Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/957 E. 2019/136 K. 12.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

.T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1211 Esas
KARAR NO : 2019/32 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/12/2015
KARAR TARİHİ : 17/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—— tarafından———– müteselsil kefaleti ile ——————— lehine kredi tesis edilip, kullandırıldığını, borçlu şirketin kredi borcunu ödememesi üzerine, şirketin kredi hesaplarının, Beşiktaş ——–. Nci Noterliğinin 21/10/2014 tarihli, —– ve ——- yevmiye numaralı ihtarnameleri ile kat edilmiş olduğu, banka alacağının tahsili amacıyla , borçlu şirket ve müteselsil kefiller hakkında, İstanbul Anadolu ———- İcra Müdürlüğünün 2015/20951 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı asıl borçlu ve müteselsil kefiller, aleyhlerinde yürütülen takipte borca borcun ferilerine ve işlemiş faize itiraz ettiğinden icra takibinin durduğunu, ————————– firmasının tek sahibi ve yetkilisi olduğu, itirazın iptaline konu uyuşmazlığın, ———– tarafından firma lehine kullandırılmış olan kredi sözleşmesinden kaynaklandığını, itiraz eden firma sahibinin, borçla mükellef olduğunu, söz konusu kredinin kullanım idaresi ve tasarrufunun şahsına ait olduğunu, firma lehine kredi kullandırılması firma sahibinin sorumluluk sunurları içerisinde olduğundan ve firma sahibinin inisiyatifinde bulunduğundan borçla mükellef olmadığı beyanının mesnetsiz olduğunu, Borçlular tarafından borçlu sıfatına haiz olunmadığı, gönderilen dayanak ödeme emrinde yer alan borcun dayanaklarının geçersiz olduğu ileri sürülerek borca ve ferilerine itiraz edildiğini, ancak şirketle herhangi bir bağlı olup olmadığına bakılmaksızın sözleşmede kefil olarak imzası bulunan kimsenin asıl borçlu ile birlikte borcun tamamından sorumlu bulunduğunu, Türk Borçlar Kanunun 586. ncı maddesinde ” Kefil müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifade gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir ” . hükmünün yer aldığını, buna göre müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmede imzası bulunan———-nin yapmış olduğu itirazın hukuki dayanaktan yoksun bulunduğunu, zira asıl borçluya gönderilen 21/10/2014 tarih ve ——– yevmiye nolu ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını, yukarıda açıklanmış olan nedenlerle borçlu tarafından yapmış olan itirazın iptali ve borçlu hakkında açılmış olan takibin devamında karar verilmesi için Mahkemeye başvurma zaruretinin doğduğunu belirterek; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, İstanbul Anadolu ——–.İcra Müdürlüğünün 2015-20951 Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe karşı davalıların itirazının iptaline, takibin 81.419,18-TL üzerinden devamına, davalının % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliği edildiği, davalıların cevap dilekçesi ibraz etmediği görüldü.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle İstanbul Anadolu———. İcra Müdürlüğünün 2015/20951 E sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Dava konusu alacak davacı tarafından davanın devamı esnasında —— temlik edilmişi, akabinde de ———- Bünyesinde birleşmiş olduğundan davada, —- davacı olarak kabulüne karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dosya konusunda uzman bilirkişiye tevdii edilmiş bilirkişi raporu alınmıştır. Alınan 22.06.2017 tarihli Bilirkişi Raporunda; İstanbul Anadolu ———-.İcra Müdürlüğünün ———— Esas sayılı icra takibinde; 57.139,75-TL asıl alacak, 314,34-TL işlemiş akdi faiz(% 21,96), 2.477,52-TL işlemiş % 50 Temerrüt Faizi(25.10.2014-25.11.2014),139,59-TL Bsmv % 5,121,18-TL ihtar masrafı(sözleşmeye göre) olmak üzere toplam 60.192,38-TL olarak belirlendiği, çek yaprakların depo edilmesine ilişkin Genel Kredi Sözleşmesinde hüküm bulunmadığı,———- Arasında imzalanan 03.06.2016 tarihli Temlik Sözleşmesinde, gayri nakit krediler hariç olarak alacakların temlik edildiği şeklinde tespitlere yer verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde ; davalı ——- lehine kullandırılan ticari kredinin geri ödenmemesi dolayısıyla davalı——————– ve sözleşmede kefaleti bulunan diğer davalıların ödenmeyen borçtan ve ferilerinden dolayı sorumluluğunun bulunduğu bilirkişi raporuyla da tespit edilmiş olup bilirkişi raporunda yer alan tespitler Mahkememizce de yerinde bulunmuş olmakla alacağı temliken devralan davacının taleplerinin bu kısım yönünden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Genel Kredi Sözleşmesinin çek yapraklarının depo edilmesine ilişkin olarak bir hüküm içermemesi, sebebiyle davalı kefillerin, bankaca verilen çek karnelerindeki çekler nedeniyle bankanın ödemekle yükümlü olduğu meblağdan sorumlu tutulabilmesinin mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır.
Ayrıca gerek Genel Kredi Sözleşmesinin çek yapraklarının depo edilmesine ilişkin olarak bir hüküm içermemesi, gerekse davacı banka ile dava konusu alacağı devralan davacı arasında imzalanan 03.06.2016 tarihli Temlik Sözleşmesinde, gayri nakit krediler hariç olarak alacakların temlik edilmesi sebebiyle ve de henüz bankaca ödenmemiş olan ve ilerde riskin gerçekleşmesi halinde bankaca ödeme yapılmakla bir alacak olarak değerlendirilebilecek olan çek depozito bedelinin güncel bir alacakmış gibi talep edilmesinin hakkaniyete uygun bulunmadığı, bu konuda bankaca bir ödeme yapılması halinde talep edilebilir bir alacaktan bahsedilebileceği, henüz bir ödeme yapılmaksızın çek depozito bedeli olarak talep edilen 20.160,00-TL miktarındaki istemin yasal bir dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle davacının bu kısma ilişkin talebinin reddine karar vermek gerekmiş olup , aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının Kısmen kabulü ile; İstanbul Anadolu ——-.İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile; takibin 57.139,75-TL asıl alacak, 314,34 TL işlemiş akti faiz, 2.477,52-TL temerrüt faizi, 139,59-TL BSMV, 121,18-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 60.192,38 TL üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek % 50 oranında faizi ile devamına, çek yapraklarının depo edilmesi karşılığı talep yönünden ve diğer talepler yönünden fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen miktar üzerinden % 20 oranında, 12.038,47-TL icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli 4.111,74- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.390,44-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.721,30- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 27,70- TL. başvurma harcı, 1.390,44- TL peşin harcın toplamı olan 1.148,14- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 755,20-TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 558,31-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan 50-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 13,04-TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı yararına takdir olunan 6.971,16- TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalılar ——— kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalılar yararına takdir olunan 2.547,22- TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne , davalı vekilinin yokluğunda karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.