Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/237 E. 2020/387 K. 30.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/237 Esas
KARAR NO : 2020/387

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 23/02/2018
KARAR TARİHİ : 30/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı alacaklı şirket tarafından davalı şirkete, —– söz konusu iş kapsamında——taşımasının ise denizyolu ile yapıldığını, söz konusu taşıma işi ile igili düzenlenen fatura bakiyesinin ödenmemesi üzerine davalı aleyhine İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine durdurulan takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edildiği ancak cevap vermediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle taşımacılık ilişkisinden kaynaklı faturalar nedeniyle cari hesaba dayalı olarak davacı tarafça başlatılan İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün —-. Sayılı icra dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ve icra inkar isteminden ibarettir.
Mahkememizce icra dosyası celp edilmiş olup, incelenen icra dosyasında davalı yana ödeme emrinin 10/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafın 7 günlük itiraz süresi içerisinde 14/02/2018 tarihinde takibe itiraz ettiği, itirazın iptali davası açılma şartlarının mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın çözümüne ilişkin tarafların defterlerinin incelenmesi ve dosya kapsamına göre rapor tanzim edilmesi için taşımacılık uzmanı bilirkişi ile mali müşavir bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Bilirkişi — tarihli raporunda özetle: “Davacı yana ait 2017 yıllarına ait ticari defterlerinin sahipleri lehine delil vasfına haiz olduğunu, dayanağı belgeleri ile uyumlu olarak tutulmuş davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş defterlerin kabul edildiğini, davalı tarafın defterlerinin bilirkişi incelemesine ibraz edilmediğinden, dayanağı belgelerle uyumlu olan davacı tarafın defter kayıtlarına itibar edilmesi gerektiğini, davacı yan tarafından davalı yan adına düzenlenen 21.07.2017 tarihli faturaların davacı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı yan tarafından bu faturalara karşılık davacı yana —– ödeme yapıldığı, davacı yanın takip tarihi itibariyle davalı yandan 1.603,37 EUR alacaklı olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu Mahkememize sunmuştur. Bilirkişi raporu alındıktan sonra, davalı yanın defterlerinin ibrazı için usulüne uygun ihtaratlı tebligat çıkarılmadığı anlaşıldığından, yeniden ara karar oluşturulmuş, davalı yan defter ve kayıtlarını ihtaratlı davetiyeye rağmen belirli gün ve saatte ibraz etmemiştir. Mahkememizce dava konusu hizmetin verilip verilmediğinin kök raporda taşımacı bilirkişi tarafından değerlendirilmediği anlaşılmakla bu hususta ek rapor alınmış, her ne kadar bilirkişi tarafından ek raporda da hizmetin verilip verilmediğine ilişkin ayrıca değerlendirme yapılmamış ise de mali müşavir bilirkişinin aşağıda belirtilen gerekçeler ile ek rapordaki görüşü uygun bulunmuş ve her iki rapor da hükme esas alınmıştır.
Bilindiği üzere HMK’nın 222. Maddesi gereği davacı tarafın defterlerinin sahibi lehine delil teşkil etmesi için davalı tarafın aynı şartlarla uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter ve kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmış olması gerekir. Öte yandan fatura tek başına alacağı ispata elverişli değildir. Fatura konusu hizmetin/malın karşı tarafa teslim edildiğine yönelik başkaca yazılı belgelerle desteklenmesi gerekir. Belirtilen belgeler imzalı sevk irsaliyesi, mutabakatname, vergi kayıtları gibi her türlü ispata yarar yasal delil olabilir. Davalı taraf inceleme günü defter ve kayıtlarını ibraz etmemiştir. Ancak mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre, takip talebine konu —— kısmi ödeme yapılmıştır. Bu durumda; davalı tarafın, davacının taşıma hizmetini yerine getirmesi sebebiyle kısmi ödeme yaptığı, davalının faturayı kabul ettiği karinesiyle dava konusu hizmetin eksiksiz teslim edildiği ve davacının takip tarihi itibariyle 1.603,37-Euro alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır. Takip konusu diğer fatura ise 10.500,00-Eur. Bedelli taşımanın sigorta prim ücretine ilişkin olduğundan ve davacı tarafça taşıma işinin yapıldığı kısmi ödeme ile anlaşıldığından her iki fatura yönünden davacının alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır. Nitekim benzer nitelikte ilk derece mahkemesi kararını Yargıtay———-Sayılı ilamı ile onamıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu uyuşmazlığın taşıma ilişkisine dayalı iki faturadan kaynaklı bakiye cari hesap alacağına ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davası olduğu, davalı taraf defter ve kayıtlarını sunmamış olsa dahi cari hesaptan kaynaklı borcuna yönelik kısmi ödeme yapması sebebiyle, davacı tarafın hizmeti eksiksiz olarak yerine getirdiğinin anlaşıldığı kanaatine varılmış, davanın kabulüne, itirazın iptaline karar vermek gerekmiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, davacının İstanbul Anadolu ———–. İcra Müdürlüğü’nün ——. Sayılı dosyası ile başlattığı icra takibine davalı tarafça yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin 1.603,37- Euro asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 Sayılı Kanun m. 4/a uyarınca Euro cinsi dövize devlet bankalarının uyguladığı faiz oranı üzerinden işleyecek faizi yürütülmek sureti ile aynen devamına,
2-Kabul edilen 1.603,37-Euro asıl alacağın icra takip tarihindeki Türk Lirası karşılığı üzerinden hesaplanacak % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 514,22-TL harçtan peşin alınan 128,56-TL harcın mahsubu ile bakiye 385,66-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 35,90-TL başvurma harcı, 128,56-TL peşin harç toplamı olan 164,46-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen toplam 1.692,70-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden —————– göre hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı