Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/396 E. 2019/813 K. 16.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/396 Esas
KARAR NO : 2019/813 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/04/2018
KARAR TARİHİ : 16/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı/borçlu arasında ticari bir ilişki kurulduğunu ve davalının talebi üzerine müvekkilince merdiven ve diğer işlerin yapılarak kendilerine teslim edildiğini ancak bu malların bedelinin ödenmediğini, bunun üzerine İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün 2018/5650 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalı/borçlunun itirazı ile takibin durduğunu beyanla, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla haksız itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden ticari faiz ile birlikte devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının kendisinden talep edilen hizmeti eksiksiz bir şekilde yerine getiremediğini, davacının hizmetinin kusurlu olduğunu, sipariş konusu malların ayıptan ari olarak teslim edilemediğini, ayıp oranında bedelde indirim yapılması gerektiğini, davacının ilgili siparişleri geç teslim ettiğinin açık olduğunu ve geciken her gün için %1 cezai şart ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, davanın kabulü halinde dahi cezai şartın mahsubu gerekeceğini, davacı tarafından talep edilen tutarlar ile müvekkili nezdindeki cari hesap kayıtları uyuşmadığından taraf defterleri üzerinde inceleme yapılması gerekeceğini, davaya konu faturanın müvekkili şirket tarafından tebliğ alındığına dair kayıt olmadığını, davacının talep etmiş olduğu faiz türü ve oranının hatalı olduğunu beyanla, haksız davanın reddine, yargılama giderlerinin ve ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle İstanbul Anadolu——–. İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Dosya konusunda uzman bilirkişiye verilerek tarafların ticari defter ve kayıtları incelenmek suretile rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; davacının — takvim yılına ait sahibi lehine delil vasfına haiz olan, incelenen resmi defter ve belgelerinde davalıdan 8.570,00 TL. alacaklı olduğu, davalının —- takvim yılına ait sahibi lehine delil vasfına haiz olan, incelenen resmi defter ve belgelerinde davacıya 8.570,00 TL. borçlu olduğu, davacının 8.570,00 TL.lik asıl alacak talebinin yerinde olduğu, davacının 383,65 TL. işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı,şeklinde raporunu sunmuştur.
Tarafların ticari defterleri bilirkişi marifetiyle incelenmiş olup davalı tarafın takip konusu alacağa ilişkin faturaları ticari defterlerine işlediği, tespit edilmiştir. Davalı tarafça davaya cevap dilekçesinde davacı alacağına itiraz edilmemiş, teslim edilen ürünün ayıplı olduğu iddia edilmiştir. Bu noktada takibe konu davacı alacağı belirli bulunmaktadır.
Taraflar arasındaki sözleşme ile, davacı omurgalı merdiven imalat ve montaj işinin görülmesi işini yüklenmiş, davalı ise bunun karşılığında bedel ödemeyi taahhüt etmiş olup bu durum her iki tarafın da kabulünde bulunmaktadır. Davalı tarafça sözleşme konusu işin ayıplı olarak yerine getirdiği iddia olunmuştur.
Davalı taraf davaya cevap dilekçesinde ayıp iddiasında bulunuş ise de; icra takibine yönelik itiraz dilekçesinde dava konusu malların ayıplı olduğu yönünde bir iddiada bulunmamış ve itiraz ileri sürmemiştir.
Taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğundan, yüklenicinin eseri teslim ettiğini, iş sahibinin ise iş bedelini ödediğini ispat etmesi gerekir. Davacı yüklenicinin eseri yapıp teslim ettiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, imal ve montajı yapılan omurgalı merdivenin ayıplı olup olmadığı, davalı iş sahibi tarafından ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı ve ayıbın miktarı noktalarında toplanmaktadır. Eser sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarda ayıplı imalât halinde açık ayıplarda TBK’nın 474. maddesinde iş sahibinin eserin tesliminden sonra işlerin doğal akışına göre imkan bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa bunu uygun bir süre içinde yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, BK’nın 362/1. TBK’nın 477/1. maddesinde eserin açıkça veya örtülü kabulünden sonra yüklenicinin her türlü sorumluluktan kurtulacağı, gizli ayıplarda da TBK’nın 477/3. maddesinde eserdeki ayıbın sonradan ortaya çıkması halinde iş sahibinin gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, bildirmezse eseri kabul etmiş sayılacağı hükmü getirilmiştir.
Anılan yasa hükümlerinde öngörülen süreler içerisinde davalı tarafça ayıp ihbarında bulunulduğuna ilişkin dosya kapsamında bir delil sunulmamış olmakla birlikte esasen davacı tarafın ayıp ihbarında bulunulduğuna ilişkin bir iddiası da bulunmamaktadır. Bu çerçevede, davacı tarafça ayıp ihbar süreleri içerisinde sessiz kalınmakla dava dilekçe ile ileri sürülen malın eksik ve ayıplı tesliminin davacı kabulünde olduğu, davacının mevcut duruma rıza gösterdiği kabul edilmelidir. Tacir olan davacının anılan süreyi sessiz geçirerek sonrasında eksik ve ayıp iddiası ile talepte bulunmasının yerinde bulunmadığı değerlendirilmiştir.
Ayrıca davacı tarafça, davalının temerüte düşürüldüğüne ilişkin bir kayıt ve delil sunulmadığına göre takip öncesine yönelik faiz talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmekle davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile ; İstanbul Anadolu ———-.icra Müdürlüğünün ———– esas sayılı dosyasındaki davalı itirazının kısmen iptali ile , takibin 8.570,00-TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile takibin devamına,
2-Kabul edilen miktarın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli 585,42- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 108,14- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 477,28- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 35,90- TL. başvurma harcı,108,14- TL peşin harcın toplamı olan 144,04- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 912,00- TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve red oranına göre 872,92-TL.sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 2.725,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 383,65- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.