Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/5 E. 2021/1367 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/5 Esas
KARAR NO: 2021/1367 Karar
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2018
KARAR TARİHİ: 14/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket yetkilisi ile davalı—— tarafından o dönem eğitim öğretim hizmetleri ve ek dersler okul tarafından o dönem eğitim öğretim hizmetleri ve ek dersler boyunca hafta sonu, sömestr ve yaz tatil çalışmaları dahil tüm sezon adreslerinden alınarak taşımacı tarafından belirlenen güzergahlarından okula getirilmesi ve ders bitiminden de tekrar adreslerine götürülmesi suretiyle taşımacılığın yapılmasına ilişkin sözleşmesinin imzalandığı, okullar başlamadan müvekkili şirket yetkililerinin — okullara sorumluları göndererek kayıt işlemlerine başlandığı ve akabinde —– tarihli vade yazarak davalı şirket yetkililerine verdiğini, öğrenci taşıma —– gereğince, servisi kullanan öğrenci başına — ödeme yapılacağının kararlaştırıldığını, bu okullar için öğrenci sayısının —olarak hesaplanacağı, ancak eksik veya fazla öğrenci bulunursa mahsuplaşma yapılacağının belirlendiğini, —- bedelli çekn ödemesinin yapıldığını, davacı tarafından, davalı şirket yetkililerinin beyan ettiği gibi –öğrenci taşıması yapılmadığı, sözleşmeni — belirtilen taşınacak öğrenci sayısı ile ilgili husus müvekkili şirket yetkilileri tarafından davalı tarafa defalarca sözlü olarak belirtilmesine rağmen davalı şirketin duyarsız kaldığını, bunun üzerine —- yevmiye numaralı İhtarname ile; müvekkili şirket tarafından taşınan öğrenci sayısının —- çekin iadesinin ve düşük kapasiteli araçların iptalinin talep edildiği, davalının mahsuplaşma yapmadığı gibi servis sayısının azaltılması ve—— miktarlı çek dolayısıyla borlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesinin talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu çekin ciro edilerek üçüncü kişilere devredildiğini, çek hamilinin alacakla ilgili tahsilat işlemi başlattığı ve ödeme yapılmayınca icra takibi yaptığını, müvekkili şirket başlatılan bu icra takibi neticesinde ——dosyasına bahsi edilen çeki tüm masraf, faiz ve avukatlık ücreti ile ödemek zorunda kaldığını, müvekkilinin menfi tespite konu edilen çek nedeniyle herhangi bir tahsilat yapmadığı gibi çekin elinde de olmadığını, bu sebeple öncelikle husumet itirazları olduğunu, dava dilekçesinde bahsedildiği çekin ödeme tarihinin —— tarihi olduğunu, bugüne kadar çek ile ilgili davacı tarafından ödenen bir miktar bulunmadığını, ayrıca çekin şirket kayıtlarında olmadığını, bu konuda bir alacak da gözükmediğini, bu nedenle bu güne kadar bir işlem yapılmadığını, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Dava; hukuki niteliği itibariyle,—– miktarlı çek dolasıyla borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Mahkemenin —- teminat mukabilinde dava konusu çekin ödenmesinin tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir.
Tarafların tacir olması ve ticari defter tutma yükümlülüğünün bulunması dolayısıyla Mahkemenin —- tarihli ara kararı ile, davalı taraf ticari defterleri üzerinde Mali Müşavir bilirkişi vasıtasıyla incelemesi yapılması ve düzenlenecek bilirkişi raporunun Mahkememize gönderilmesi için — Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmasına karar verilmiştir. Alınan — tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; Dava dosyasında davalı olan — tarafından dava dosyasına bir—-yevmiye ve kebir defterlerinin olduğu, bu anılan davalının yasal defterlerinin e-defter beratlarında –onayının olmadığı gibi — içerisindeki davalının yasal defterlerinde kayıtlı olmadığı, şeklinde görüş bildirilmiştir.
Mahkememiz — tarihli ara kararıyla bu kez davacı taraf ticari defterleri üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmasına karar verilmiş ve –tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafın—-yevmiye kebir envanter defterleri incelendiği, yevmiye kebir envanter defterleri noter açılış ve yevmiye defteri noter kapanış tasdikleri süresi içinde yerine getirildiği, Mali yönden taraf lehine delil niteliğine haiz olduğu, talimat yoluyla — tarihli olarak alınan bilirkişi raporunda davalı—formatında olmadığı, davaya konu çeklerin– içinde olmadığı, davacı tarafın defterlerinde, davalıya keşide etmiş olduğu— — davacının kayıtlarında yer aldığı, davalı kayıtlarında olmadığı, söz konusu çekin davalı tarafından icra takip dosyası üzerine ödenmiş olduğu, cevap dilekçesinde yer almış olup, bu konuda dosyada herhangi bir belge olmadığı, davacı taraftan davalıya ait yapmış olduğu taşımaya ilişkin öğrenci sayını gösterin bilgi ve belgelerin talep edildiği, ancak davacı tarafından sunulan belgeler içinde bir kaç fatura dışında böyle bir belgeye rastlanmadığı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespit edilebilmesi taraflar arasında düzenlenmiş bulunan — bağlamında; davacının, işbu sözleşme kapsamında, taşımış ve taşıttırmış olduğu —-öğrencilerin sayısının tespiti ile mümkün olabileceği, şeklinde görüş bildirilmiştir.
Dosyada görevli mali müşavir bilirkişinin yanında görevlendirilecek sözleşme uzmanı bilirkişi eklenmek suretiyle oluşturulacak heyetten rapor alınmasına karar verilmiştir, — Bilirkişi raporunda özetle; Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve yapılan işe ilişkin bilgilere sahip olması itibariyle eksik öğrenci taşındığı iddiasını ispat yükünün davacı tarafa ait olduğu, ancak bu durumun ispatlanamaması sebebiyle sözleşmede esas alınan — öğrenci üzerinden hesaplanan ödeme tutarı — olduğu, bu sebeple davacının dava konusu çek kapsamında borcu olmadığı iddiasının ispatlanamadığı, şeklinde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlık,—- dolasıyla borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Davacı taraf, dava konusu çekin, taraflar arasındaki —–olarak kararlaştırılan ücretin ödenmesi amacıyla verildiğini, öğrenci sayısının sözleşme ile— olarak kararlaştırıldığını, eksik ya da fazla öğrenci taşınması halinde mahsuplaşma yapılacağı yönündeki düzenlemeye dayalı olarak öğrenci sayısının— kaldığı, buna göre mahsuplaşma yapılması halinde dava konusu çekin bedelsiz kalacağını iddia ederek anılan çekten dolayı borçlu olmadığının tespitini istemektedir.
Çek, Türk Ticaret Kanununun 780 ila 823 maddeleri ile 5941 sayılı Çek Kanunu ve bu Kanun uyarınca çıkarılan tebliğlerle düzenlenen bir kıymetli evraktır. Türk Ticaret Kanununun 818. maddesinin yaptığı atıflar çerçevesinde poliçeye ilişkin hükümlerin uygulanması kabul edilmiştir. Çek bir kıymetli evraktır. Her kıymetli evrak gibi çek te bir hak içerir ve bu hak çeklerde bir alacak hakkıdır. Çeke bağlanmış olan alacak hakkının istenebilmesi için çekin ibrazı şarttır. Başka bir kişiye devri de ancak çekin devri yoluyla sağlanabilir. Çek, Kambiyo senetlerinden olup tek başına bir alt ilişkiye bağlı olmaksızın hak ve borç doğuran belgelerdendir. Kanunen bir ödeme aracı olduğundan neden ve niçin ödenmeyeceğini iddia eden tarafın bu iddiasını somut delillerle ispat etmesi gerekmektedir.
Tarafların incelenen ticari defter ve kayıtlarından davacı tarafça iddia olunduğu gibi öğrenci sayısının —-altında kaldığı tespit edilememektedir. Davacı tarafın bu hususu yazılı delillerle ispat edilmesi gerekli bulunmaktadır. Ancak davacı taraf iddiasını dava dilekçesinde dayandığı delilerle ispat edebilmiş değildir, bu kapsamda karşı tarafa ihtarname gönderildiği ve karşı tarafın da bu ihtarnameye sessiz kalarak ihtarname içeriğindeki — öğrenci sayısını kabul ettiği yönündeki davacı vekil savunması da söz konusu hususu ispat edici nitelikte bulunmamaktadır.
Belirtilen sebeplerle davacı tarafça açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm olşuturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 59,30 TL harcın dava açılırken davacı tarafından peşin yatırılan 426,94 TL harç harçtan mahsubu ile bakiye 367,64 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 5.100 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının ve teminatın karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/12/2021