Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/742 E. 2021/659 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/742 Esas
KARAR NO : 2021/659
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2018
KARAR TARİHİ : 20/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında bir ticari ilişkinin olduğu; davacı tarafından cari hesap tahsil edilemeyince—- sayılı dosyasıyla davalı taraf aleyhine — alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı; — tarihinde davalının tüm borca, takibe, faize ve fer’ilerine itiraz etmesi sonucunda icra takibinin durdurulduğu; itirazın haksız ve kötü niyetli olduğu öne sürülerek itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına karar verilmesi talep edilmektedir.
Davalı tarafa usulüne uygun şekilde dava dilekçesi ile tensip tutanağının tebliğ edildiği ancak davalı tarafın herhangi bir beyanda bulunmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine —– dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, cari hesap alacağına dayalı olarak toplam—- ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; cari hesaba konu olan faturalar dolayısı ile mal ve hizmetin verilip verilmediği, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, tarafların defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılması için inceleme günü tayin edilmiş, davalı taraf defterlerini sunmamış, davacının dosyaya sunduğu defter ve kayıtlar üzerinde yapılan inceleme sonucu tanzim edilen rapor dosyaya sunulmuştur. Bilirkişi —- tarihli raporunda özetle; “Davacı tarafın usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahibi lehine delil kudretine haiz olduğu, inceleme gün ve saatinde ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunmayan davalı tarafın, yerinde inceleme yapılmasına ilişkin bir talebi de dosyada bulunmadığından davalı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılamadığı, dava konusu icra takibinin dayanağı hesap ilişkisinde yer alan faturaların, davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı tarafından düzenlenen irsaliyelerde teslim alan kısmında imzası bulunan— davalı şirketi temsilen hareket ettiğinin değerlendirilmesi durumunda, toplam —- tutarındaki — karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmiş olacağı; ancak irsaliyelerde imza bulunmaması nedeniyle toplam— tutarındaki— fatura karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmemiş olduğu, — tarihi itibarıyla davacının davalıdan —- alacaklı olduğu, davanın takip talebindeki asıl alacak tutarı üzerinden açılmış olması nedeniyle dava aşamasında işlemiş faiz talebinden feragat edildiğinin anlaşıldığı kanaatine varmıştır”şeklinde raporunu mahkememize sunmuştur.
Alınan rapor taraflara tebliğ edilmiş olup, dosya içerisine alınan BA-BS formları ve davacı vekilinin beyanları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmıştır. Bilirkişi —- tarihli ek raporunda özetle; “Davacı tarafın usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahibi lehine delil kudretine haiz olduğu, inceleme gün ve saatinde ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunmayan davalı tarafın, yerinde inceleme yapılmasına ilişkin bir talebi de dosyada bulunmadığından davalı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılamadığı, kök raporda irsaliyelerde imza bulunmadığı tespit edilen — faturanın ait olduğu—- dönemlerinde davacı BS formu ile davalı BA formunun birbiriyle örtüşmekte olması nedeniyle bu faturalar karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmiş olduğu, davacı ticari defterlerinde kayıtlı diğer faturalar, BA/BS formlarıyla beyan edilmesi gereken sınırın altında kaldığından ilgili formlarda görülemese de davacı tarafından düzenlenen irsaliyelerde teslim alan kısmında imzası bulunan —– davalı şirketi temsılen hareket ettiğinin değerlendirilmesi durumunda bu faturalar karşılığında da mal veya hizmet teslim edildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmiş olduğu, –takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan —-alacaklı olduğu, davanın takip talebindeki asıl alacak tutarı üzerinden açılmış olması nedeniyle dava aşamasında işlemiş faiz talebinden feragat edildiğinin anlaşıldığı kanaatine varmıştır” şeklinde raporunu mahkememize sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının ticari defterleri, vergi dairesinden celp edilen BA-BS formları ve bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere, taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, bir kısım faturalar yönünden irsaliyeli faturalarda mal ve hizmetin alındığına ilişkin isim ve imzaların bulunduğu, bilirki,şi raporunun davalı tarafa tebliğ edilmesine rağmen bu isim ve imzalara itiraz etmediği, bu nedenle bu faturalara konu mal ve hizmetin t6eslim edildiği kabul edilmiştir. İmza bulunmayan faturalar yönünden ise —– gelen BA formlarında davalının bu faturaları —– bildirdiği, bu faturalar yönünden de mal ve hizmetin teslim edildiğinin kabulü gerekmiş, davacı tarafın icra takibinde talep etmiş olduğu işlemiş faiz yönünden talebinin olmadığını, talebinin asıl alacak kısmına yönelik olduğunu belirttiği anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
—– sayılı takip dosyasına davalının yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin —- asıl alacak üzerinden devamına,
2-Kabul edilen 26.404,39 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 1.803,68-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 274,85-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.528,83-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 274,85-TL başvurma harcı, 35,90-TL peşin harç toplamı olan 310,75-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.145,60-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —- Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/05/2021