Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/517 E. 2020/423 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/517 Esas
KARAR NO: 2020/423 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/05/2018
KARAR TARİHİ: 07/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin davacı şirketten ——- yılına ait ————- ürün ve hizmet satın aldığı, davalının davacı firmanın tüm ihtarlarına rağmen ödeme yapmadığı, bu sebeple alacağın tahsili için ————İcra Müdürlüğümün —– Esas sayılı dosyasıyla ——- tarihinde icra takibi başlatıldığı ve davalı şirkete ödeme emri gönderildiği, davalı şirket tarafından ——- tarihinde borcun tamamına ve faize itiraz edildiği beyan edilerek, açıklanan nedenlerle, davanın kabulüne, davalının itirazının iptal edilerek takibin asıl alacak üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa takip talebinde yazılı tür ve oranda faiz işletilmesine, davalının %20’den az olmamak icra inkar tazminatının davalıdan alınmasını karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dosyası kapsamında, davacının yapmış olduğu işlerin bedelinin ne kadar olduğuna ilişkin, davalı şirket tarafından verilmiş herhangi bir onayın mevcut olmadığı, ayrıca herhangi bir onay olmaksızın davacının yapmış olduğu işlerin davalı şirket tarafından kabul edilemeyeceği, taraflar arasında herhangi bir anlaşma bulunmadığından verilen hizmetin bedelinin ne olacağı hususunun bilirkişi marifetiyle belirlenmesi gerektiği, davacı şirketin yapmış olduğunu iddia ettiği işi eksiksiz bir şekilde yerine getirmediği, hizmetinin kusurlu olduğu, davacı tarafından talep edilen tutarlar ile davalı şirket cari hesap kayıtlarının uyuşmadığından tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması gerektiği, davaya konu faturaların tebliğ alındığına ilişkin kayıt bulunmadığı, icra takibinde talep edilen takip öncesi faizin hangi tarihten itibaren başlatıldığı ve neye istinaden faiz işletildiğinin davacı tarafından açıklanması gerektiği, davacının talep ettiği faiz türünün ve oranının hatalı olduğu, davacı tarafından hukuka aykırı bir şekilde başlatılan varlığı ve miktarı yargılamayı gerektiren alacağa ilişkin başlatılan takibe hakl ve yerinde bir şekilde itiraz edildiği beyan edilerek, Yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın reddine, haksız icra inkar tazminatı talebinin reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, faturaya dayalı alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın asıl alacak yönünden iptali ve icra inkar tazminatına, takip tarihinden itibaren işleyecek faizin ne tür ve oranının ne olacağına faturalara konu malların ayıplı olup olmadığına , taraflar arasında konuya ilişkin sözleşme bulunup bulunmadığı, yapılan bir iş varsa buna ilişkin davalı tarafın onayının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Her iki tarafın da tacir olması ve TTK 64. madde uyarınca defter tutma yükümlülüğünün bulunması sebebiyle TTK 83. madde ve HMK 222. madde uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; Davacı ve davalı tarafın tacir olduğu, Davalı taraf, davacıdan satın almak isteği malzemelerle ilgili her bir sipariş için ————— düzenlediği ve formda davalı şirket adına siparişi verenler kısmında ————— imzalarının bulunduğu ve birçok sipariş formunun da altında ———– yazışmalarının bulunduğu, dosya kapsamında davalı tarafından usulüne uygun olarak davacıya gönderilmiş herhangi bir ayıp ihbarının bulunmadığı, davacının usulüne uygunu olarak noter açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle ——– alacağı bulunduğu, davalının usulüne uygunu olarak noter açılış tasdiklerini yaptırdığı ve yasal süreler içinde ———beratlarını oluşturduğu ticari defter ve kayıtlarına göre davacıya icra takip tarihi itibariyle —— borcu bulunduğu, Davalının ticari defter ve kayıtlarının davacının iddiasını ve alacak tutarını teyit ettiği, davacının dava dilekçesinde itiraz iptalini, asıl alacak ———– üzerine takibin devamını talep ettiği, işlemiş faiz tutarından vazgeçtiğinden hesaplama yapılmadığı, şeklinde raporunu sunmuştur.
Davalı vekilinin itirazları doğrultusunda dosya bilirkişiye verilerek, ek rapor alınmıştır. Bilirkişi ek raporunda; davalının itirazlarının soyut olduğu, somut hiçbir yeni bilgi ve belge sunmadığı, bu nedenle ———- tarihli rapordaki kanaat ve sonuca ilişkin görüşünü muhafaza ettiği, şeklinde raporunu sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Mahkemece alınan bilirkişi raporu denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmakla bilirkişi raporunda yer alan tespitler Mahkememizce de uygun bulunmuştur. Bilirkişi raporuyla yapılan tespitle davacı ticari defterlerine göre davalıdan ——— alacaklı olduğu, yine davalı taraf ticari defterlerinin de davacı kayıtlarını teyit ettiği, aykırı bir hususu barındırmadığı görülmektedir. Davalı taraf, herhangi bir onay olmaksızın davacının yapmış olduğu işlerin davalı şirket tarafından kabul edilemeyeceği, taraflar arasında herhangi bir anlaşma bulunmadığından verilen hizmetin bedelinin ne olacağı hususunun bilirkişi marifetiyle belirlenmesi gerektiği, davacı şirketin yapmış olduğunu iddia ettiği işi eksiksiz bir şekilde yerine getirmediği, hizmetinin kusurlu olduğu, iddialarında bulunmuş ise de bu hususlarda bir delil getirmemiş olup ticari defter ve kayıtlarına göre de davacıya takip tutarı kadar borçlu görünmektedir. Dolayısıyla davalının herhangi bir delille desteklenmeyen soyut nitelikteki savunmaları yerinde görülmemiştir.
Ayrıca tarafların tacir olması ve ticari ilişkiye dayalı bir iş görülmesi dolayısıyla uygulanması gereken faizin avans faizi olduğu, alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmesi gerektiği değerlendirilmiştir.
Bununla birlikte alacak takip öncesi itibariyle belirli (likit) olduğundan İİK 67/2 uyarınca %20 oranında davacı lehine icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; davalının ——İcra Müdürlüğü’nün ———–sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin———- asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle devamına,
2-Kabul edilen tutarın %20 oranında ——– icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli 4.183,90-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 727,08- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.456,82-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 35,90-TL. başvurma harcı, 727,08-TL peşin harcın toplamı olan 762,98-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 865,00-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 8.762,33-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/07/2020