Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/954 E. 2019/416 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/954 Esas
KARAR NO : 2019/416
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/08/2018
KARAR TARİHİ: 18/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket tarafından davalı aleyhine Anadolu 7. İcra Müdürlüğünün ———— Esas sayılı dosyası üzerinden davalı ile aralarındaki ticari ilişki kapsamında ödenmemiş faturalara istinaden 16/05/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, ——–TL tutarındaki icra takibinin açılmasını müteakip davalı tarafından 28/05/2018 tarihinde kısmi itirazda bulunularak icra müdürlüğü hesabına ———TL tutarında kesinleşen takip miktarında ödeme yapıldığını, icra takibinin——-TL tutarındaki kısmının durdurulması talebiyle takibe, ödeme emrine, faiz oranına ve fer’ilere kısmi itirazda bulunulduğunu, itiraz sonucu icra takibinin durduğunu, davalı tarafından takip konusu faturalara ve içeriğine yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğinden tüm faturaların davalı tarafından kabul edilmiş olduğunu bu sebeple faturaya dayanan borcun davalı tarafından ödenmesinin gerektiğini açıklanan nedenlerle davalının icra takibine yönelik haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine dava değerinin %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, taraflar arasında 22/02/2016 tarihinde satış sözleşmesi imzalandığını, imzalanan satış sözleşmesinin 13. Maddesinde yetkili mahkemenin neresi olduğunun açıkça belirlendiğini, bu sözleşme kapsamında yetkili mahkemenin İstanbul Adliyesi olduğunun beyan edilmesine rağmen davacının davayı yetkisiz İstanbul Anadolu Adalet Sarayında açtığını, dosyanın yetkili İstanbul Çağlayan Adliyesi yetkili mahkemelerine gönderilmesini talep ettiklerini, davacı ile davalı arasında yıllardır süren bir ticaret olduğunu, müvekkilinin davacıdan aldığı malzemelerin bedelini kendilerine ödemiş olduğunu geri alınmayan malzemelere ilişkin de karşılıklı görüşmelere dayalı olarak mahsuplaşma yapılacağı düşüncesi ile bakiye defter borcunu beklettiklerini, davacının müvekkili aleyhine başlattığı icra takibine muavin defterlerinde ne kadarlık borç görünüyorsa o şekilde kısmi ödeme yapılarak borcun kapatıldığını ve fazlaya ilişkin takip için icra dosyasına kısmi itirazda bulunulduğunu, açıklanan nedenlerle haksız davanın reddine, icra takibinde haksız ve kötü niyetli olan davacının icra takip tutarının yüzde 20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkumiyetine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul Anadolu 7. İcra Müdürlüğü’nün ————- Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davalı tarafından icra takibinde yetki itirazı ileri sürülmediği, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Davalı tarafından süresi içinde verilen cevap dilekçesi ile yetki itirazı ileri sürülmüş ve taraflar arasında imzalanan sözleşmede yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olarak belirlendiği belirtilerek yetkisizlik kararı verilmesi talep edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, tarafların iddiaları, savunmaları ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde, davalı vekilinin süresi içerisinde yetki itirazında bulunduğu, taraflar arasında imzalanan 22/02/2016 tarihli Satış Sözleşmesinin incelenmesinde sözleşmenin 13. maddesinde “İş bu sözleşmeden doğacak ihtilaflarda, Türkiye Cumhuriyeti kanunları uygulanacak olup, yetkili mahkemeler de İstanbul (Çağlayan) Mahkemesidir” şeklinde hüküm bulunduğu, yapılan sözleşmenin bir yetki sözleşmesi olduğu anlaşılmıştır. Taraflar tacir olup yapmış oldukları yetki sözleşmesi HMK. m. 17’ye göre geçerli olduğundan, davalının yetki itirazının HMK. m. 17 uyarınca kabulü ile mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve HMK. m. 20 gereğince süresinde talep halinde dosyanın yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davalının yetki itirazının HMK. m. 17 uyarınca kabulü ile MAHKEMEMİZİN YETKİSİZLİĞİ NEDENİYLE DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20. maddesi gereğince iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta süre içinde başvuru halinde dava dosyasının yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331/2. maddesi gereği harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine, davaya yetkili mahkemede devam edilmemesi durumunda, mahkemece talep üzerine dosya üzerinden durumun tespiti ile yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin hüküm altına alınmasına,
Dair,davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde, İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/04/2019