Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/97 E. 2019/1126 K. 23.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1008 Esas
KARAR NO: 2019/1080
DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ: 03/11/2015
KARAR TARİHİ: 16/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı müflis şirket arasında —- tarihli sözleşme imzalandığını, sözleşmenin edimlerini müvekkilinin yerine getirdiğini, ancak davalı müflis şirket müvekkiline verdiği çeklerin bedelini ödemediğini, müflisin Kadıköy 1 ATM’nin ——— E. Sayılı dosyasından iflasının verildiğini, bunun üzerine İstanbul Anadolu 3 İcra Dairesine alacağı için başvuruda bulunduğunu, ancak, davalının alacağın yargılamayı gerektirdiğinden dolayı müvekkilini sıra cetvelinden çıkarılmasına karar verdiğini belirterek, bu nedenle müvekkili şirketin sıra cetveline tekrar yazılmasına, müvekkilinin 2. Alacaklılar toplantısına katılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacağın yargılamayı gerektirdiği nedeniyle haklı olarak reddettiğini, davacı tarafından ibraz edilen belgelerin yetersiz olduğunu belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İlgili vergi dairesinden talep edilen BA ve BS formları gelmiş dosya içine alınmış, tüm deliller toplanmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, davacı şirketin müflis şirketten olan alacaklarının masaya kaydı için açılan kayıt kabul davasıdır.
Davacı, müflis şirketi ile aralarındaki ———— ile ilgili sözleşmeleri olduğnu, bu kapsamda tüm edimlerini yerine getirmiş olmalarına rağmen müflis şirketin verdiği çek bedellerini ödemediğini ileri sürerek toplamda —– TL alacaklı olduğunu ileri sürmüştür.
Müflis şirketin Kadıköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — E —- K sayılı, —— tarihli kararıyla, bu tarih itibariyle iflasına karar verildiği, bu kararın —– tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık konusu olan ilk husus iş bu dava için dava şartı olan davanın süresinde açılıp açılmadığı hususudur.
2004 sayılı İİK.nun 235. maddesine göre sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur. Aynı kanunun 223/3 maddesine göre de “İflâs idaresi toplantıları, idare memurlarının veya herhangi bir alacaklının gündem belirlemek suretiyle yapacağı talep üzerine iflâs dairesi müdürünün toplantı gününden en az yedi gün önce göndereceği çağrı üzerine yapılır. İflâs idaresi, kararlarını çoğunlukla alır; ancak toplantıya her üç iflâs idare memurunun da katılmaması hâlinde iflâs dairesi müdürü iflâs idaresinin görevini yüklenir ve iflâs idaresi adına tek başına karar alır. Toplantıya iflâs idaresi memurlarından birinin veya ikisinin iştiraki hâlinde iflâs dairesi müdürü de bu toplantıya katılır. Karar alınamaması hâlinde iflâs dairesi müdürünün oyu doğrultusunda işlem yapılır. İflâs masasına alacaklı olarak müracaat eden alacaklılar, tebligata elverişli adres göstermek ve ———- çıkarılacak tarifede gösterilecek yazı ve tebliğ masrafları için avans vermek suretiyle iflâs idaresince alınacak kararların kendilerine tebliğini isteyebilirler. Bu muameleyi yaptırmış alacaklılar hakkında iflâs idare memurunun kararlarına karşı kanun yolları kendilerine tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar”.
Somut olayda, iflas müdürlüğüne yazılan müzekkereye göre gelen cevaptan,—– iflas sayılı dosya üzerinden yürütülen iflas tasfiyesinde, davacının, iflas masasına – kayıt sıra numarası ile ——– alacağı olduğundan bahisle masaya kayıt talebinde bulunduğu, bu sırada tebliğ için de masraf yatırdığı anlaşılmıştır. Masanın red kararı davacı vekiline —– tarihinde tebliğ edilmiş, ayrıca sıra cetveli ——- tarihlerinde ilan edilmiştir.
Bu bakımdan iş bu kayıt kabul davasının (—- tarihinden itibaren on beş gün dolmadan)——— tarihinde süresi içinde açıldığı sabittir.
Davacının süresinde dava açtığı anlaşıldıktan sonra açıklığa kavuşturulması gereken bir diğer husus davacının gerçekten alacağının olup olmadığına ilişkindir.
İspat yükünün davacıda olduğu çok açıktır. Alacağın çeke dayanması da ispat yükünü ters çevirmez. Davacının alacağına dayanak olarak gösterdiği —- tarihli sözleşme, pursantaja ilişkin —- tarihli yazı, İstanbul 22. ATM.nin—- e sayılı dava dosyası ve bu dosyada mübrez dosyamız arasına alınmış, incelenmiştir.
Müflisin İstanbul 24 ATM.nin ——– sayılı dava dosyasında eldeki davanın davacısı İser İnşaata karşı menfi tesfit davası açtığı, borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, ancak bu davada müflis ibraname düzenlediği, davanın faragat ile sonuçlandığı görülmüştür.
Tarafların ticari defterlerinin incelenmesi için bir muhasip bilirkişi atanmış, defterler üzerinde inceleme yaptırılmıştır. Bilirkişi —-tarihli raporunda, müflis şirket yetkilisi ———–iflas müdürülğüne —- — alacaklarına sehven itiraz ettim, ———– tüm borçları kabul ediyorum” şeklinde dilekçe verdiğini, davacının defterlerine göre —- TL alacaklı olduğunu mütalaa etmiştir.
Davacı vekili, raporu kabul ettiklerini, rapor doğrultusunda karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmişse de, davacının alacağını net olarak ortaya koyması gerektiği, müflis şirket yetkilisinin kabul beyanı ile alacağın masaya kaydedilemeyeceği çok açıktır. Bu rapora göre davacının üstlendiği işi yapıp yapmadığı da denetlenemediğinden daha ayrıntılı ve titiz inceleme yapılması için bir mali müşavir, bir inşaat mühendisi, bir icra iflas hukukçusundan oluşan üç kişilik bilirkişi heyeti oluşturulmuştur. Ayrıca ilgili vergi dairelerinden BA BS formları celp edilmiştir. Bilirkişi heyetinin ——- tarihli raporunda davacının defterlerinde iki ayrı hesaptan müflis şirketten alacaklı göründüğünü, bunların toplamı kadar ————– kaydi alacaklı göründüğünü, ancak müflisin kayıtlarına göre davacıya avans niteliğinde çekler verilmiş olması nedeniyle müflisin —— TL alcaklı göründüğünü, BA ve BS formalrına göre de davacının alacağının ortaya koyamadığını, ayrıntılı bir cari hesabını tutumadığı, tevsik edici belgelerin olmadığı, ana hesap bazında tutulan davacı kayıtlarına göre alacağın ispata muhtaç olduğu mütaala edilmiştir. Bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, olayın oluşuna uygun olduğu anlaşılarak itibar edilmiştir.
Gerçekten de davacı sözleşmeye göre yüklenici olarak üstlendiği işi yaparak alacağa hak kazandığını ileri sürdüğüne göre bunu önce kendi defter ve kayıtları ile ortaya koymalı, sonra da davalı tarafça düzenlenen hakediş, mutabakat, BA formu gibi işin yapıldığını ortaya koyan belgelerle desteklemek durumundadır. Masaya kaydı gereken alacağın ispatlanmadığı, müflisin kayıtlarına göre talep konusu çeklerin de davacı tarafa avans olarak kayıtlı olduğu göz önüne alınarak ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan sebeplerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2- Alınması gerekli 44,40 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 27,70 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 16,70 TL’nin davacıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 gün içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı iflas idaresi vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 16/10/2019