Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1408 E. 2020/917 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1408 Esas
KARAR NO : 2020/917 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2018
KARAR TARİHİ : 17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının —– şirketiyle arasında imzalanmış geçerli bir satış sözleşmesi olmadan — tutanak ile tespit edildiği, iş bu kaçak kullanım bedeline istinaden tahakkuk eden bedelin tahsili için davalı borçlu hakkında İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğü — Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, Ancak davalı borçlunun icra dosyasına sunduğu haksız ve mesnetsiz itiraz dilekçesi ile borca itiraz ettiği ve iş bu itiraz üzerine icra takibi durdurulduğu, Müvekkilinin haklı ve yerinde olan icra takibine itiraz ederek borcu inkar eden borçlunun alacağın tahsiline geciktirmek veya engellemek amacıyla kötü niyetle hareket ettiğinin açık olduğu, Müvekkilinin———- yer alan ilçeler kapsamındaki elektrik dağıtım şebekesi inşa, bakım ve işletme faaliyetlerini sürdüren dağıtım lisansı sahibi bir şirket olduğu, Müvekkili şirket, sorumluluk alanı çerçevesinde ana hedefi olan sürdürebilir ve kalite enerji sağlama amacıyla tüketicilerin kaliteli ve kesintisiz enerji kullanabilmesine yönelik faaliyetleri tabi olduğu mevzuat hükümleri doğrultusunda yürütüldüğü, bu sebeple İstanbul Anadolu–.İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine durdurulan takibin devamına, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya tebligatın TK 35 maddeye göre yapıldığı, davalının cevap dilekçesi ibraz etmediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, Kaçak elektrik bedelinin tahsiline yönelik icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkin olduğu belirlendi.
İcra dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —- üzerinden takip yapıldığı, ödeme emrinin davalı/takip borçlusuna 12.05.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı/takip borçlusunun 15.05.2018 tarihinde verdiği İtiraz Dilekçesi ile; alacaklının dosyaya ibraz ettiği belgeleri kabul etmediğini, alacaklı tarafa borcu olmadığını ödeme emrindeki asıl alacak ve ferilerine itiraz ettiğini belirterek süresinde takibe itirazda bulunduğu görülmüştür.
Dosya konusunda uzman —- verilerek, rapor alınmıştır. Bilirkişi Raporunda; —— adresinde ” Kurum tarafından kesilen elektriği açarak ” elektrik kullanıldığı gerekçesiyle tanzim edilen tutanak doğrultusundaki kullanımın kaçak elektrik tüketimi kabul edilesi gerektiği, dava konusu tutanak haricinde davalı adına yanı tesisata dava dışı 11/09/2017 tarihli tutanağın tanzim edilmiş olduğu tespit edilmiştir. Dava konusu kaçak tahakkukunun — tutanak tarihinden itibaren enerjisi kesilen sayaç tarafından kayıt altına alınan mahalde bilfiil tüketilen—- düzenlenmiş olduğu anlaşılmakla, kaçak tahakkuk hesabı başlık altında yapılan değerlendirmeler doğrultusunda, davacı tarafça davalı adına tahakkuk ettirilen — mevzuata uygun ve herhangi bir hesaplama hatasının olmadığı, takibin —- alacağın ise amme alacağı olduğu dolayısıyla 6183 sayılı kanunun 51. Maddesine tabi olacağı dolayısıyla gecikme zammı tahakkuku tartışmasız olduğunda —– emsal ilamındaki içtihadına göre —- tutar üzerinden davalı—- devam edebileceği , şeklinde raporunu sunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi kök ile birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun —- —adresinde kaçak elektrik kullandığı tespit edilmiştir. Davalının kaçak elektrik kullandığı ilgili şirket yetkililerince tutulan tutanakla belirlenmekle ve söz konusu tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar — bulunmakla ve davalı tarafça söz konusu tutanakta belirlenen tespitlerin aksi yönde bir delil ileri sürmediğinden davacı kayıtlarının değerlendirilmesi ile davalının kullanımı belirli bulunmaktadır. Buna göre bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmeler yerinde bulunmakla Mahkememizce de hükme esas alınmış olup 04.12.2017 tarihli Tutanakla 14.156,00-TL. tutarındaki ——. tutar üzerinden ve takip konusu asıl alacağın 6183 sayılı Kanun uyarınca yıllık %16,80 ve yıllara göre değişen oranlarda işleyecek faiziyle devamına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davacı alacağı takip öncesi itibariyle belirli bulunduğundan kabul edilen asıl alacak miktarın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; Davalının İstanbul Anadolu —-.icra Müdürlüğünün —-esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-Kabul edilen asıl alacak tutarının % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3- Alınması gerekli 1.023,44- TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 180,98- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 842,46- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- a) Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 35,90- TL. başvurma harcı,180,98-TL peşin harcın toplamı olan 216,88- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Davacı tarafından sarfedilen toplam 885,00-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılması,
5- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
6- —– ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı