Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/48 E. 2022/344 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/48 Esas
KARAR NO: 2022/344 Karar
DAVA: Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 07/02/2013
KARAR TARİHİ: 12/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından davacı aleyhine —– sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davacının, davalıya böyle bir borcu bulunmadığını, icra takibine konu olan faturanın işleme alınmadığı ve muhasebe kayıtlarına girmediği, müvekkilinin bu icra takibinden dolayı haksız olarak takibe uğraması nedeniyle mağdur olduğunu ve iflas noktasına geldiğini belirterek teminatsız veya uygun görülecek bir teminat karşılığı haczedilen malların—– iadesi, müvekkilinin—- plakalı aracındaki haczin kaldırılmasına davalıya borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin iptaline ve %40 dan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili — havale tarihli Dilekçesinde; Taraflar arasında sözlü olarak sözleşme yapıldığını, davalının teklif mektubu karşılıklı imzalanmadan iş yaptığını, iş bitmeden de — miktar üzerinden fatura düzenlediği, faturalardaki birim fiyat ile tutarların uyuşmadığını, —alacaklı olduğu, bunun — ettiği, yapılan ödemeler neticesi takibe konu borçtan dolayı —-miktar yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davalı ile davacı arasında ticari ilişki bulunduğu, davacının birçok şantiyede taşeron olduğunu, müvekkilininde davacı şirketin alt taşeronu konumunda olduğunu, davacı şirketin taşeron sıfatı ile kendi adına iş alıp; iş yapma taahhüdü verdiğini, tüm işleride alt taşeron olan müvekkili davalının yaptığını, davacının borçlarını ödememesi nedeniyle davacı şirket aleyhine bakiye — sayılı dosyasından ve — çek borcu nedeniyle de — dosyasından icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin — davacı firmaya ait —–yaptığını ve bu işler karşılığı olarak davacıya toplam ——- bedelli fatura kestiğini ancak davacının bu faturayı almaktan imtina ettiğini, bir kısım işlerin karşılığı olarak müvekkili şirkete bir kısım çekler verdiğini, çeklerin bir kısmının ödendiği, ödenmeyen çeklerle ilgili takip bulunduğunu, müvekkili şirketin bakiye alacağının — olduğu, ancak davacı şirkete ait — çeki ayrıca icraya koyduklarından bakiye—- üzerinden icra takibi başlattıklarını, davacı ile aralarında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, bunu fırsat bilen davacının faturayı almaktan kaçındığını belirterek davanın reddine ve davacının %40 dan az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, borçlu olunmadığının tespitine ilişkin bulunmaktadır.
Dosyanın Kapatılan — tarihli kararında ;menfi tespit davasının kabulüne ile davacının mezkur takipten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Mahkemenin —– tarihli ara kararı ile icra takibinin durdurulması talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekilinin icra dosyasındaki hacizlerin kaldırılması yönündeki talebi üzerine Mahkemenin — tarihli ara kararı ile, davacının takibin durdurulması talebi reddedilmekle buna bağlı olarak yerinde görülmeyen ve mahkemenin görev alanı dışında olan hacizlerin kaldırılması vs. taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Mahkemenin —- nolu ara kararı ile bu kez; davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin İİK 72/3.maddesi uyarınca kabulü ile takip konusu alacağın 20 günlük kesin süre içerisinde icra veznesine yatırılması ve %15 teminatın mahkeme veznesine yatırılması halinde takibin bu şekilde durdurulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece tarafların bilirkişi marifetiyle ticari defterler üzerinden inceleme yapılmış, ve Mahkemenin — ile; Davalı davacı hakkında —- sayılı dosya ile faturaya dayalı olarak ilamsız takibe geçildiği, faturada alacağın konusu —gösterilen bir hizmet karşılığı tanzim edildiği ancak bu işin yapılmasına ilişkin davalı savunmasında da belirtildiği üzere taraflar arasında bir sözleşme bulunmadığı gibi işin tamamlanıp davalı tarafından davacıya teslim edildiğine yönelik teslim belgeside sunulmadığı, davada ispat külfetinin davalı alacaklıda olduğu, davalı takip alacaklısının davacı adına tanzim etmiş olduğu faturayı ticari defterlerine işlemesinin davalının alacaklı olduğunu göstermeyeceğini, davalı alacaklının belirtildiği üzere fatura konusu işin yapıldığına yönelik iş aldığı yerlerde —- keşif ve ayrıca tanık dinleme talebinde bulunmuşsa da gerek keşif ve gerekse tanık dinletme talebi fatura konusu alacak talebi mahiyeti itibarı ile yerinde görülmediği, davalı fatura konusu işle ilgili bir sözleşme sunmadığı ve işin teslimine ilişkin belgede ibraz etmediğinden savunması sübut bulmadığından yerinde görülen davanın kabulü ile davacının —– sayılı takipten dolayı takip alacaklısına borçlu olmadığının tespitine, dava her ne kadar borçlu lehine hükme bağlanmış ise de; davacıyı menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin, haksız olmasına rağmen kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden —— davacının yerinde görülmeyen tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Dosya davacı vekilince temyiz edilmiştir.
—-Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmamakla birlikte, davacı vekilinin —- havale tarihli cevaba cevap dilekçesiyle, havalandırma tesisatı ile ilgili sözlü olarak eser sözleşmesi ilişkisi olduğunu kabul ettiği ve sonuç kısmında; —- üzerindeki miktar için borçlu bulunmadıklarının tesbiti ve takibin iptalini talep ettiği, davacının bu beyanı ile taraflar arasında havalandırma tesisatı yapımı ile ilgili eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğunun anlaşıldığı, yazılı sözleşme olmadığından, bedel konusunda taraflar arasında mutabakat bulunduğu kabul edilemeyeceğini, davalı yüklenicinin işin yapıldığını ispatlamak için, keşif ve tanık deliline dayandığını, akdi ilişkinin varlığı halinde teslimin tanık dahil diğer delillerle kanıtlanabileceği ve iş bedelinin de anlaşmazlık halinde, işin yapıldığı ileri sürülen tarihte ve dava tarihinde yürürlükte bulunan ——hükmünce; işin yapıldığı yıl piyasa rayiçleriyle tesbit edileceği, bu halde davalı keşif ve tanık deliline de dayandığından, sözleşme kapsamında havalandırma tesisatının yapıldığı ileri sürülen yerlerde, uzman teknik bilirkişi marifetiyle, tanıklarda dinlenmek suretiyle keşif yapılarak, davalının sözlü eser sözleşmesi kapsamında gerçekleştirip teslim ettiği ve bedele hak kazandığı imalâtların nelerden ibaret olduğu belirlenip, bu imalâtların işin yapıldığı —– mahalli piyasa rayici ile bedeli hesaplattırılıp, bundan davacının kanıtladığı ödemeler düşülmek suretiyle, davacının kabul ettiği borç miktarı da gözetilmek suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesi gerektiği, belirtilerek hükmün davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Dosya Mahkememize gelmekle yukarıdaki esasa kaydı yapılarak, yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkemece,—– bozma kararına uyulmasına karar verilmiş, davalı vekiline keşif yapılacak şantiye adreslerini bildirmesi ve gösterilen tanıkların hangi konu hususlarda tanıklık yapacağının bildirilmesi için iki haftalık kesin verilmiş, mahkeme ara kararı davalıya tebliğ edilmiştir. Davalı tarafça Mahkemece belirlenen sürede açıklamada bulunulmamıştır.
Mahkemenin —- ara kararıyla dosyanın dosyada görevli mali müşavir yanında havalandırma tesisat alanında uzman makine mühendisi bilirkişiye verilerek oluşturulacak heyetten rapor alınmasına karar verilmiştir. — tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; davalının dava konusu bütün—– —-yaptığı, bitirdiği ve kullanılır duruma getirdiği, davalı şirketin, davaçı şirketten —- alacaklı olduğu, şeklinde örüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; Dava, taraflar arasındaki sözlü nitelikteki eser sözleşmesine konu işin bedeline yönelik olarak davalı tarafça tanzim edilen — miktarlı faturadan kaynaklı bakiye alacağın tahsiline yönelik — dosyasına konu —tutarlı borçtan dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkin bulunmaktadır. Davacı taraf söz konusu borcun ödenmesi için — miktarlı iki adet çek vermiş, bu çeklerden — tarihli çek hakkında—-başlatılan icra takibine yönelik olarak da —– menfi tespit davası açmış, Mahkemece davacının davası reddedilmiştir. Davacı vekili iş bu davada bakiye fatura bedelinden dolayı — borcu bulunduğunu bakiye tutar yönünden borçlu olmadığını ileri sürmektedir.
Kural olarak menfi tespit davalarında ispat tükü davalı alacaklıda bulunmaktadır. Davalı tarafça —-üzerinden —-işlerin bedeli ve kim tarafından yapıldığının tespiti istenmiş, Mahkemesince alınan — tarihli ———–piyasa rayiçlerine göre — olarak belirlenmiş, yapılan havalandırma ve kanal imalatlarının üzerinde davalı —— etiketlerinin yapıştırılmış halde olduğu tespit edilmiştir.
Davacı taraf, davalı tarafça düzenlenen fatura konusu —- şantiyedeki işlerin yapılmadığını iddia etmemekte işin teklif mektubu imzalanmadan yapıldığını, teklifteki birim fiyatlar ile düzenlenen —- faturaların uyumlu olmadığı, teklif edilenden daha fazla birim fiyat faturası kesildiğini, borç tutarının takip tutarı kadar olmadığını —- borcu kaldığını iddia etmektedir.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda davalı —- tarafından dosyaya sunulan — ekindeki —— göre, davalının — adet şantiyede iş yaptığı, bu şantiyler ve yapılan iş bedellerinin; ———- tutarında olacağı, bu tutardan çekle yapılan — ödemelerin düşülmesiyle bakiye fatura alacağının —–olduğu belirlenmiştir. Alınan bilirkişi raporu denetime uygun bulunmakla Mahkemece de hükme esas alınmıştır. Davalı tarafça fatura konusu işin yapıldığı teknik bilirkişi tarafından tespit edilmiş durumdadır. Bu kapsamda davacı tarafça faturanın kendi ticari defterlerine işlenmemesi davacı lehine ya da davalı aleyhine sonuç oluşturmayacak olup davalı tarafça yapılan ve faturaya bağlanan işin bedelinin ödendiğinin davacı tarafça yazılı delilerle ispatı gerekmektedir. Ancak davacı tarafça takip konusu borcun ödendiğine ilişkin bir iddiada bulunulmamış, delil de getirilmemiştir. Belirtilen sebeple davacının davasının reddine karar verilmesi gerekmiştir. Bununla birlikte Mahkeme kararı üzerine takip durdurulmadığından İİK 72.maddesindeki şartları taşımayan davalı tarafın icra tazminatı talebinin reddine karar verilmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının icra tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 80,70-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.652,60-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.571,90‬-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafından sarf edilen 1.450,00-TL giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı lehine belirlenen 14.521,89-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/04/2022