Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/25 E. 2019/568 K. 21.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1311 Esas
KARAR NO : 2019/547
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/07/2018
KARAR TARİHİ: 20/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirkete ait ——– Plakalı ve————— marka otomobili ile şirket yetkilisi ——-ilçesinde seyir halinde iken,———– plaka sayılı araç ile ——— tarihinde maddi hasarlı bir trafik kazasına karıştığını ve müvekkili şirkete ait araç ————- tarihinde üretici ——— yetkili servisi olan iki numaralı davalıya ait ———–ilçesindeki servise teslim edildiğini, müvekkili şirketin aracı sıfır kilometre olarak 3 numaralı ithalatçı muhatap firmadan satın aldığını, aracın hali hazırda garanti kapsamında olduğunu, hem üretici hem ithalatçı hem de yetkili servisin satış sonrası bakım ve onarımlarından sorumlu olduğunu, satış sonrası hizmetler yönetmeliğince garanti kapsamında ki araçlara ait onarim süresinin maksimum 10 gün herhalde garanti kapsamında olup olmadığına bakılmaksızın azami onarim süresinin de 30 gün olduğunu, üretici ve ithalatçı firmanın onarım ile birlikte yedek parça temin etmekle de mükellef olduğunu, maksimum 20 gün içerisinde de tüketiciye yedek parçayı temin etmek zorunda olduğunu, müvekkil şirkete ait aracın 2 aydan fazla bir süre yetkili serviste kalmış olduğunu, azami onarım süresi ve yedek parça temin etme süresinin geçmiş olmasına rağmen müvekkiline ait aracın onarımının yapılarak teslim edilmemiş olduğunu, teslim edilmediği halde müvekkiline kullanılması amacıyla eş değer bir başka aracın da tedarik edilmediğini, ————– Noterliği’nin ———— tarih ve———- yevmiye numaralı ihtarı keşide edilmiş olmasına rağmen davalıların hiçbirisinin bu konuda cevap vermemiş olduğunu, eşdeğer aracın günlük kira ücreti mukabilinde şimdilik ————–TL maddi zararın ödenmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ————–. vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu araca ilişkin müvekkilin satıcı konumunda olduğunu, herhangi bir hizmet ayıbının varlığı konusunda bilgilerinin bulunmadığını, bu nedenle esasa ilişkin gerekçeli cevap verme haklarının saklı tutulduğunu, bir an için hizmet ayıbı söz konusu olsa bile müvekkilinin sorumluluğu bulunmadığını, diğer davalı servisin kusuru neticesinde davacının iddia ettiği gibi hizmet ayıbı söz konusu ise müvekkil şirkete husumetin yöneltilemeyeceğini, davaya konu olay imalata dayalı gizli/açık bir ayıp olmadığından dolayı satıcı müvekkilin sorumluluğuna gidilemeyeceğini, Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliği’nin 14/1. Maddesine göre üretici ve ithalatçıların satış sonrası hizmet noktasında yetkili servis ile müteselsilen sorumluluğu olup, satıcı müvekkilin hizmet ayıbından kaynaklı sorumluluğu bulunmadığını, aracı ithal edenin——-. olduğunu, müvekkili ise buradan aracı buradan temin ederek yetkili bayiliğini yapan firma olduğunu, ancak davacı servis hizmetinden kaynaklı alacak talebinde bulunduğundan dolayı husumetin kendilerine yöneltilmesi haksız ve hukuka aykırı olduğunu, aracın müvekkil şirket servisine girişi olmadığı gibi müvekkil şirket nezdinde açılmış herhangi bir iş emri ya da aracın müvekkil tarafından davaya konu olay kapsamında servis hizmeti aldığına dair bir kaydının ya da bağlantının bulunmadığını, davacının tüm talep ve iddialarını reddederek mesnetten yoksun, haksız ve hukuka aykırı davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu aracın müvekkilince satışı yapılmadığını, sadece trafik kazası nedeniyle maddi hasarlı olarak müvekkile ait ———-ilçesindeki servisinden servis hizmeti alındığını, iddia edilen konu servis hizmeti bakım kapsamında olmayıp hasar onarımı olduğundan tamir ve hasar onarım süresi de hasarın niteliğine, niceliğine, servisteki kapasite ve yoğunluğa bağlı olarak değişeceğinden garanti hüküm ve taahhütlerine aykırı olarak trafik kazasına bağlı hasarın 10 gün ve 30 günlük garanti kapsamında olduğunun ileri sürülmesi ve kabul edilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle verilen servis hizmetinde azami sürenin aşıldığı iddiasının kabul edilemeyeceğini, hasarın trafik kazasına bağlı olması ve garanti kapsamında bulunmaması davacıya ikame araç verme yükümlülüğünü ortadan kaldırdığını, müvekkilin servis olarak mobil araç vermek yükümlülüğü bulunmayıp davacıya bu yönde bir taahhüdü de bulunmadığını, davacı tarafın mobil araç talep hakkı olmamasına rağmen müvekkil tarafından müşteri memnuniyeti kapsamında kendisine mobil araç 10.07.2017 tarihinde verilmiş olup 19.08.2017 tarihinde mobil araç teslim alındığını, davacının mobil araç talep hakkı olduğunu bir an için hak sahipliği olduğu dikkate alınsa bile bu kez davacı tarafından talep edilen günlük kiralama talebine gerekçe olacak herhangi bir kiralama faturası ve bedeli sunmadan sebepsiz zenginleşme saiki ile dava ikamesinin hukuki dayanağının olmadığını, davacının iddiasında yer alan kiralamaya ilişkin olarak hiçbir delil bulunmadığını, dava dilekçesinde ileri sürülmemiş hiçbir delile muvafakatlarının bulunmadığını, işbu haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı …cevap dilekçesi vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle; davacının karışmış olduğu maddi hasarlı trafik kazasında yetkili serviste kalan aracın azami onarım süresinin aşması sebebine dayalı eş değer aracın günlük kira bedeli istemli maddi tazminat davasıdır.
Davacı vekili 17/04/2019 tarihli beyan dilekçesi ile yargılamaya konu uyuşmazlık hakkında 01/03/2019 tarihinde feragat ile sona erdirileceği ve davalılardan ayrı ayrı yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmayacağına dair mutabakata varıldığını, bu kapsamda davadan feragatlarının kabulü ile davalılar lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …vekilinin 10/05/2019 tarihli dilekçesi ile taraflar ile anlaşmaya vardıklarını, davacı tarafın feragat beyanının kabulüne ve tarafları lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …vekilinin bila tarihli dilekçesi ile dosyadaki yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinden feragat ettiklerini, taraflar arasında imzalanan 01/03/2019 tarihli sulh ve ibra protokolü uyarınca karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …——— vekili bila tarihli dilekçesi ile yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinden feragat ettiklerini, taraflar arasında imzalanan 01/03/2019 tarihli sulh ve ibra protokolü uyarınca karar verilmesini talep etmiştir.
6100 sayılı HMK madde 307 ve devamında düzenlenen feragat, davacının netice-i talebinden kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Hiç kimse kendi lehine olan bir davayı açmaya zorlanamayacağı gibi (HMK.24), davacı da açmış olduğu bir davayı sonuna kadar takip etmeye zorlanamaz.
Feragat, davayı sona erdiren, yapıldığı anda sonuç doğuran, kesin bir usul işlemi olup, HMK 311. maddesi uyarınca, karşı tarafın muvafakatine gerek olmaksızın kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğundan, somut olayda davacı yazılı beyanı ile usulüne uygun şekilde davadan feragat ettiğini beyan ettiğinden ayrıca vekaletnamede feragat hususunda özel yetki bulunduğundan, açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, tarafların yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığı anlaşıldığından davalılar lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli olan 35,90-TL başvurma harcı ile 14,80-TL peşin harç olmak üzere toplam 50,70-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde gider avansının yatıran tarafa iadesine,
5-Tarafların avukatlık ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, tarafların yokluğunda verilen karara gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi.13/06/2019