Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/872 E. 2020/215 K. 25.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/872 Esas
KARAR NO : 2020/215
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/07/2018
KARAR TARİHİ : 25/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin, davalı şirkete ait ——————— için ———–üstlendiği ve davalıya verilen hizmet karşılığında fatura düzenlediğini, davacı şirketin, davalı taraf ile olan ticari ilişkisi nedeniyle cari hesabında davalı taraftan toplam 2.117,86-TL alacaklı olduğunu davacının fatura ücreti alacağının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu ———–İcra Miidürlüğü’nün —————Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, davalının icra müdürlüğünün yetkisine ve borca karşı yapmış olduğu itiraz ile takibin durdurulduğu öne sürülerek itirazın iptaline, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak cevap vermediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle cari hesap alacağına istinaden davacı tarafça başlatılan İstanbul Anadolu ———- İcra Müdürlüğünün ———sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Başlatılan icra takibinde davalı yana ödeme emrinin 06/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı yanın aynı tarihli dilekçesi ile, yetkiye borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. Ancak davalının icra takibine yaptığı yetki itirazının, para borçlarından kaynaklanan davalarda alacaklının yerleşim yerinin yetkili olması ve davacının yerleşim yerinin Mahkememiz/İcra Müdürlüğü yargı çevresinde olması sebebiyle reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlığın tacirler arasında olması nedeniyle Mahkememizce ticari defterlerin incelenmesi için taraflara gün verilmiş, belirlenen gün ve saatte tarafların defterlerini sunduğu görülmüştür. Mahkememizce re’sen seçilen mali müşavir bilirkişinin 18/10/2019 tarihli raporunda özetle: ” Tarafların usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahipleri lehine delil kudretine haiz olduğunu, dava konusu icra takibinin dayanağı hesap ilişkisinin 2017 ve 2018 yıllarındak faturalar ve ödemelerden oluştuğunu, davacı tarafından düzenlenen toplam 19.516,80 TL tutarındaki faturaların davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olması nedeniyle, faturalar karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmiş olduğu davalı şirket ticari defterlerinde de kayıtlı olması nedeniyle, faturalar karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmiş olduğu değerlendirilen toplam——— tutarındaki faturalar ve davacı tarafın kabulünde olan toplam 47.128,94 TL, tutarındaki davalı ödemeleri dikkate alındığında 02/06/2018 takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 2.117,86 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu Mahkememize sunmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı taraf beyanda bulunmamıştır. Bilirkişi raporunda her iki tarafın defter ve kayıtlarının birbiriyle uyumlu olduğu tespit edilmiş, cari hesaba konu davacı yan tarafından düzenlenen tüm faturaların davalı defter ve kayıtlarında bulunduğu, davalının kendi defter ve kayıtlarına göre davacı yana 3.052,99-TL borçlu göründüğü, davacı yanın kendi defter ve kayıtlarında olan davalı lehine virman olarak kaydedilen 935,41-TL’nin davalı defter ve kayıtlarında olmadığı anlaşılmış, bu miktarın düşülmesi sonucu davacının davalıdan takip miktarı kadar alacaklı olduğu anlaşılmış, esasen davacının alacağının kaynağı olan faturaların——-nolu ve ——-nolu fatura miktarlarının toplamı olan 2.117,86-TL olduğu ve bu iki faturanın da davalı defterlerinde kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Fatura tek başına alacağı ispata elverişli değildir. Fatura konusu hizmetin/malın karşı tarafa teslim edildiğine yönelik başkaca yazılı belgelerle desteklenmesi gerekir.Ancak davacı tarafından düzenlenen faturanın davalı ticari defterlerine kaydedilmesi faturada belirtilen malın/hizmetin alındığına karine teşkil eder.Mal/Hizmet alınmadığının ispat yükü bu durumda davalıya aittir. Davalı bu hususu ancak yazılı delillerle ispat edebilir. Bilirkişi raporundan da anlaşıldığı üzere davalı taraf cari hesaba konu tüm faturaları defterlerine kaydetmiş olup, her iki tarafın defter kayıtları birbiriyle örtüşmektedir. Bu nedenle teslim olgusunun gerçekleştiği kabul edilmiştir. Hal böyle olunca mal/hizmet alınmadığının veya ödeme yapıldığının ispat yükü davalı taraf üzerinde kalmış ve davalı taraf borçlu olmadığını, hizmet almadığını ispatlayamamıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde: Taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafça davalı tarafa bu ticari ilişki kapsamında faturalar düzenlendiği, ancak davalı tarafça ödeme yapılmadığından icra takibine geçildiği anlaşılmış, Mahkememizce alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli ve denetlenebilir bulunmuş, faturaların her iki tarafın defterlerinde kayıtlı olması nedeniyle malın/hizmetin eksiksiz teslim alındığı kabul edilmiş, bu nedenle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen tutar üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiş, itirazı iptaline karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile
1-Davacının İstanbul Anadolu —— İcra Dairesi’nin ——-Sayılı dosyası ile başlattığı icra takibine davalı tarafça yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 Sayılı Kanun m. 2/2 uyarınca işleyecek avans faizi yürütülmek sureti ile aynen devamına,
2-Kabul edilen 2.117,86-TL asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 144,67-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 108,77-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 35,90-TL başvurma harcı, 35,90-TL peşin harç toplamı olan 71,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen toplam 820,00-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden —— Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 2.117,86-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar KESİN olmak üzere açıkça okundu, usulen anlatıldı.