Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/142 E. 2021/154 K. 28.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/142 Esas
KARAR NO : 2021/154
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/02/2018
KARAR TARİHİ : 28/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalı olan şahısla bir ilişkisinin olmadığını, takibe konu olan çek üzerinde bulunan imzanın müvekkili şirket yetkilisi ——– ait olmadığını, imzayı açıkça ve ayrıca inkar ettiklerini, sunulan deliller değerlendirilerek yapılacak araştırma sonucunda imzanın —— ait olmadığının fark edileceğini, İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı icra takibi dosyasından gönderilen tebligatın T.K.35 maddeye göre yapıldığını, bu durumun şirket için yeni ——- oldukları zamanda gerçekleştiğini ve kesinleşen takip nedeniyle de şirketin varlıkları üzerine hacizler konulduğunu beyan ederek teminatsız veya uygun görülen teminatla takibin durdurulmasına, araçlar ve tapu üzerinde hacizlerin kalmak kaydıyla şirketin banka hesapları üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına, davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine, mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin de davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi sunmamış, katıldığı duruşmada davanın reddini talep etmiştir
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Davacı dava dilekçesinde dava konusu çekin kendisi tarafından düzenlenmediğini, çekte bulunana imzanın kendisine ait olmadığını, bu nedenle başlatılan icra takibine konu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmektedir.
Davacı şirket yetkilisi — ait — dosya içerisine alınmış ve—- yapılması için dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir. 14.03.2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu çek üzerindeki imzanın davacı şirket yetkilisi ——– eli ürünü olmadığı rapor edilmiştir.
Dava konusu——- seri numaralı çekin dosya içerisine alınmıştır. Bankaya müzekkere yazarak bu çek ile ilgili tüm bilgi ve belgeler dosya içerisine alınmıştır. Bankadan gelen yazı cevabı ve ekindeki belgelerden anlaşıldığı üzere, davacı şirket tarafından —– işlemlerini yapmak üzere vekil olarak tayin edildikleri, buna ilişkin Şanlıurfa —. Noterliğinin —-yevmiye numaralı vekaletname örneğinin dosya içerisine alındığı, her ne kadar bu vekaletnamede bu kişiler çek hariç kambiyo senedi düzenlemeye yetkili kılınmış iseler de; yine ——– belgede davacı şirketi temsilen——– çek senet işlemlerinin yapılabileceği şeklindeki belgenin düzenlendiği ve bu belgenin altında ———– imzasının ve davacı şirketin kaşesinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu çekin dava dışı şirketin vekil tayin ettiği ….——– elini ürünü olup olmadığı hususunda inceleme yapılması için, —- ilgili — temin edilmiş, dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir. 30.12.2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle dava konusu çek üzerindeki imzanın dava dışı .——– ait olduğu rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. İcra takibine konu çekin davacı şirket yetkilisi tarafından imzalanmadığı bilirkişi raporu ile belirlenmiştir. Ancak davacı şirket yetkisi ——– tarafından nüfus kayıtlarında kardeşi olduğu tespit edilen …—–şirket işlerinin yürütülmesi için vekil tayin edildiği, buna ilişkin vekaletname örneğinin banka tarafından dosyaya gönderildiği, banka tarafından gelen yazı cevabına göre dava —- davacı şirketi temsilen çek senet işlemleri dahil banka işlemlerini yürüttüğü ve ticari temsilci sıfatına haiz olduğu, dava dışı ..—- temin edilen imza örnekleri ile dava konusu çekteki imzanın aynı olduğunun belirlendiği, bu nedenle davacı şirketin dava konusu çek nedeniyle borçlu olmadığı iddiasının gerçek dışı olduğu kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-1-Davanın REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip dosya içerisinde bulunan belgelerin bir suretinin dosya içiresine alındıktan sonra belge asıllarının ilgili kurumlara iadesine,
3-Alınması gerekli 59,30-TL harçtan peşin alınan 512,33-TL harçtan mahsubu ile artan 453,03-TL harcın davacının talebi halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadğına,
6-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden —– Tarifesindeki esaslara göre belirlenen 4.500,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.