Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/338 E. 2019/1334 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/338 Esas
KARAR NO : 2019/1334

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/03/2018
KARAR TARİHİ : 12/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi kurulduğunu, dava dilekçesi ekindeki cari hesap ekstresi tahsil edilemeyince müvekkilinin davalı borçludan olan alacağının tahsili için —– tarihinde İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı dosyası ile takibe başlandığını, davalı borçlunun itirazı ile takibin durduğunu, borçlunun yapmış olduğu itirazın haksız olduğunu, zira borçlu ile müvekkili arasında yapılan ticari iş gereği borçlunun müvekkili şirkete aldığı ürünün karşılığı olarak fatura bedelinden kaynaklı cari hesap ekstresi bakiye tutarın ödenmediğini beyanla fazlaya ilişkin hakları baki kalmak kaydıyla, haksız itirazın İptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekaleten talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Açılan davanın haksız ve dayanaksız olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının başlatmış olduğu icra takibine itiraz edildiğini çünkü müvekkilinin davacı yana borcunun bulunmadığını, beyanla, haksız davanın reddine, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE :
Dava; Hukuki niteliği itibariyle; İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Dava dosyasının içinde bulunan İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün 01.03.2018 tarih ve — Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı tarafça davalı aleyhine—- alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi ile tahsilinin talep edildiği, davalı tarafın süresinde takip konusu borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Her iki tarafın da tacir olması ve TTK 64. madde uyarınca defter tutma yükümlülüğünün bulunması sebebiyle TTK 83. madde ve HMK 222. madde uyarınca tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; Davacı ticari defterler tasdik yönüyle taraf lehine delil niteliğine haiz olduğu, Davalı tarafın incelenen ticari defterlerinin tasdik yönüyle taraf lehine delil niteliğine haiz olduğu, Davacının ticari defter kayıtlarında davalıdan —-ve davalının ticari defter kayıtlarında davacıya—– borç gözüktüğü, aradaki fark olan (—– tarihli açılış fişlerinin farklılığından kaynaklandığı, Davacının alacağı yönünden ise, davalı defterlerindeki borç tutarı daha yüksek olduğun için, bu durum sonucu değiştirmeyeceği, neticede, davacı tarafın, davalıdan—- alacaklı olduğu, şeklinde raporunu sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Mahkemece alınan bilirkişi raporu denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmakla bilirkişi raporunda yer alan tespitler Mahkememizce de uygun bulunmuştur. Sonuç olarak bilirkişi raporuyla, davacının ticari defterlerine göre davalıdan—–alacaklı olduğu, davalı taraf defterlerine göre davacının, davalıdan —alacaklı olduğu tespit edilmekle davacı talebi davalı kayıtlarından daha düşük miktarı içerdiğinden davacı kayıtları esas alınmak suretiyle davacının davalıdan takip tarihi itibariyle — alacaklı olduğu belirlenmiştir.
Davalı taraf ticari defterleri de davacı kayıtlarını teyit etmekte, aykırı bir hususu barındırmamaktadır. Davalı taraf defterlerinde davacıya belirtilen miktarda borçlu olduğu tespit edilmekle, davalı tarafça söz konusu borcun takip öncesinde ve sonrasında ödendiğine ilişkin bir iddiada da bulunulmamış ve delil sunulmamıştır. Davalının takip konusu alacağın zamanaşımına uğradığı iddiası ise taraflar arasında sözleşmesel bir ilişki bulunması ve faturanın tanzim tarihi itibariyle 2017 yılına ilişkin olması dolayısıyla yerinde bulunmamıştır.
Ayrıca tarafların tacir olması ve ticari ilişkiye dayalı mal alım satımı sözkonusu olması dolayısıyla uygulanması gereken faizin avans faizi olduğu, alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmesi gerektiği değerlendirilmiştir.
Bununla birlikte alacak takip öncesi itibariyle belirli (likit) olduğundan İİK 67/2 uyarınca %20 oranında davacı lehine icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kabulü ile ; Davalının İstanbul Anadolu —–.İcra müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyasısna yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin—— asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile devamına,
Kabul edilen tutarın ——- icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli —– harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan —–peşin harcın mahsubu ile bakiye —— davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan —- başvurma harcı, —– peşin harcın toplamı olan ——– davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam —– yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- ————-göre davacı vekili için takdir olunan —– vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne ve Davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.