Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/641 E. 2020/140 K. 11.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/641 Esas
KARAR NO : 2020/140
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 29/05/2018
KARAR TARİHİ : 11/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin adına kayıtlı ————— mevkiinde park halindeyken, davalı sigorta şirketinin sigortalısına ait —- plakalı aracın çarpması sonucu 03/03/2016 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, ortaya çıkan hasar bedeniyle——- araçta değer kaybı olup olmadığını varsa miktarının tespiti için başvuru yapılması gereken sigorta şirketi gibi hususlarda hizmet alındığını, bu hizmet sonucunda müvekkilinin aracında 1.892,00 TL değer kaybı olabileceğini beyan ettiklerini, hasarın tespiti, miktarı için 250,00 TL tutarında hizmet bedeli ve ayrıca, 8,20 TL tutarında baro pulu ve 5,20 TL tutarında vekalet suret harcı, 5,36 TL kargo bedeli müvekkili tarafından ödendiğini, tüm ödemelerin TTK 1426 Md. Uyarınca sigorta şirketi sorumluluğunda olduğunu, İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalılar tarafından itiraz edilmesi üzerine durdurulan takibin devamına, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının öncelikle sigortalı aracın dava konusu kazaya karıştığının ispatlaması gerektiğini, davacının müvekkili olan sigorta şirketine başvuru şartını yerine getirmeden icra takibine geçtiğini, bu nedenle yapılan icra takibine itiraz edildiğini, huzurdaki davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, davaya konu talebin 2 yıllık zamanaşımına uğradığını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini,—- plakalı araçta dava konusu olay neticesinde ufat bir hasar olduğunu, davacı yanın kasko sigortacısı——- tarafından 230 TL’lik hasar ödemesi ile davacı yanın zararı tazmin edildiğini, yalnızca 230 TL’lik hasar karşısında 1.892,0 TL değer kaybı talebinin yersiz olduğunu, bu nedenle açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacı tarafça başlatılan değer kaybı, hizmet bedeli, baro pulu, vekalet harcı, kargo ücreti, işlemiş faiz alacağından ibaret İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün —–. sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Başlatılan icra takibinde davalı tarafa ödeme emri 12/03/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı tarafça 7 günlük itiraz süresi içerisinde 15/03/2018 tarihinde zamanaşımı, borca, işlemiş faize itiraz edildiği anlaşılmıştır. Davacı tarafça 19/09/2019 tarihinde takip ve dava tarihinden sonra sigorta şirketine başvurulduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın çözümüne ilişkin dosya makine mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişinin 09/09/2019 tarihli raporunda özetle: “Dava dışı sürücü —- yönetimindeki— plakalı aracı ile geri geri manevra yaparken, manevraları düzenleyen genel şartlara uymadığını, park halindeki—-plakalı araca çarptığı için karayolları trafik kanununun 67/b, 84/j-1 ve karayolları trafik yönetmeliğinin 137/B, 157/a/10-12 maddelerinde açıklanan kusurları işlediğini, kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğunu, —-plakalı araç normal park halindeyken geri geri manevra yapan—– plakalı aracın çarpması sonucu kazaya karıştığı için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığını, tazminata konu —plakalı aracın 03/03/2016 tarihinde yaklaşık 14.432 KM kullanıldıktan sonra kazaya karıştığını, davacı adına tescilli, kiralık otomobilin genel şartlara eklenen yöntem ile hesaplanan değer kaybının 1.378,00 TL olduğunu, davacının 250,00 TL değer kaybı talep ettiği ancak dosyada değer kaybının belirleme hizmet faturasının olmadığını, davacının — plakalı otomobilinin 1.378,00 TL değer kaybını icra takibi tarihi 28/02/2018 tarihi itibariyle yasal faizi ile talep edebileceği görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu sunmuştur.
Taraf vekilleri rapora karşı beyanda bulunmuş, davalı taraf davacının başvuru yapmaması sebebiyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesini talep etmiş olup, yerleşik içtihatlar göz önüne alındığında sigorta şirketine başvuru tamamlanabilir dava şartlarından olduğundan ve davacı tarafça dava tarihinden sonra başvuru yapıldığından dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi talebi uygun bulunmamış, öte yandan alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğundan rapora itirazlar yerine görülmemiştir. Davacı vekili icra takip talebinde işlemiş faiz talep etmiş ancak davalı yanı takip tarihinden önce temerrüde düşürdüğü ispatlanamadığından, yine icra takip talebi ekinde kargo ücreti, baro pulu, vekalet harcı gibi bir takım taleplerine ilişkin somut hiçbir delil sunmadığından, öte yandan hizmet bedeli olarak talep edilen bedele ilişkin sunulan fatura ile ekspertiz raporu düzenleyen şirketlerin birbirinden farklı olduğu göz önüne alınarak bu talebin ekspertiz ücreti gideri olmadığı ve neye ilişkin olduğu, davalının sorumluluğunda olup olmadığı anlaşılamadığından bu talepler uygun bulunmamış yalnızca değer kaybı yönünden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, reddedilen kısım yönünden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmiş, alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı istemi reddedilmiş, davalı sigorta şirketine sigortalı aracın hususi olması ve icra takibindeki talebin de bu yönde olması nedeniyle talep gibi yasal faiz ile takibin devamına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile, Davacının İstanbul Anadolu—. İcra Müdürlüğü’nün —- Sayılı dosyası ile başlattığı icra takibine davalı tarafça yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin 1.378,00-TL değer kaybı yönünden, takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yıllık %9 oranında yasal faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 94,13-TL harçtan peşin alınan 43,08-TL harcın mahsubu ile bakiye 51,05-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 94,13-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 130,03-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 848,50-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre (%54,63 Kabul %45,37 Ret) hesaplanan 463,54-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden —- Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 1.378,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden— Ücret Tarifesi 13/3 uyarınca hesaplanan 1.144,42-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekiliinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar KESİN olmak üzere açıkça okundu, usulen anlatıldı.