Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/829 E. 2020/67 K. 23.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/829 Esas
KARAR NO : 2020/67 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/07/2018
KARAR TARİHİ : 23/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı borçlu arasında ticari ilişkiden kaynaklanan bir borç ilişkisi olduğunu ve davalının 38.390,70-TL borcu bulunduğunu, alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu ——— İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, borçlunun itirazı ile takibin durduğunu beyanla itirazın iptaliyle takibin devamına karar verilmesini, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa tebligatın yapıldığı, davalının cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, taraflar arasında ticari ilişki ve davacının davalıdan cari hesap alacağı bulunup bulunmadığı ve bu kapsamda davalının, İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün —-Esas sayılı icra takibine yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptalinin gerekip gerekmediği ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesi şartlarının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Dava dosyasının içinde alınan İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün —— tarihli dosyası incelendiğinde; davalı —-.vekili tarafından; ——- Asıl Alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle tahsili talebiyle genel haciz yoluyla takip yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 29.06.2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından ——– tarihli dilekçe ile “takibe, faize, borca ve ferilerine itiraz eder, takibin durdurulmasını talep ederiz,” açıklaması ile yapılan itiraz neticesinde duran takibin devamını sağlamak için itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davalının ilgili döneme ait vergi dairesi kayıtları getirtilmiş, ve her iki tarafın da tacir olması ve TTK 64. madde uyarınca defter tutma yükümlülüğünün bulunması sebebiyle TTK 83. madde ve HMK 222. madde uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve rapor alınmıştır. 23.09.2019 tarihli Bilirkişi raporunda; davacı tarafın 2017 ve 2018 seneleri ticari defterleri incelendiği, incelenen tüm seneler —- yöntemi ile tutulmuş olduğu, envanter defterleri noter açılış tasdikleri süresinde yerine getirildiği, mali yönden davacı taraf defterlerinin sahibi lehine delil niteliğinde olduğu, davalı taraf inceleme günü defter ve kayıtlarını sunmadığı, incelenen davacı taraf ticari defter ve kayıtlarına göre, davacının icra takip tarihi itibariyle, davalıdan 38.380,70 TL alacaklı olduğu, davalıya ait Ba-Bs formları ile davacı kayıtlarının 79,92 TL fark ile birbiri ile uyumlu olduğu, netice olarak, davacının davalıdan icra takibine koymuş olduğu 38.380,70 TL kadar alacaklı olduğu takip talebi ile avans faizi talep edilmiş olduğu şeklinde raporunu sunmuştur.
Davalı tarafa, ticari defterlerini mahkemece belirlenen inceleme gününde hazır etmesi aksi halde defter ibrazdan kaçınmış sayılacağı ihtaratlı olarak tebliğ edilmiş, ancak davalı taraf inceleme gününde ticari defterlerini inceleme için hazır etmemiş, yerinde inceleme talebinde de bulunmamıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın faturalardan kaynaklanan alacak nedeni ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali hususunda olduğu anlaşılmıştır. Bilirkişi raporunda, davacının ticari defterlerine göre davacının 38.390,70-TL alacaklı olduğu, davacının davalıya 18 fatura kestiği, davalının buna karşılık 19 adet fatura kestiği, davalı tarafa ait BA formları ile davalının 31.971,00-TL vergi dairesine beyanda bulunduğu, davacının faturalarının tutarının 31.891,08-TL olduğu, tarafların kayıtlarının 79,92-TL farkla uyumlu olduğu, davacı kayıtlarının davalı beyanlarından daha düşük olduğu görülmektedir. Kural olarak 5.000-TL.nin altında bulunan faturayı vergi dairesine beyan yükümlülüğü bulunmamaktadır. Davacı tarafça düzenlenen faturaları, davalı taraf kayıtlarına işlemekle ve bağlı olduğu vergi dairesine bildirmekle fatura içeriğini kabul etmiş bulunmaktadır. Belirtilen husus yerleşik hale gelmiş Yargıtay İçtihatlarında da belirtildiği üzere (Yargıtay —. Hukuk Dairesi’nin —– Hukuk Dairesi’nin — tarihli kararı), fatura konusu mal veya hizmetin davalı tarafa teslimine karine teşkil etmekte olup, bu karinenin aksinin davalı tarafından ispat edilmesi gerekmektedir. Takip konusu tutarın ödendiğine ilişkin davalı tarafça bir delil getirilmemiştir.
Belirtilen sebeplerle davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 38.390,70-TL alacaklı olduğu, tarafların tacir olması ve ticari ilişkiye dayalı mal satımı söz konusu olması dolayısıyla uygulanması gereken faizin avans faizi olduğu, takibe konu asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek avans faiz ile takibin devamına karar verilmesi gerektiği değerlendirilmiştir.
Ayrıca alacak takip öncesi itibariyle belirli (likit) olduğundan İİK 67/2 uyarınca %20 oranında davacı lehine icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kabulü ile ; davalının İstanbul Anadolu —–.İcra müdürlüğünün —–Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 38.390,70 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile devamına,
2-Kabul edilen tutarın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli 2.622,47- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 655,62- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye — davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 35,90- TL. başvurma harcı, 655,62-TL peşin harcın toplamı olan 691,52- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 834,80-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- —-tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.758,61- TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne ve Davalı Vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.