Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/966 E. 2018/894 K. 16.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/966 Esas
KARAR NO : 2018/894

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 15/08/2018
KARAR TARİHİ : 16/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 25 yıldır petrol satış bayisi olduğunu, ticari rekabet sebebi ile maddi zarara uğradığını, faiz yükü nedeniyle borçlarını ödemekte zorluk çektiğini belirterek, bu sebeple İcra ve İflas Kanununun 285 ve devamı maddeleri uyarınca davacı lehine dava tarihi itibariyle geçici mühlet verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; Hukuki niteliği itibariyle konkordato taleplidir
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin —————‘nin konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacının sunmuş olduğu konkordato ön projesi, analiz raporları, son bilançoları, gelir tablosu, nakit akım tablosu, ara bilançolar, ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdikleri, tüm alacak ve borçlarını gösteren listeler, dava dilekçesi ekinde ibraz edilmiş olup, davacı vekilinin vekaletnamesinde bu davayı açmak üzere özel yetki bulunduğu, şirketin yönetim kurulu tarafından konkordato işlemleriyle ilgili gerekli mercilere bildirimde bulunmak üzere karar alındığı, konkordato gider avansı kapsamında tüm mali yükümlülüklerin davacı tarafından yerine getirildiği ve İİK’nun 287.maddesi uyarınca mahkememizce 31/08/2018 tarihinde 3 aylık geçici mühlet kararı verilmiştir.
Konkordato ———– heyeti tarafından yapılan inceleme, denetim ve hesaplama sonucunda rapor düzenlenmiştir. Konkordato komiserleri tarafından Mahkememizce verilen geçici mühlet kararından sonra 03/10/2018 tarihinde şirket merkezinde gerekli toplantıların yapıldığı, bilgi akışı sağlandığı, gerekli bilgilendirme ve uyarıların İİK’nun 297.maddesi anlamında davacı tarafa bildirildiği, konkordato sürecinde gerekli işlemlerin, alınması gereken onayların, yapılması gereken ödemelerin, bildirimlerin, gerçek olmayan borç ikrarlarının, şirketin mali durumu hakkında hileli, tutum ve davranışların yapılmaması gerektiği konusunda açıklama yapılarak sonuçlarının neler olacağı hususunda davacı tarafın bilgilendirildiği anlaşılmıştır.
Konkordato ——– heyetinin Mahkememize sunduğu 09/11/2018 tarihli raporda; davacı şirketin mevcut haliyle alacakılar lehine kaynak yaratamadığı, geçici mühletin devamında, uzatılmasına bir fayda olmayacağı mütalaa edilmiştir.
İİK’nun 292.maddesinde kesin mühlet için konkordato talebinin reddi ile iflasın açılması hususu düzenlenmiş olup, İİK’nun 287/5.maddesinde aynı hükümlerin geçici mühlet hakkında kıyasen uygulanabileceği düzenlemesi mevcuttur.
Konkordato ön projesinin değerlendirilmesinde; geçici mühletin devam ettiği dönemde, hiç takip görmediği halde davacı şirketin sadece 20.232,16 TL ciro yaptığı, bunun tamamının kar olmadığı, işletme giderlerinin de bu rakamın içinde olduğu düşünülürse karının çok az olduğu, şirketin 2016 yılında 2.608.243,71 TL zarar ettiği, 2017 yılında 883.380,08 TL zarar ettiği, 2018 yılının ilk 9 ayında da 254.282,05 TL zarar ettiği anlaşılmıştır. Şirketin toplamda 8.323.174,22 TL borcunun bulunduğu anlaşılmaktadır. Buna karşılık şirketin öz varlığına bakıldığında, kaydi değerlere göre 3.925.671,38 TL, rayiçlere göre de 3.971.001,21 TL olduğu , öz varlık bakımından kaydi ve rayiçlerin yakın olduğu anlaşılmaktadır. Bu haliyle şirket 3.971.001,21 TL borca batık olduğu anlaşılmaktadır.
Kaldı ki, aktifin paraya çevrilmesinde elde edilecek tutara bakıldığında şirketin mali durumunun daha da vahim olduğu anlaşılmaktadır. Raporlara ekli bilonçodan da görüleceği gibi, aktif varlıklar arasında duran 1.173.551,53 TL’lik tutar gelecek aylara ait giderler ve gelir tahakkuklarıdır. Bu kalemi somutlaştırmak gerekirse örneğin şirket bir yıllık kirasını peşin ödemesi halinde, her ay bazında kira ödemeyeceğinden bu kalem aktiflere yazılmakta, ancak gerçekte kira peşin ödendiğinden elde bir nakit bulunmamaktadır. Yine, şirketin en büyük alacaklılarına bakıldığında, zaten —————— ————–’ye toplam borç 6.225.000 TL olup tamamı imtiyazlı alacaktır. Diğer bir anlatımla imtiyazlı alacaklar için dahi şirketin aktifleri yetersizdir. Konkordato komiserlerinin 09/11/2018 tarihli raporunun mali tespit kısımları teknik bilgi gerektirdiğinden, mali müşavir olan komiserden ayrıca açıklayıcı rapor istenmiş, komiser 14/11/2018 tarihli kısa bir açıklama beyanında bulunmuş, şirketin borca batıklığını tekrar daha ayrıntılı şekilde belirtmiştir.
Konkordato talep eden şirketin——- petrolcülük şirketi ile bayilik sözleşmesi imzaladığını, şirketin tekrar faal hali geldiğini beyan ettiği görülmüşse de, öncelikle bu sözleşme komiserin onayı alınarak yapılmış bir sözleşme değildir. Davacının,komiserlere şifahi olarak bildirdik şeklindeki beyanı, konkordato sürecinin —- gözetiminde, nezaretinde yürütüleceği ilkesine uygun değildir. Davacının —- şirketi ile olan sözleşmesini ——– onayını almadan veya komiserin görüşü ile mahkemenin onayını almadan feshetmesi de uygun olmamıştır. Konkordato talep eden kendisini borçlandıran/borçlandıracak iş ve işlemlerde mutlaka onay almalıdır.
Gelinen nokta itibariyle, şirketin faaliyete devam ederek alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için gerekli mali kaynağı sağlayamayacağı, yapısal bir iyileşmenin olmadığı, davacının 23 ayda ödemeyi vaad ettiği borcun (son 3 aylık cirosunun tamamı kar bile sayılsa basit bir dört işleme göre borcun 1248 ayda ödenebileceği) teklif edilen şekilde ödenmesinin mümkün olmadığı, gerçek kişi davacı ——— ait taşınmazların kentsel dönüşüme tabi tutularak ileride 30-40 katlı binalar yapılacağı önerisinin soyut kaldığı, rayiç bilirkişilerin bu konuda inceleme yaptığı, rayiçlerin çıkarıldığı, özetle talebin iktisadi hayata göre inandırıcı olmadığı, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olmadığı, bu nedenle geçici mühletin kaldırılması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davacı şirketin iflasa tabi sermaye şirketi olduğu açıktır. Kaydi değerler haricinde incelenen somut veriler ışığında rayiçlerine göre de davacı şirketin borca batık olduğu anlaşılmıştır. İİK.nun 292. maddesi uyarınca borçlunun mal varlığının korunması için de iflasına karar verilmesi gerektiği anlaşılan, konkordato projesi başarıya ulaşamayacak olan borca batık durumdaki davacı şirketin iflasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Öte yandan şirketin %100 hisse ile ortağı olan ——— gerçek kişi tacir kaydı olmayıp, sadece şirket ortağı olarak iflasa tabi kişilerden olmadığı, İİK.nun 292. maddesindeki diğer iflas koşullarının da oluşmadığı anlaşılmakla, bu davacı yönünden konkordato talebinin reddine karar vermekle yetinilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı —————–ve ————– konkordato taleplerinin REDDİNE,
2-Davacı ———–, iflasa tabi kişilerden olmamakla, iflas kararı verilmesine yer olmadığına;
3-İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün ——- sicil numarasına kayıtlı ———- — Tic. Ltd.Şti’nin İİK’nun 287/5 maddesi yollamasıyla İİK 292.md uyarınca, 16/11/2018 tarihi saat 14:32 itibariyle İFLASINA,
4-Tüm konkordato tedbirlerinin kaldırılmasına, konkordato komiserlerinin görevlerine son verilmesine,
5-Tedbirlerin ve geçici mühletin kaldırılmasına ilişkin kararın Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumunda resmi ilan portalında ilanına, masrafın gider avansından karşılanmasına,
6-İİK 288/3 fıkra uyarınca gerekli kurumlara bildirim yapılmasına,
7-İflas kararının İstanbul Anadolu ————- İflas Müdürlüğüne derhal bildirilmesine,
8-İflas avansının İflas Müdürlüğü’ne aktarılmasına,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 gün içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacılar vekili ile müdahil vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.