Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/605 E. 2019/174 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/605 Esas
KARAR NO: 2019/174
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 22/05/2018
KARAR TARİHİ: 19/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Davacı/karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle, taraflar arasında imzalanan 30/11/2011 tarihli sözleşme uyarınca davalının davacıya ait ———- Bölgesinde bulunan çelik konstrüksiyon binanın çatı ve dış cephesini sözleşmede yazılı ——- marka ürünlerle kaplamayı, bunun karşılığında davacının da sözleşmede yazılı bedeli ödemeyi karşılıklı olarak taahhüt ettikleri, davacının sözleşmede yazılı bedeli davalıya ödemek suretiyle edimini tam ve eksiksiz olarak yerine getirmesine rağmen davalının sözleşme ile yüklendiği edimi, tam, kusursuz ve süresinde yerine getirmediğini, Tuzla Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ———– D. İş sayılı dosyasından keşfen yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda hazırlanan raporda, davalı tarafça yapılan işlerde birçok eksik ve kusurların tespit edildiğini, eksiz işler bedelinin——-ABD Doları olarak belirlendiğini, bunun TL karşılığı olan ——-TL’yi ödemesi için davalıya Gerede Noterliği’nin ——–tarihli ihtarnamesini gönderdiğini, buna rağmen borç ödenmeyince alacağın tahsili için Ümraniye 3. İcra Müdürlüğü’nün ———- Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine giriştiklerini, davalının haksız olarak borca itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline ve %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA VE KARŞI DAVA :Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle, asıl davanın haksız olup reddi gerektiğini, çünkü delil tespit raporuna süresinde itiraz ettiklerini, bu bilirkişi raporuna dayanılarak icra takibi yapılmasının haksız olduğunu, bilirkişilerin uzmanlık alanı olmayan bir konuda rapor yazdıklarını, mahkemece uzman bilirkişi eliyle inceleme yapılması gerektiğini, müvekkilinin davacıya ait binada çatı, cephe sandviç panel kaplama işini yaptığını, bu işin yapıldığı alt yapıda hatalar bulunduğunu, davacının uyarılara rağmen bu hatalar düzeltilmeden işin bir an önce yapılmasını istediğini, yapılan işin davacının muayene edip kabul ettiğini, hakediş yapılacağı sırada davacının iş bedelini ödememek için kötü niyetli davranışlar içine girdiğini, kullanılan panellerin Assan marka olup bu markanın davacı tarafça seçildiğini, panel derzleriyle montaj kaynaklı hiçbir kusur bulunmadığını, montaj aşamasında panellerin bağlantılarının sıkıca yapıldığını, birinci sınıf işçilik uygulandığını, bina alt yapısının düzgün olmaması nedeniyle bu tür işlerde sorun yaşanabileceğini, bina alt yapısını kendileri yapmadığı için herhangi bir sorumluluklarının da olmayacağını, yaptıkları işte herhangi bir ayıp bulunmadığını belirtip teknik gerekçelerini açıklamış, ayrıca müvekkilinin işi teslim etmesinden sonra davacının başka firmalara bina içinde ve dışında çeşitli işler yaptırdığını, bu sırada meydana gelmiş hasarlar varsa bunlardan sorumlu olmayacaklarını, mahkemenin atayacağı uzman bilirkişi eliyle yapılacak bilirkişi incelemesinin savunmayı doğrulayacağını, davacının ihtarnamesine süresinde itiraz ettiklerini, davacının alacağının likit olmadığını, bu nedenle icra inkar tazminatı istenemeyeceğini belirterek asıl davanın reddine ve %40 oranından az olmamak üzere kötü niyet tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı karşı davacı vekili karşı davasında özetle: Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 6. maddesi uyarınca işin miktarının 1900 metrekare çatı sandviç paneli ve montajı, 1110 metrekare cephe sandviç paneli ve montajı olarak belinlendiğinin, ayrıca kaplanan alanın iş bitiminde bayındırlık şartnamesine uygun olarak şerit metre yöntemiyle saçak ucundan saçak ucuna sıra dibinden kenar kaplama ölçülüp ona göre fatura edileceği cari, hesap borç alacağın karşılıklı ödemeler ve kur hesabıyla hesaplanacağı hususlarının hüküm altına alındığını, 7. maddede birim fiyat kararlaştırıldığını, anılan madde uyarınca müvekkili firmanın yaptığı kaplamaların tamamı ile ilgili davacı firmaya fatura kesip gönderdiğini, ancak karşı tarafın kötü niyetli olarak faturayı kabul etmeyip KDV’yi ödemediğini ve karşı davacıyı zarara uğrattığını, ekteki sevk irsaliyelerinde ve dava konusu şantiyede müvekkilinin kaç metrekare panel kaplaması yaptığı hususunun kayıtlı olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ———TL alacakları bulunduğunu belirterek bu tutarın dava tarihinden itibaren işleyecek döviz faiziyle birlikte davacı karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Asıl dava hukuki niteliği itibariyle, eser sözleşmesinin ayıplı ve eksik ifası nedeniyle oluşan zararın tahsili amacıyla başlatılmış olan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK 67.maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili isteğine ilişkindir. Karşı dava ise, eser sözleşmesinden doğan iş bedeli alacağının tahsili istemiyle açılmış bir alacak davasıdır.
Davaya konu Ümraniye 3. İcra Müdürlüğü’nün ——— Esas sayılı icra takip dosyasının yapılan incelemesinde, davacı tarafından davalı aleyhine, Tuzla Sulh Mahkemesi’nin ———- D. İş sayılı dosyası gerekçe gösterilerek——TL asıl alacağın temerrüt faiziyle birlikte tahsili için ilamsız icra takibine girişildiği, davalı vekilinin süresinde verdiği itiraz dilekçesi üzerine takibin durduğu ve davanın da İİK. 67. maddesinde öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı belirlenmiştir. Kapatılan Tuzla Sulh Hukuk Mahkemesinin —— D.İş sayılı dosyası celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin ——- Esas, ——- Karar sayılı dosyasından asıl davanın kısmen kabulüne karşı davanın reddine dair verilen —— tarihli kararın davacı-karşı davalı tarafça temyizi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2016/6148 Esas, 2018/1187 Karar sayılı, 27/03/2018 tarihli kararıyla; “Mahkeme kararının gerekçesinde “…Teknik bilirkişi kurulunca hesaplanan ayıplı imalât nedeniyle oluşan nesafet farkı kısa karar okunurken dikkatten kaçırılmış, kısa kararla gerekçeli karar çelişemeyeceğinden asıl dava yönünden aşağıdaki karar verilmiştir…” şeklinde belirtilmekle gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşmuştur. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı ilâmında mahkeme kararında çelişki bulunması halinde bunun mutlak bozma nedeni olacağı belirtilmiştir. Bu durumda anılan İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca mahkemenin önceki kararı ile bağlı olmaksızın çelişkiyi kaldırmak suretiyle vicdani kanaatine göre karar verebilmesini teminen hükmün bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile mahkememiz kararının bozulmasına hükmedilmiştir.
Mahkememizden karşı davanın reddine dair verilen ——- tarihli karar yönünden taraflarca temyiz yoluna başvurulmamamış ve karşı davanın reddine dair karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun görülen bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Tüm dosya kapsamı bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, taraflar arasında 30/11/2011 tarihli eser sözleşmesinin imzalanmış olduğu, davalının bu sözleşme uyarınca işi yaptığı hususu ihtilafsız olup taraflar arasındaki uyuşmazlıkların, davalı tarafından yapılan imalatta malzeme veya işçilik ayıbı bulunup bulunmadığı, bu sözleşme hükümleri ışığında değerlendirme yapıldığında davalının ayıplı ve eksik imalat sayılacak bir ifasının bulunup bulunmadığı, ayıp varsa bu ayıbın neden kaynaklandığı, davacı tarafından yapılan kaplama öncesinde binadaki alt yapı hatalarından mı yoksa davalının kusurlu ifasından mı kaynaklandığı, davalının kusur ve sorumluluğu kapsamında ayıplı ve eksik ifa varsa bu kısmın tutarının ne olduğu, davacının bu konuda talep hakkı varsa icra takip tarihi itibariyle miktarının ne olduğu, icra inkar tazminatı için yasal koşulların oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı belirlenmiştir.
Tarafların iddiaları savunmaları ve toplanan deliller dikkate alınarak, sözleşme konusu iş dalında uzman teknik bilirkişi eliyle keşfen bilirkişi incelemesi yapılarak —— tarama tarihli teknik bilirkişi raporu alınmıştır. Teknik bilirkişi raporunda yapılan iş teknik olarak incelenmiş, ölçümleri yapılmıştır. Bilirkişi raporunda delil tespit raporundan farklı sonuçlara ulaşılmış olmakla birlikte, mahkememizce alınan rapor ölçümlere dayalı olup uzman üç bilirkişinin tespitleri niteliğinde olduğundan, yeniden teknik inceleme yapılmasına gerek görülmemiştir. Teknik bilirkişi kurulunca tespit edildiği üzere, davalı tarafça yapılan işin çatı mahyasının ve yedi adet cephe panelinin kusurlu olduğu, cephe panellerinin montajında çizgilerin kısmen tutmadığı gibi bazı teknik hatalar bilirkişi tarafından belirlenmiş olup bu kusurlu imalatın işin kabulüne engel olmadığı, kusurluluğun imalat tutarının çatı mahyası için——–TL+KDV, cephe panelleri için ise ——Dolar nefaset farkı hesaplanmıştır. Teknik bilirkişinin hesaplama tarzına itiraz yöneltilmiş olmakla birlikte sandviç panel cephe işinin metrekare fiyatının sözleşmede 21,50-USD olmasına rağmen 23,50-USD üzerinden hesap yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu hesap hatasının giderilmesi mümkün olup sandviç imalat miktarı olan 2.191,50 metrekare işin birim fiyatı olan 21,50 ile çarpılması sonucu bulanan rakam 47.117,25-USD olmaktadır. Bunun için ayrıca ek rapor alınmasına gerek görülmemiştir.
Teknik bilirkişinin bulguları da dikkate alınmak suretiyle TTK. 83-85 ve HMK 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, işin toplam bedeli, teknik tespitler ve hesaplama hatasının düzeltilmesine ilişkin ara kararımız dikkate alınıp cari hesabın tümü itibariyle değerlendirme yapılmak ve varsa alacak hesabı yapılmak üzere mali müşavir bilirkişi eşliğinde tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak ——- tarama tarihli, —— tanzim tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Mali müşavir bilirkişi tarafından tarafların ticari defterlerindeki cari hesabın tümü teknik tespitler ışığında değerlendirilmiştir. Mali bilirkişi, işin toplam bedelini ve yapılan ödemeleri karşılaştırmak suretiyle davalıya yapılan fazla ödeme miktarını 6.266,15-TL olarak tespit etmiştir.
Tüm dosya kapsamı tarafların iddiaları, savunmaları, toplanan deliller, dinlenen tanık beyanları, alınan bilirkişi raporları ve Yargıtay bozma ilamı bir bütünlük içinde değerlendirildiğinde, davalı tarafından yapılan imalatların kusurlu olduğu ancak bu durumun işin kabulüne engel olmadığı yönünde mahkememizde kanaat oluştuğundan, asıl dava yönünden, davalının ayıplı ifası nedeniyle, çatı mahyası için 3.469,20-TL (2.940,00 + KDV), cephe panelleri için 2.356-ABD Doları karşılığı 4.360,20-TL nefaset farkı ve mali bilirkişi tarafından fazla ödendiği tespit edilen 6.266,15-TL olmak üzere toplam 14.095,55-TL alacak üzerinden icra takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanun m. 2/2 uyarınca işleyecek avans faizi ile birlikte devamına, alacak likit olmadığından ve yargılama ile belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine, mahkememizden karşı davanın reddine dair verilen 16/12/2014 tarihli karar yönünden taraflarca temyiz yoluna başvurulmamamış ve karşı davanın reddine dair verilen karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olduğundan, karşı dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle:
ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1)-Davanın KISMEN KABULÜNE, İstanbul Anadolu 20. İcra Müdürlüğü’nün (Kapatılan Ümraniye 3. İcra Müdürlüğü’nün)———— E. sayılı icra takibine yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin ———TL alacak üzerinden icra takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanun m. 2/2 uyarınca işleyecek avans faizi ile birlikte devamına,
2)Kabul edilen kısım likit olmadığından ve yargılama ile belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3)-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
a-Alınması gereken 962,87-TL harcın peşin alınan 278,65-TL’den mahsubu ile bakiye 684,22-TL harcın davalı/karşı davacı taraftan alınarak hazineye irad kaydına,
b-Davacı tarafından yapılan 278,65-TL peşin harç, 21,15-TL başvuru harcı, 177,50-TL keşif harcı olmak üzere toplam 477,30-TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-Davacı/karşı davalı tarafından harç dışında harcanan 2.768,30-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan (% 50 kabul, % 50 Red) 1.384,15-TL’sinin davalı/karşı davacıdan alınıp davacı/karşı davalıya verilmesine,
d-Davalı/karşı davacı tarafından harcanan 750,00-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan (%50 kabul, %50 Red) 375,00-TL’sinin davacı/karşı davalıdan alınarak davalı/karşı davacıya verilmesine,
e-Davacı/karşı davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki esaslara göre 2.725,00-TL avukatlık ücretinin davalı/karşı davacıdan alınıp davacı/karşı davalıya verilmesine,
f-Davalı/karşı davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki esaslara göre 2.725,00-TL avukatlık ücretinin davacı/karşı davalıdan alınıp davalı/karşı davacıya verilmesine,
g-Tarafların gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN
1-Mahkememizin ———- K. Sayılı dosyasından verilen 16/12/2014 tarihli karar temyiz yoluna başvurulmaksızın kesinleştiğinden karşı dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına,
2-Mahkememizin ———– K. Sayılı dosyasından verilen 16/12/2014 tarihli karar temyiz yoluna başvurulmaksızın kesinleştiğinden yargılama giderleri ve vekalet ücreti konusunda yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde YARGITAY yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/02/2019