tutarın — olduğu, davacının belirlenen zararından davalıların haksız fiil faili ve araç işleteni olarak sorumlu bulunduğu, davacının alacağına —- olan kaza tarihinden itibaren %9 yasal faiz talep edebileceği, bu çerçevede takibin—– işlemiş faizi olmak üzere takibin —— devamına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bununla birlikte davacı alacağı takip öncesinde belirli(likit) olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş, yine davada reddedilen kısım yönünden davacının takip yapmakta kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından davalıların kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE; davalıların—— sayılı dosyasına yapmış olduklarını itirazın kısmen iptaline,
Takibin —- asıl alacak ve —- işlemiş faiz olmak üzere toplam ——- üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
4- Alınması gerekli 319,69- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 106,59- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 213,10- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 44,40-TL. başvurma harcı,106,59-TL peşin harcın toplamı olan 150,99-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 972,70-TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 729,39-TL ‘nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerin
6-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
8- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalılar vekili için takdir olunan 1561,15- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-6325 sayılı Kanun’un 18-A/13. bendi uyarınca Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk ücretinin kabul ret oranına göre hesaplanan 989,82-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, bakiye kısmın davacıdan alınarak—- gelir olarak kaydedilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı —— yüzlerine karşı, diğer davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 06/04/2021