Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1150
KARAR NO : 2023/866
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/10/2018
KARAR TARİHİ : 07/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
28.12.2017 tarihinde sürücü —— sevk ve idaresindeki davalı … şirketine Zorunlu Trafik Sigortası ile sigortalı bulunan —-plakalı aracın kusurlu olarak, —– plakalı motorsiklete çarpması neticesinde meydana gelen kazada sürücü konumunda olan müvekkili … yaralandığını, davalı … şirketinin —— numaralı poliçe kapsamında kaza tarihinde kişi başına olan teminat çerçevesinde sorumluluğunun bulunduğu açıklanan nedenlerle cismani zarar nedeniyle oluşacak maddi tazminat nedeniyle,sürekli ve geçici maluliyet dönemine ilişkin tazminat tutarının, bakıcı giderinin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, öncelikle 6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesine göre belirlenecek maddi tazminatın sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Usulüne uygun çağrı kağıdı tebliğine rağmen davalı taraf davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; hukuki niteliği itibariyle davacının sevk ve idaresindeki —–plaka numaralı motosiklet ile davalı … şirketi tarafından ZMMS yapılan—– plaka numaralı araç arasında 28/12/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacının malul kaldığı iddiası ile davacının davalıdan, bakıcı gideri, geçici ve kalıcı maluliyet nedeni ile sigorta şirketine açılan tazminat davasıdır.
Davacı vekili 06/11/2023 tarihli dilekçesi ile, davalı taraf ile asıl alacak, yargılama gideri, vekalet ücreti yönünden sulh olunduğunu beyan etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 313 ve devamı maddelerine göre sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde, sulh olmaya yetkili olduğu anlaşılmıştır. Tarafların sulh oldukları ve davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. HMK’nın 331/1 maddesine göre davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder. Davalının davacıya ödeme yaparak tarafların sulh olunduğu belirtildiği nazara alınarak ve davacı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından konusuz kalan davada ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 179,90-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 144,00-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı vekilinin beyanı dikkate alınarak yargılama gideri ve avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,
5-Artan gider avansı bulunması ve talep etmesi halinde gider avansının yatıran tarafa iadesine,Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.