Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/58 E. 2021/194 K. 04.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/58 Esas
KARAR NO : 2021/194
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2018
KARAR TARİHİ : 04/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki kurulduğunu, müvekkili şirketin —- adet faturadan kaynaklı alacağını tahsil edemeyince, davalı aleyhine—– sayılı dosyasından icra takibine başlanıldığını, ancak davalı şirketin vekili aracılığıyla herhangi bir borcu olmadığından bahisle icra takibine itiraz ettiğini, müvekkili şirketin muhasebe kayıtlarında, davalı şirketin müvekkili şirkete borçlu olduğunun anlaşıldığını, icra takibi öncesi ve sonrasında davalının borcunu ödememekte ısrar ettiğini, müvekkili şirketin ve borçlu şirketin ticari deftlerinin incelenmesi sonucu bu hususun ortaya çıkacağının aşikar olduğunu, müvekkili şirketin davalı firmaya takibe dayanak cari hesap ve buna ilişkin faturaları gönderdiğini davalı tarafın faturalara herhangi bir itirazda bulunmadığını, bu nedenle davalının icra takibine haksız ve kötü niyetli itirazının iptali için dava açma zarureti doğduğunu, müvekkili şirketin alacağını tahsil edemediğinden icra takibine başlanıldığını, fakat davalı tarafından likit olan alacağın tahsiline yönelik takibe kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, bu nedenle davalının ayrıca takip tutarının %20’sinden aşağı olamamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesi gerektiğini talep edilmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş ancak davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine—— dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, fatura alacağına dayalı olarak toplam —- ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; davalı tarafça yapılan itirazın İİK 67 kapsamında iptali ve icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı anlaşıldı.
Mahkememizce davacı tarafın ticari defterlerin incelenmesi için mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır. alınan mali müşavir bilirkişinin—— tarihli raporunda özetle; Davacı tarafın defterlerinin sahibi lehine delil niteliğinde olduğunu, davacı tarafın ticari defter kayıtlarında, davacı tarafın ticari defterlerinde icra takip tarihi itibariyle davacı tarafın davalı taraftan —— tutarında alacaklı olduğu şeklinde raporunu ibraz etmiştir. Mahkememizce davalının defterlerinin incelenmesi için kesin süre verilmiş ancak davalı taraf defter ve kayıtlarını ibraz etmemiştir. Mahkememizce davacı vekiline yemin deliline dayanıp dayanmadığı hususunda beyanda bulunması için kesin süre verilmiş, davacı vekili yemin deliline dayanmadıklarını bildirmiştir.
Davalı şirket yetkililerinin isticvabına karar verilmiş,—– tarihli 7. Celsede davalı şirket yetkilileri isticvap beyanlarında “Biz diş hekimiyiz, yasa gereği diş hekimliği hastanesi veya polikliniği 2 tane diş hekimi şirket yetkilisinin olması gerekmektedir, davalı şirketin asıl pay sahibi ve aslında işleri yürüten kişi —- haricen bildiğimize göre bu kişinin —– isminde de ortağı vardır, bizler sadece yasal prosödörün yerine getirilmesi için şirket müdürü olarak görev yaptık, davalı diş polikliniği tahminen — yıllarında faaliyete başladı, biz— yılında alacaklarımızın ödenmemesi nedeni ile bu şirkette çalışmayı bıraktık ve ayrıldık, haricen öğrendiğimize göre—- yılında davalı şirket polikliniği tamamen kapanmıştır ancak resmiyette halen aktif görünüyor, biz her ne kadar şirket yetkilisi olarak görünüyor isek de şirketin ticari faaliyetlerinde herhangi bir dahilimiz olmamıştır, davacı şirketten mal ve hizmet alımına ilişkin de bir bilgimiz yoktur, bu işlere şirketin asıl sahibi —– yürütmektedir, davacının ne işle meşgul olduklarını bilmiyoruz ancak davalı şirketle her gün karavana usülü yemek hizmeti verilirdi biz sadece yerdik nerden geldiğini de bilmiyoruz, bizim bilgimiz ve görgümüz bundan ibarettir, ayrıca ben davalı şirketten alacaklarıma dair ve işlerin dava dışı— tarafından yürütüldüğüne dair aramızda dava vardır, bu dava da —- sayılı dosyadır.. ” şeklinde beyanda bulundukları, her ne kadar şirketin resmiyette müdürleri olsalarda gerçekle şirketin işlerini —- yönettiğini, davacının hizmet veya mal teslimini bilmediklerini beyan etmişlerdir.
Bilindiği gibi fatura tek başına alacağı ispata elverişli değildir. Fatura konusu hizmetin/malın karşı tarafa teslim edildiğine yönelik başkaca yazılı belgelerle desteklenmesi gerekir. Belirtilen belgeler davalı defter kayıtları, imzalı sevk irsaliyesi, mutabakatname, vergi kayıtları gibi her türlü ispata yarar yasal delil olabilir. Benzer nitelikte ———- Sayılı ilamında: “Davacı tarafından münhasıran davalının ticari defterlerine dayanılmamış olduğuna göre davalı defterlerinin sunulmaması tek başına davacının defterlerine göre davacının alacaklı olduğunun kabulüne olanak vermez.” gerekçesi ile bu hususa değinilmiştir. Eldeki davada, davalı tarafın defterlerini sunmaması tek başına davacının alacaklı olduğunun kabulüne olanak vermemektedir. Dava dosyasında faturaların teslim alan kısmında imza bulunduğu da ispat edilememiştir. Dosya kapsamında davacının takip konusu faturalardan – cari hesaptan dolayı alacaklı olduğuna ilişkin başkaca bir delil bulunmadığından son çare olarak davacıya yemin hatırlatılmıştır. Ancak davacı taraf yemin deliline dayanmadığını bildirmiş, mahkemece resen davalı şirket yetkililerinin isticvabına karar verilmiş ancak şirket yetkililerince de isticvap beyanında davalı tarafın mal ve hizmet sunduğuna ilişkin bilgilerinin olmadığı beyan edilmiş olduğundan, mevcut dosya kapsamına göre davacının iddiasını ispatlayamadığı anlaşılmış, ispatlanamayan davanın esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30-TL harçtan peşin alınan 211,02-TL harcın mahsubu ile artan bakiye 151,72-TL harcın talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/02/2021