Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1113 E. 2021/307 K. 23.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1113 Esas
KARAR NO: 2021/307
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2018
KARAR TARİHİ : 23/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı —–plakalı aracın davalı sigortacı nezdinde —- olduğunu, araçta—– tarihinde hasar meydana geldiğini, hasarın davalıya ihbarı sonrasında davalı sigortacı nezdinde——- sayılı hasar dosyası oluşturulduğunu, davalı tarafından hasar ekspertizi için bir sigorta eksperi tayin edildiğini, tayin edilen eksper tarafından aracın onarım için çekildiği —— ekspertiz yapıldığını ve yedek parça ile işçilik ücreti toplamı olarak——– hasar tespit edildiğini, davalı tarafından ——– bir tazminat ödemesi yapıldığını başkaca ödeme yapılmayacağının şifahi olarak bildirildiğini, hal böyle iken davalı sigortacının internet sitesinde yer alan hasar dosyasında ise hasar dosyasının reddedildiği ve dosyanın kapatıldığı bilgisinin yer aldığını, sigortalı, aracındaki hasarın onarım maliyetini tam olarak alamadığı gibi aracının onarımı da gerçekleştirilemediğini, bunun üzerine aracını, hasarlı halde alarak müvekkiline ait servise teslim ettiğini, müvekkili tarafından aracın onarımının yapıldığını ve şanzumanın yenisi ile değiştirildiğini, davalının —-ödemesi sonrasında bakiye fatura alacağı —- olduğunu,————-kapsamındaki davalı sigortacı nezdindeki hasar tazminatı alacağını, onarımı yapan müvekkiline temlik ettiğini, temlik sonrasında —– tarihli yazı ile davalıya hasar tazminatı alacağını sigortalı tarafından müvekkiline temlik edildiğini ve onarım fatura bakiyesinin ödenmesinin istenildiğini, yasa gereği yazalı başvuruyu takip eden —- içerisinde herhangi bir cevap alınamadığını ödeme de yapılmadığını davalı tarafından ödenmeyen bakiye hasar tazminatı —- bu bedelin ödenmesi talep yazısının davalıya tebliğ tarihi olan ——- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;—— yükümlülüklerini ihlal ederek sigortalı araçta hasarın artmasına sebep olduğunu, 2. Hasardan dolayı müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğu bulunmadığını, uyuşmazlık konusu hasarda sigortalı araç sürücüsü aracı hasardan sonra kullanmaması gerektiğini ve sigorta şirketine bildirim yaparak çektirmesi gerektiği halde üstüne düşen bu yükümlülüğü yerine getirmeyerek aracın altını çarptıktan sonra üzerine gidildiğini, şanzıman tıpasından hasarlandığı ve yağın akarak bittiğini, şanzıman içerisinde yağsız çalışmadan dolayı hasar meydana geldiğini, koruma önlemleri ve kurtarma yükümlülüklerine aykırı davrandığını, bu yükümlülüklerine aykırı davranması sonucunda sigortalı araçtaki hasar miktarı arttığını, hasar miktarının artmasına sigortalı kasten sebebiyet verdiğinden sigortalı araçta meydana gelen ikinci hasardan kaynaklı müvekkili sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili sigorta şirketi tarafından tazmin yükümlülüğü dahilinde olan ilk hasar miktarı poliçe özel şartı gereği muafiyet sınırı altında kalmış olduğundan ilgili hasardan kaynaklı müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığını, davacının ilgili davada taraf sıfatının bulunmadığını, sigortalının da iş bu davaya dahil edilmesi gerektiğini, temlik sözleşmesinde alacağın miktarı, temlik edenin adı ve imzası bulunması gerektiğini, bunun yanında sözleşmeden tarafın temlik etme iradesi olduğunun anlaşıldığını, uyuşmazlık konusu olayda davacı taraf ile sigortalı arasında akdedilen temlik sözleşmesinde alacağın miktarının yazmadığını, alacağın varlığı bile meçhul olduğunu, temlik sözleşmesinin konusunun bulunmadığını, sözleşmenin geçersizliği nedeniyle temlik alan davacının iş bu davada taraf sıfatının bulunmadığını, mahkeme aksi kanaatteyse sigortalı araç sahibi ———- işbu davaya dahil edilmesinin gerektiğini, bu nedenlerle açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle temlik eden dava dışı ——— tarihinde karışmış olduğu kazada araçta meydana gelen hasarın kasko poliçesi kapsamında davalıdan tahsili istemli maddi tazminat davasıdır.
Dosya kapsamında dava dışı temlik eden ile davacı arasında temlik sözleşmesi mevcut olup, davacının aktif husumetinin bulunduğu anlaşılmıştır. Mahkememizce hasar dosyası celp edilmiş, uyuşmazlığın çözümüne ilişkin hasar konusunda uzman makine mühendisi bilirkişi ile sigorta bilirkişisinden oluşan heyetten rapor alınmıştır. Bilirkişi heyetinin—– tarihli raporunda özetle: “Yapılan teknik incelemede aracın alttan çarpma ile şanzıman yağ boşaltma tapası noktasında darbe aldığı, kaçağın ya tapa yuvasından ya da şanzıman kasası ile birleşme yerinden geldiği, araç çarpıldığında sürücünün kontrolüne rağmen sorun olduğunu görmemesinin mümkün olduğu, çünkü henüz yeni çarpmış bir araçta alt taraftan sızmaya başlayan şanzıman yağının motor alt kaputunun içine damlamaya başlayacağı ve kısa sürede zemine ulaşılarak görünür olma fırsatının olmayacağı, aracın daha teknik bir şoför tarafından kullanılması durumunda ilk başta yağ kaçağını görememiş olsa dahi, bir süre sonra tekrar aracı durdurup kontrol ederek kaçağı görebileceği, Dava konusu sigorta hasar bedelinin —- olduğu kanaatine varılması nedenlerinden dolayı, —- dava konusu sigorta hasarı olduğu kanaatine varılan —- hasar bedelini, dava tarihinden itibaren, ——– avans faizi ile birlikte, davalı —— talep etme hakkının olduğu kanaatine varıldığını, dosyada belgesi olmayan ve davacı tarafından hasar için ödendiği beyan edilen —– tutarın, hataya meydan vermemek üzere, ödemesi yapıldı ise belgesi sunulduktan sonra ayrıca hesaptan düşülmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır” içeriğiyle raporunu mahkememize sunmuşlardır. Alınan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerinin rapora karşı beyan ve itirazlarını sunmuşlardır.
Davalının rapora itirazları ve alınan raporun Mahkememizce yeterli görülmemesi sebebiyle bilirkişilerden ek rapor alınmıştır. Bilirkişi heyetinin ——- raporunda özetle:”Davaya konu hasara sebep çarpma meydana geldikten sonra kullanıcının aracı kontrolünün gerekli olduğu, yapıp yapmadığına ilişkin bir delil olmadığı, bununla birlikte kök raporda belirtildiği gibi aracın yağ sızıntısının açık ve net olarak görülmeyecek kadar zayıf olduğu, kırığın fotoğraflarda görülmediği, bu durumun çarpma yerinde ilk anda yapılacak kontrolde kuvvetle görülmeme ihtimalini taşıdığı, ——- şanzımanı içinde yağ seviyesini gösteren veya şanzıman iç sıcaklığını ölçen sensörlerin ve bunu göstergede belli eden uyarı lambalarının olmadığı, alttan çarpma neticesinde boşalmaya başlayan motor yağının göstergede ikazı olduğu, alttan çarpma halinde ——– görünür halde olduğu lakin şanzıman yağlarının açık sarı veya şeffaf renkte olduğu, motor yağının akıcı şanzıman yağının kıvamının yoğun olduğu, şanzıman yağının ayırt edilebilir renge sahip olmaması, göstergede ikaz lambası olmayışı, akışkanlığının az olması sebebiyle damlama sürecinin uzun olması sürücünün tespitini zorlaştırır yönde olsa da; hasarın aleni çarpma neticesinde meydana geldiğinin açık olduğu, bu sebeple kullanıcının büyüyen hasarı koruma kurtarma yükümlülüğünü yerine getirmemiş olması sebebiyle —- kusurlu olduğu, ilk çarpma sebebiyle ortaya çıkan eksper raporundaki hesaba göre ——- sigortacıda olduğu, araç sahibinin ilk serviste çok daha yüksek meblağlı bir onarımı tercih etmemesi, aracın onarımın daha uygun bir fiyatla gerçekleştirmesi sebebiyle sigortacının muafiyet tutarı üzerinde avantajı olduğu, sigorta tarafından esas alınması gereken tutarın ——- olduğu, araç sahibinin orijinal ve sıfır olmayan parçayı maliyeti sebebiyle aracına taktıramadığı, şartlar gereği sıfır ve orijinal şanzıman istemeksizin feragat etmek zorunda kalarak kendi payına kalan maddi bedeli zaten ödemiş olması sebebiyle uygun görülmediği, bu nedenle —- toplam hasar bedelinin — nispetinde sorumluluğunun —— olduğu, sigortalının kendi imkanları ile yaptığı hasar onarımına göre hesap yapıldığında; hasarın ilk kısım tutarının —— olduğu, o halde sigortanın —- muafiyet ödeyeceği ve ——- sorumlu olacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır” içeriğiyle raporu Mahkememize sunmuşlardır. Ek bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı taraf rapora karşı beyan ve itirazda bulunmuştur.
Davacı vekili kök rapor akabinde —tahsili talepli dava değerini —– arttırdıklarını, her ne kadar sigorta şirketinin——- ödediğini beyan etmişler ise de sehven hata ile bu beyanda bulunulduğunu, herhangi bir ödeme yapılmadığını beyan etmiştir. Nitekim davalı vekili de rapora itiraz dilekçesinde de ödeme yapılmadığını beyan etmiştir.
Dava konusu hasarın taşa çarparak meydana geldiği uyuşmazlık dışıdır. ———Sigortalı ve/veya sigorta ettiren, işbu sözleşme ile temin olunan rizikoların gerçekleştiği veya gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğu durumlarda zararı önlemeye, azaltmaya, artmasına engel olmaya veya sigortacının üçüncü kişilere olan rücu haklarının korunması için imkânlar ölçüsünde önlem almakla yükümlüdür.” düzenlemesi mevcuttur. Yine TTK’nın 1448. maddesi:”Sigorta ettiren, rizikonun gerçekleştiği veya gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğu durumlarda, zararın önlenmesi, azaltılması, artmasına engel olunması veya sigortacının üçüncü kişilere olan rücu haklarının korunabilmesi için, imkânlar ölçüsünde önlemler almakla yükümlüdür. Sigorta ettiren, sigortacının bu konudaki talimatlarına olabildiğince uymak zorundadır. Birden çok sigortacının varlığı ve bunların birbirlerine aykırı talimatlar vermeleri hâlinde, sigorta ettiren, bu talimatlardan zararın azaltılması ve rücu haklarının korunması bakımından en uygun olanını dikkate alır. Bu yükümlülüğe aykırılık sigortacı aleyhine bir durum yaratmışsa, kusurun ağırlığına göre tazminattan indirim yapılır.” amir hükmünü haizdir. Bilirkişiler ek raporunda şanzıman yağının motor yağı gibi olmaması sebebiyle sigortalı tarafından yağ kaçağının hemen fark edilemeyeceğini, ancak aracın altının taşa çarpmasına rağmen kullanılması sebebiyle, tam kusurun değil %50 oranında kusurun mevcut olduğunu tespit etmişlerdir. Mahkememizce alınan ek rapor hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunduğundan aynen benimsenmiştir. Olayda meydana gelen ilk hasarda sigortacının %100 sorumlu olması sebebiyle,———–davalı sigortacı tarafından karşılanması gerektiği anlaşılmıştır. Bilirkişiler raporunda hesaplama hatası yapmış olup, poliçedeki muafiyet düzenlemesi kapsamında yeniden yapılan hesaplamada neticeten davacının —— zararının sigortacı tarafından ödenmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Davacı taraf aracın gerçek—- kusuru oranında yansıtılmasını talep etmişse de; dava dilekçesinde açıkça onarım maliyeti kapsamında ortaya çıkan —- davalıdan tahsilini talep ettiği, sehven ödendiği beyan edilen ———bu tutardan mahsubu neticesinde kalan bakiye üzerinden dava değerinin belirlendiği, dava dilekçesinde orijinal parça zararı talep edilmeyip, yalnızca fatura bedeli talep edildiğinden taleple bağlılık gereği tespit edilen kusurun talep edilen miktardan düşülmesi Mahkememizce uygun bulunmuştur.
Dava —– ilişkisi kapsamında olduğundan faiz hükümlerinin TTK’nın 1427. maddesi gereğince değerlendirilmesi gerekmektedir. TTK’nın 1427. Maddesi: “Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446 ncı maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur.” şeklinde düzenlenmiş olup, dava dışı sigortalının davalıya—- başvurduğu anlaşılmıştır. Bu durumda temerrüt her halde — tarihinde gerçekleşmiş olacaktır. Hal böyle olunca tespit edilen zararın davacının talebi gibi —— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, toplam—-hasar bedelinin —- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli 303,94-TL harçtan davacı tarafça peşin olarak yatırılan 176,17-TL harç ile, 24,00-TL ıslah harcı toplamından oluşan 200,17-TL harcın mahsubu ile bakiye 103,77-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 176,17-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı, 24,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 236,07-TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından harç dışında harcanan 2.093,60-TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%37,98 Kabul %62,02 Ret) 795,15-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 23/02/2021