Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1463 E. 2019/930 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1463 Esas
KARAR NO : 2019/930

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 14/11/2018
KARAR TARİHİ : 19/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan kayıt terkin davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu —–. İflas müdürlüğünün — iflas dosyası ile ilgili — Alacaklılar toplantısına kadar kayıt kabul ve sıra cetveline ilişkin işlemlerle ilgili taraflarına bilgi verilmediğini ve sıra cetveli tebliğ edilmediğini, 2. Alacaklılar toplantısı vesilesiyle 07/11/2018 tarihinde dosyayı incelediklerinde bazı işçi alacaklarının esas ve usul açısından hukuku aykırı bir şekilre sıra cetvelinde 1. Sıraya kayıt edildiklerini tespit ettiklerini, sıra cetvelinde 1. Sıraya kaydedilen —– işçi alacakları mahkeme kararı ve icra takibine dayanmadığı gibi resmi bir kayda da dayanmadığını,—- alınmış resmi kayıtlara da dayanmadığını, — kayıtlarında asgari ücretli olarak gözüken kayıtların esas alınmadığını, davalı —–ücret alacaklarının ne olduğu, ödenip ödenmediği hususunda araştırma yapılmadan delil niteliği olan kayıt istenmeden, sadece beyana dayalı olarak kabul edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ihbar tazminatı, kıdem tazminatı, ücret izin alacağı ile ilgili iddiaları kanıtlayan hiçbir belge ve delil araştırılmadan bu alacaklarla ilgili istemin neden kaydedildiği anlaşılamadığını, belgelenmeyen bir alacağın iflas masasına kaydedilmesi ve bu alacakla ilgili iflas idaresinin ve iflas müdürlüğünün masaya alacak olarak yazdırılması, kabul işlemi hukuka aykırı olduğunu, bu alacağın iflas masasından kaydının silinmesi ve sıra cetvelinden çıkarılması gerektiğini, ayrıca sıra cetvelinin bu işlemden sonra yeniden düzenlenmesine karar verilmesi gerektiğini, taraflarına gönderilen yazılarda müvekkillerimin alacaklarının 1.sıraya kaydedildiği belirtildiğini, 7.11.2018 tarihinde yapılan———– dosyasındaki paranın ödenmesine karar verildiğini bu kararın uygulanması halinde davalıya yapılacak ödemenin geri alınması mümkün olmayacağın, davalıya ödeme yapılmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, bu nedenle ihtiyati tedbir talebinin kabul edilerek hukuka aykırı bir şekilde iflas masasına alacağı yazılan davalının, alacağına ilişkin iflas idaresi işleminin hukuka aykırı olduğunun tespitine, işlemin iptaline alacak kaydının iflas masasından silinmesine, sırca cetvelinin de bu değişikliğe göre yeniden düzenlenmesine karar verilmesini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ———- vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıların kesinleşmiş sıra cetveline itirazlarının yasal dayanağı olmadığını, davalının sıra cetveline kaydedilen alacağının müflis şirketten iflas kararından geriye doğru 1 yıl içinde taahhuk etmiş işçilik alacağı olduğunu, belgeler ve celp edilecek —- kayıtları ile alacağın tutarı, sırası ve derecesinde herhangi bir hata bulunmadığının anlaşılacağını, hem usul hem esasta yasal dayanağı olmayan davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davalı işçinin sıra cetveline kabul edilen işçi alacaklarının hukuka aykırı olması nedenine dayalı açılan kayıt terkin davasıdır.
Bilindiği üzere sıra cetveline itiraz davaları İcra İflas Kanunu’nun 235. Maddesinde düzenlenmiş olup: “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur. Bu davaya bakan mahkeme, davacının isteği halinde ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 302 nci maddenin altıncı fıkrasına kıyasen onbeş gün zarfında karar verir.” hükmünü haizdir. Yine aynı Kanun’un 223. Maddesi: ” İflâs masasına alacaklı olarak müracaat eden alacaklılar, tebligata elverişli adres göstermek ve Adalet Bakanlığınca çıkarılacak tarifede gösterilecek yazı ve tebliğ masrafları için avans vermek suretiyle iflâs idaresince alınacak kararların kendilerine tebliğini isteyebilirler. Bu muameleyi yaptırmış alacaklılar hakkında iflâs idare memurunun kararlarına karşı kanun yolları kendilerine tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar.” şeklindedir.Tüm bu düzenlemeler karşısında, kayıt kabul ve kayıt terkin davalarında sıra cetvelinin ilan tarihinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde dava açılması dava şartı olup, ayrıca yazı ve tebliğ masrafı verenler için bu süre tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlamaktadır.
Mahkememiz dosyasında İstanbul Anadolu —–.İcra Dairesi’nin 2014/1 İflas sayılı dosyasında davacılara sıra cetvelinin tebliğ edilip edilmediği, sıra cetveli ilan tarihine yönelik müzekkere yazılmış, gelen yazı cevabından ; davacı —- alacak kayıt talebinde bulunduğu, alacağının tamamının kabul edildiği, sıra cetvelinin tebliği için ayrıca masraf vermediği, sıra cetveli ve masa kararının 10.11.2014 tarihinde tebliğ olduğu, davacı ——-sıra cetvelinin tebliği için ayrıca masraf vermediği, alacak talebinin tamamının kabul edildiği, sıra cetveli ve masa kararının 10.11.2014 tarihinde tebliğ olduğu, sıra cetvelinin 01.11.2014 tarihinde —— Sicil Gazetesinde ayrı ayrı ilan edildiği anlaşılmıştır. Eldeki dava ise 14.11.2018 tarihinde açılmıştır. Bu nedenle davanın 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı anlaşılmıştır. Davacı vekili kendisine sıra cetvelinin tebliğ edilmediğini, ancak ikinci alacaklılar toplantısında bazı işçi alacaklarının usul ve esasa aykırı olarak kaydedildiğini öğrendiğini beyan etmiş ise de; davacılarca iflas idaresine ayrıca tebliğ gideri verilmediğinden sürenin başlangıcının tebliğ değil ilan tarihi olduğu anlaşılmış ve süre başlangıcına yönelik itirazları yerinde görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve gelen yazı cevapları birlikte değerlendirildiğinde; Davacıların iflas idaresine sıra cetvelinin tebliği için ayrıca bir masraf vermediği, bu nedenle davacıların kayıt terkin davası açılması için hak düşürücü sürenin başlangıcının sıra cetvelinin ilan tarihinden itibaren başlayacağı anlaşılmış, iflas idaresinden gelen yazı cevabından ilan tarihinin 01/11/2014 tarihi olduğu davanın ise 14/11/2018 tarihinde 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı görülmüş, açıklanan nedenlerle davanın İİK 223, 235 ve HMK’nın 114/2, 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı anlaşıldığından, HMK 114/2 ve 115/2 md. Uyarınca dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40-TL harçtan peşin olarak yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 8,50-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı ———- kendisini vekille temsil ettirdiğinden– 7/2 uyarınca belirlenen 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.