Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/410 E. 2020/274 K. 12.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/410 Esas
KARAR NO : 2020/274

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2017
KARAR TARİHİ : 12/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalı—— plaka sayılı pert aracın suya battığının belirtilmediğini, diğer davalı — internet sitesinde dava konusu aracın ihale yoluyla satışa çıkarıldığını, davacının sadece ———- bedeli olmak üzere toplamda 69.510TL ödeyerek satın aldığını, 05.05.2017 tarihinde aracın noter satışı yoluyla devrinin alındığını, aracın 20.06.2017 tarihinde teslim alındığını, davacının ihtiyacı için aracı satın aldığını, aracın pert olmasının dışında suya battığını fark edemediğini, sonradan yaptırdığı ekspertizde aracı suya battığı, parçalarını kullanılamaz ve tamir edilemez olduğunu öğrendiği, bu durumun yapılan satış ilanında belirtilmediğini, durumun anlaşılması üzerine aracı geri vermek üzere Kartal —–. Noterliği’nden davalıya ihtarname çekildiğini, yapılan görüşmelerde kendilerinden aracın geri alınamayacağının, zararın karşılanmayacağının bilgisinin verildiğini, davacının aracı teslim almak için 1.000TL park ücreti ve 850TL çekici parası da ödediği belirtilmiş ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 71.360TL’nin ödeme tarihi olan 05.05.2017 tarihi itibari ile işleyecek en yüksek mevduat faizi talebi ile ödenmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı —-cevap dilekçesinde özetle, diğer davalı —– çatısı altında birleşmiş olması sebebiyle davalı sıfatının olmadığını, davacının sıradan vatandaş olmadığını, ———-satım ticareti yapan bir kişi olması sebebiyle davanın Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğini, sigortalı araç sistemine attığını, davalının üyelerinin araçlara son tarihe kadar pey sürdüğü ve en yüksek pey süren üyenin aracı almaya hak kazandığını, sigorta şirketinin bu rakam üzerinden araç sahibine bilgi vererek aracı bu fiyata kendisine bırakabileceğini bildirdiğini veya en yüksek pey verene hurda olarak devrini verebileceğini bildirdiğini, sigorta teminatı üzerinde kalan bedelin sigorta tarafından araç sahibine ödendiğinin sistemin çalışmasının nasıl olduğunu izah etmek üzere beyan edildiğini, bu şekilde —- ihaleye çıkan işbu dava konusu aracı davacının en yüksek pey sürerek satın aldığı ve araç sahibinin aracın hurdasını satın almak istememesi üzerine davacının aracın hurda bedelini araç sahibine ödeyerek aracı satın aldığını, davalının gerçek manada satıcı olmadığı, sadece komisyoncu olarak komisyon aldığı, davacı ile aralarında gerçek bir satış ilişkisi olmadığı, diğer yandan davacının aracı görerek inceleyerek, çekme belgesiyle satın aldığını, aracın suya battığı gözle görülür bir husus olduğundan satıştan sonra ayıp iddiasının haksız ve dayanaksız olduğunu, davacının 2. el araç alım satı işi yapan uzman bir kişi olduğunu, e-ihaleye çıkan araçlarda eksperi verdiği bilgilerin paylaşıldığını, şart olarak aracı yerinde görünüp incelenerek teklif verilmesinin istendiğini, 69.510TL’ye aracı alan davacının ardından gelen en yüksek teklifin 63.989TL olması sebebiyle aracın davacı tarafından kullanılmayacak olması iddiasının gerçek olmadığını belirtmiş ve davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın, işbu dava konusu sovtaj alıcısı firmanın araç ile ilgili bildirimleri yapmadan kendilerine araç satışı gerçekleştirdiği gerekçesi ile ikame ettiği işbu davada haksız ve yersiz olduğunu, delillerin taraflarına tebliğ edilmediği, işbu dava konusu aracın onarım bedelinin yüksek olmasından dolayı sigortalı ile mutabakata varılarak aracın —- değerlendirildiğini, araç rayiç bedeli olan 105.000TL’nin 68.900TL’sinin sovtaj bedeli olarak tespit edildiğini, kalan 36.100TL’nin 08.05.2017 tarihinde sigortalıya ödenerek tüm sorumluluklarının yerine getirildiğini, davacı tarafın diğer davalının internet sitesi üzerinden yapılan ilanda pert kaydı ile görüp satın aldığı aracın daha önce suya batmış olduğu bilgisinin kendisi ile paylaşılmadığı beyanı ile davalıya husumet yönelttiğini, davacı tarafın aracı görüp bizzat önceki sahibi dava dışı —– aldığını beyan ettiğini, bu nedenle ilişkinin tarafı olmayan davalının sorumlu olmadığını, aracın suya batmış olması iddialarının araç pert olmadan önce kasko sigortası düzenleyen taraf olarak muhatap olmadıklarını belirtmiş ve davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … usulüne uygun çağrı kağıdı tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle, davacı tarafından satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiası ve bedel iadesi talebi ile açılan alacak davasıdır.
Davacı vekili 05/03/2020 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. Vekaletnamenin kontrolünde davacı vekilinin davadan feragate yetkisinin olduğu görülmüştür.
6100 Sayılı Kanun’un 309. maddesinde “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır. Bu itibarla, açılan davadan feragat edilmiş olduğundan, yukarıda açıklanan hüküm nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40-TL harcın peşin alınan 1.462,76-TL harçtan mahsubu ile artan 1.408,36-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalılar … ve … kendisini vekille temsil ettirdiğinden ——Tarifesi uyarınca hesaplanan 10.076,80-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’ye verilmesine,
6-Artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde gider avansının ait olduğu tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içinde istinaf yolu kabil olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi.