Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/330 E. 2018/248 K. 23.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/330 Esas
KARAR NO : 2018/248
DAVA : Deniz Ticaret (Deniz Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 19/03/2018
KARAR TARİHİ : 23/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Deniz Ticaret (Deniz Taşımacılığı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkil tarım makinelerine ait milleri üreten bir şirket olmakla bir kısım ara mamülü ….. ithal ettiği, ithalat işlemlerinin yapılması amacı ile uzun zamandır davalı şirket ile anlaşma yapılmış olup anlaşmaya matuf olarak bir çok mallar getirildiği, mail yolu ile anlaşmaya varılmış olup mallar geldikten 45 gün sonra davalı tarafa ödemeleri yapıldığı, son olarak mail yolu ile teyit edilmiş olan anlaşma gereği davalı tarafça mallar …… 16.08.2016 tarihinde ……. şirketine ait olan gemiye yüklendiği, anlaşma gereği malın……. teslim alınarak limana getirilmesi, limanda gemiye yüklenmesi, geminin seçimi ve gümrük bedelleri dahil olup malın limanda alıcıya olan müvekkile teslim edilmesine kadar tüm aracı şirketlerin belirlenmesi ve ödemelerini yapılması davalı şirkete ait olduğu , anlaşma gereğince malların 16.08.2016 tarihinde yüklenmesinden hemen sonra 30.08.2016 tarihinde malın yüklendiği geminin bağlı olduğu şirket iflasını açıkladığı ve gemi mallar ile yüklü olduğu halde ……. açıklarında kaldığı, daha sonra malların aynı gemi ile gelmesi mümkün olmadığından dolayı mallar ….. limanına getirtildiği ve orada başka konteynerlere aktarılarak başkaca bir gemiye yüklendiği ve …… Limanına getirtildiği, aradan geçen uzun zaman nedeni ile müvekkil malların üretimde kullanılmasından kaynaklı olarak çok miktarda sipariş iptaline maruz kaldığı, sipariş iptallerinden kaynaklı ve üretim gecikmesine bağlı müvekkil zararlarını tazmin haklarını saklı tuttuklarını , anlaşma gereğince malların ……. yüklenmesinde geminin seçimi gemide meydana gelebilecek tüm riskler davalı tarafa ait olmasına rağmen malların ….. Limanında konteyner değiştirmesi ve başkaca bir gemiye yüklenmesine ilişkin olarak ortaya çıkan masrafların müvekkilden talep edildiği, müvekkil bu bedelleri kabul etmemesine rağmen mallar ……. limanına geldikten sonra müvekkile teslimine ilişkin ordinolar teslim edilmediği ve malların 23 gün ……. Limanında bekletildiği , gerek malların değeri ve gerekse de müvekkilin ihtiyacı olmasından dolayı müvekkilce davalının talep ettiği bedel banka havalesi ile itirazi kayıt konularak ödendiği , taraflar arasında karma olarak adlandırılan sözleşme aktedilmiş olup TTK 926 madde kapsamında taşıma işinin yapımı davalı tarafça devralındığı, TTK 928/2 maddesi hükmü gereği tedbirli bir tacir gibi davranmak ile yükümlü olan davalı taraf uzun zamandır iflas etmesi beklenen bir şirkete ait gemiye müvekkil malını yüklemiş olması nedeni ile zararlardan , masraflardan sorumlu olduğu halde hapis hakkının kullanılmasından dolayı müvekkil ödeme yapmak zorunda kaldığı belirtilerek yapılan ödemelerin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili cevap lahiyasında özetle; , haksız olarak para alındığı iddia edilerek sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak davanın açıldığı, nakliye sözleşmesinin ifa edildiği , ifa yeri ve buna bağlı olarak yetkili mahkemenin …… Mahkemeleri olduğu, yurtdışından alınan mallar müvekkil tarafından taşınarak …… getirtildiği ve davacı tarafa teslim edildiği, nakliye sözleşmesinde davacının edimi ise masraf, demuraj, navlun ve benzerini ödemek olup bunun ifa yerinin ise davalının mukim olduğu Kadıköy/İstanbul olduğu, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri bulunduğu iddia edilerek yetki itirazında bulunmuş, esas yönünden ise müvekkil akdi taşıyan olup fiili taşıma davacının bilgisi dahilinde donatan ……..Ltd Şti’ne verildiği, gemi programı ve fiili taşıyanın konşimentosu mail ile davacı yetkilisi …….’e gönderilerek teyidi istenildiği, email ile 24.08.2016 tarihinde konşimentonun onaylandığı, iflas edeceğinin önceden bilinmesi mümkün olmadığından davacı iddialarının haksız ve yersiz olduğu …… arasıdaki deniz taşımasını üstlenen fiili taşıyan …… Ltd Şti için iflas süreci başlatılması nedeni ile davacıya ait iki konteynerin yüklü olduğu gemi bir süre ….. Limanında beklediği ve yükün …… Limanında tahliye edildiği, davacı şirket yetkilisine iflas nedeni ile konteynerlerin limanda beklediği, öncelikle ……. arasındaki taşımaya ilişkin navlun’un ……’e ödenmesi ve boş konteynerin iflas edene iadesi ile ilgili teminatın yatırılması gerektiği, ….. Limanı ardiye ücretinin ödenmesi, yükün tahliyesi, yeni fiili taşıyan bulunması, yeni fiili taşıyanın konteynere yükün dolumu ve limana teslimi, gümrük işlemlerinin yapılması, yeni armatörün ….. …… taşımasına ait navlun ve masraflar ayrıntılı olarak bildirildiği, davacı yanca kabul edildiği, böylece davacının onayı ile taşımanın gerçekleştiği , konteynerlerin …..’e taşındığı davacıya ihbar edildiği halde davacı yükü gecikmeli olarak teslim aldığı ve boş konteynerleri 22.12.2016 günü iade ettiği, bu nedenle davacının tesellümde temerrütü nedeni ile demuraj ücret alacağı oluştuğu, davanın haksız ve yersiz olarak açıldığı beyan edilerek davanın reddine karar verilmesi istenilmiştir.
Dava hukuki niteliği itibariyle deniz ticaretinden kaynaklanan alacak davasıdır.
Görev hususu HMK’nun 114/1-c’ye göre dava şartlarındandır. Dava şartları HMK 115/1 ve 2.maddelerine göre davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılır. Diğer yandan HMK madde 138’e göre mahkeme dilekçeler aşamasının tamamlanmasından sonra ve ön inceleme aşamasına geçilmesinde öncelikle dava şartlarının dosya üzerinden inceler ve dosya kapsamı görev konusunun değerlendirilmesi yönünden tamamlanmış ise karar verilir.
6102 sayılı TTK 1421 md. de “Aksine sözleşme yoksa sigortacının sorumluluğu primin veya ilk taksidinin ödenmesi ile başlar, kara ve denizde eşya taşıma işlerine ilişkin sigortalarda sigortacı sözleşmenin yapılmasıyla sorumlu olur.” denilmektedir. TTK 5/2 md. de “…Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok Asliye Ticaret Mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, Asliye Ticaret Mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir.” denilmektedir.
TTK nın yürürlüğü uygulama şekli hakkındaki 6103 sayılı kanunun 8. md. de ise Deniz Ticaretine ve Deniz Sigortalarına ilişkin hukuk davaları başlığı altındaki düzenlemede ” Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından TTK ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevli kılınacak Asliye Ticaret Mahkemesine devredilir.” denilmekle, İstanbul’da Denizcilik İhtisas Mahkemesi görev alanına giren davalara bakmakla, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi görevli kılınmış bulunmakla, davalının görev itirazı yerinde görüldüğünden Mahkememizin görevsizliğine, yasal süre içerisinde başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile 6100 sayılı HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usul yönünden REDDİNE,
2-HMK.’nun 20. maddesi uyarınca iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, 6102 Sayılı TTK. m. 5 gereğince davaya bakmakla yetkili ve görevli İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-6100 Sayılı HMK’nun 331/2. maddesi gereği yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya görevli mahkemede devam edilmemesi durumunda tarafların talebi üzerine dosya üzerinden durumun tespiti ile yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/03/2018