Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/739 E. 2021/1399 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/739 Esas

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/06/2018
KARAR TARİHİ : 21/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– bedelli ——-, ciro edilerek müvekkil şirket tarafından alındığını, müvekkili şirketin alacağına karşılık almış olduğu ve henüz kendi cirosu ile ——tarihinde meydana gelen hırsızlık olayında davaya konu çek de dahil olmak üzere toplam —- çalındığını, müvekkilinin çalınan çekler ile ilgili olarak şikâyetçi olunduğu, soruşturma dosyasının halen derdest olduğu, —– çeklerin iptali ve ödemeden men edilmesi için —— dosyası ile çekin zayi sebebiyle iptal davasına konu edildiğini, —– tedbir talebinin kabul edildiği ve teminatla çeklere ilişkin olarak ödemeden men kararı verildiği, çekin arkasına —– edildiğini, fakat kötü niyetli olan davalının basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğünü ihlal ederek bu tedbir kararını araştırmadığı ve ——— sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, davalının kötü niyetli olduğunu, çekteki müvekkiline —- olduğunu, belirterek davanın kabulüne ve yetkisiz şekilde davalı elinde bulunan çekin istirdadına, icra takibinin tedbiren durdurulmasına, takibin iptaline, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, davanın ——- edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İhbar olunan vekili dilekçesinde özetle; Dava konusu çekin, müvekkili tarafından davacıya ticari ilişki karşılığı keşide edildiğini, yapılacak defter incelemesi ile de söz konusu çekin davacıya keşide edildiğinin tespit edileceğini, dava konusu çekin——sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibine konu edilmiş olduğunu, söz konusu çekin davacıya istirdatına, takibin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya tebligat yapılmış, ancak davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle , —— keşide edilen——çekin davacının rızası dışında çıkması ve imzasının taklit edilmesi suretiyle ciro edildiği iddiasına dayalı olarak istirdat —–dosyası üzerinden yürütülen takibin iptaline ilişkindir.
———- — tarafından daimi arama kararı verildiği görülmektedir.
—– esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda; dava konusu —- tarihine dönüştürüldüğü, bu değişiklik üzerine ilgili bölünde —– imza bulunmadığı, inceleme konusu çekin arka yüzünde davacı şirkete atfen atılmış imzanın, mukayese imzalarına kıyasla davacı şirket ——-. eli ürünü olmadığı, yönünde görüş bildirilmiştir. Anılan Mahkemenin —– Karar sayılı kararı ile; imzaya itiraz konulu davanın kabulüne, takibin durdurulmasına icra tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ise de kararın istinaf edilmesi üzerine —— Karar sayılı kararı ile; dosyada mevcut bilirkişi raporuna göre çekin keşide tarihinde düzeltme yapıldığı, bu düzeltmede—- dolayısıyla çekin ilk tanzim tarihi —– tarihinde bankaya ibraz edilmesi sebebiyle ibraz süresinin geçtiği, —-vasfının bulunmadığı, mahkemece bu hususun resen dikkate alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilerek takibin iptaline kesin olmak üzere karar verilmiş olduğu getirtilen ilgili dosyanın uyap kayıtlarından anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasına sunulan bilirkişi raporunda da inceleme konusu,——-aslının arka yüzündeki ——- mevcut mukayese imzalarına kıyasla, davacı şirket yetkilileri —— elleri mahsulü olmadığı kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; eldeki dava dava konu çekin istirdadı ve icra takibinin iptaline ilişkin bulunmaktadır. Dolayısıyla menfi tespit istemini de içermektedir. Alınan bilirkişi raporu oluşa ve denetime uygun bulunmakla Mahkemece de hükme esas alınmıştır.
Dava konusu çek, Türk Ticaret Kanununun 780 ila 823 maddeleri ile 5941 sayılı Çek Kanunu ve bu Kanun uyarınca çıkarılan tebliğlerle düzenlenen bir kıymetli evraktır. Türk Ticaret Kanununun 818. maddesinin yaptığı —– ilişkin hükümlerin uygulanması kabul edilmiştir. Çek bir kıymetli evraktır. Her kıymetli evrak gibi çek te bir hak içerir ve bu hak çeklerde bir alacak hakkıdır. TTK’nın 790. maddesi uyarınca; Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran —– olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Aynı Kanunun 792. maddesi uyarınca; Çek, her hangi bir suretle hamilinin elinden çıkmış bulunursa ister hamile yazılı, ister ciro suretiyle devredilebilen bir çek sözkonusu olsun, hamil hakkını 790 nci maddeye göre ispat ettiği takdirde, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlü bulunmaktadır.
Dava konusu —— vasfını yitirdiği—–dosyasından alınan bilirkişi raporu ve —— sayılı kararı ile tespit edilmiş durumdadır.
Dava konusu çekin incelenmesinde keşidecisinin ———– davacı şirket olduğu, çekin arka kısmında davacının —- bulunduğu, davacı şirketten sonraki—- ait olduğu, davalının cirosunun ——— sonra olduğu görülmektedir.
Belirtilen sebeplerle dava konusu çekin çek vasfını yitirdiğinin tespiti ile çek dolayısıyla davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının ———- dosyasında yürütülen takibin davacı yönünden iptaline ilişkin talebi yönünden dava konusuz kaldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir. Bununla birlikte davalının çeki iktisabında kötüniyetli olduğu ya da ağır kusurunun bulunduğu ispat edilememekle —– kalmadığı anlaşılan dava konusu çekin iadesine yönelik davacı talebinin ve kötüniyet tazminatı talebinin reddine reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, dava konusu çekin çek vasfını yitirdiğinin tespiti ile çek dolayısıyla davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Davacının——– dosyasında
yürütülen takibin davacı yönünden iptaline ilişkin talebi yönünden dava konusuz kaldığından
bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dava konusu çekin istirdadına yönelik davacı talebinin reddine,
Davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Alınması gerekli 1.218,43-TL harçtan peşin alınan 304,61-TL harcın mahsubu ile bakiye 913,82-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından harcanan 304,61-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 340,51‬-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 3.808,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden —– hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne ve Davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.