Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/132 E. 2021/1088 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/132 Esas
KARAR NO : 2021/1088

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2019
KARAR TARİHİ : 06/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı——–davalının müvekkilinden —– aldığını ancak karşılığını ödemediğini, bunun üzerine——– takip başlatıldığını, başlatılan icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine durdurulan takibin devamına, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının yaptığı icra takibinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin yetki, görev, zamanaşımı ve husumet itirazında bulunduğu, davacının iddiasının —– olduğunu, davacı tarafça beyan edildiği gibi bir fatura alacağının söz konusu olmadığını belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Davacı, davalıya hizmet verdiğini ancak, düzenlediği faturaların ödenmediğini ileri sürmüştür. Davalı ise davacı adına——-alıp kalanını gönderdiğini,——- göndermediği bir faturanın dahi olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Taraflar—— ticari ilişki olduğu her iki tarafın da kabulündedir. Davalının aradaki ticari ilişkiyi açıklarken “tahsil ettiği fatura —- bedeli davacıya gönderdiği” şeklindeki açıklamasına davacı tarafından bir itiraz gelmemiş, başka türlü bir ilişki olduğu da iddia edilmemiştir.
Davaya konu icra dosyası celp edilerek incelenmiştir. ——-üzerinden icra takibi başlatıldığı, takip tarihinden itibaren ticari faiz talep edildiği görülmüştür. Davaya konu icra dosyasında, ödeme emrinin davalıya/borçluya 14/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 16/01/2019 tarihinde, süresinde borca, faize ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davacının da—– tarihinde iş bu itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Tarafların her ikisinin de tacir olması ve TTK.nun 64 vd maddeleri kapsamında defter tutma yükümlülüklerinin bulunması karşısında tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiştir.
Bir mail müşavir,—– raporunda özetle, davacının ticari defterlerinde davalı— hesap takibi yapıldığı,—-davalıdan — alacaklı göründüğü, davalının gönderdiği—-hesabında —-borçlu göründüğünü, davacının takip konusu faturalara dayanak alacağını defter ve belgelerle ispatlayamadığı, bu faturaların davacı ve davalı defterlerinde de kayıtlı olmadığını, davacının alacağının ispata muhtaç kaldığını belirtmiştir.
Rapora karşı davacı itiraz etmiş, davalı davanın reddini talep etmiştir.
Davacı takip talebinde asıl alacak olarak —– tarihinden —-tarihleri arasında davalının muhtelif —- miktarlarda– aracılığı ile davacıya gönderdiği, toplamda—-şekilde davacı hesabına gönderilmiş olduğu, davacının da bu tutarı sipariş —- hesabında kaydettiği görülmüştür. Davalının —alacaklı olduğunu belirterek rapora itiraz etmişse de, davalının kestiği tüm faturaları kaydetmediği, bu nedenle alacaklı göründüğü görülmektedir. Kaldı ki davacının davalıdan gönderilen ve davacının defterlerinde de kayıtlı —- sipariş—- dair bir açıklaması da yoktur. Bu durumda davacının davalıdan —- ispatlanmadığından, usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu da, denetime ve hüküm kurmaya elverişli, olayın oluşuna uygun bulunarak itibar edilmiş, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE;
2-Kötü niyet tazminatı verilmesine yer olmadığına;
2- Alınması gerekli 59,30-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31.487,37-TL peşin ve tamamlama harcının mahsubu ile kalan 31.428,07-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine
3-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6——- nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.