Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1112 E. 2021/530 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1112 Esas
KARAR NO : 2021/530
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2018
KARAR TARİHİ: 06/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı şirketten olan alacağını tahsil amacıyla——— dosyası ile takibe başlanıldığını, davalı borçlu şirketin takibe haksız ve mesnetsiz olarak itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğunu, müvekkili şirketin otomotiv sektöründe araçların bakım, tamir ve yedek parçalarını tedarik ederek servis hizmeti verdiğini, müvekkili şirketin davalı şirkete davaya konu faturada belirtilen parça ve hizmet bedellerini irsaliye faturaları ile dava konusu, —– tarihli ——- tutarlı, —- tutarlı, —- tutarlı,—- tutarlı, —— tutarlı, —- tarihli, —- tutarlı, —- tutarlı,—- tutarlı, ——- tutarlı faturaların da iş emirleri ile işi yaparak davalı şirkete teslim ettiğini, davalı şirketin ve müvekkili şirketin yasal defterlerinde kayıtlı olduğunu, davalı şirketin fatura konusuna ve faturanın teslimine ilişkin itirazları olmadığını, sadece borçlarının olmadığı itirazları olduğunu, davalı tarafın ödeme yaptığını ispatla yükümlü olduğunu, davalı tarafın kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin alacağının tahsilini zorlaştırmayı ve geciktirmeyi amaçladığını, faturaya dayalı alacağın likit olduğundan hükmedilen miktar üzerinden İİK’nun 67/2. Md. Uyarınca davalı müvekkili şirket lehine, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle faturalara dayalı olarak başlatılan ———sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Mahkememizce icra dosyası celp edilmiş, tarafların defter ve kayıtlarının incelenmesi amacıyla mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır. Mali müşavir bilirkişinin —– tarihli raporunda özetle: “Davalı tarafın inceleme günü ticari defterlerini sunmadığı ve dosyada yerinde inceleme talebine ilişkin bir dilekçe bulunmadığı için incelenemediğini, davacı kayıtlarında göre davalıdan —— alacağı mevcut olduğunu, icra dosyasına sunulan irsaliyeli faturalarda teslim alan kısmında imzaların mevcut olmadığını, bununla birlikte davalının da malların teslim edilmediği konusunda bir beyan dosyada olmadığını, vade farkına ilişkin bir uygulamanın dosyada olmayışı, taraflar arasında düzenlenmiş bulunan bir sözleşmenin ve icra takibinden önce temerrüde düşürmeye ilişkin bir belgenin dosyada olmayışı sebepleriyle, davacının icra takibinde işlemiş faiz talepleri yönünde bir hesaplama yapılamadığı görüş ve kanaatine varılmıştır” içeriğinde raporunu mahkememize sunmuştur. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı taraf yerinde inceleme talep ettiği halde defterlerinin incelenmediği, davacı alacağına karşılık çek ile ödeme yapıldığı ve —— takibe başlanıldığını beyan etmiştir. Mahkememizce davalının rapora itirazları kapsamında bilirkişiden ek rapor alınmıştır. Bilirkişinin —- tarihli ek raporunda özetle: “Davacının kayıtlarında davalıdan —- alacaklı göründüğü, takip talebinde ana para — olup, kayıtlardan tespit edilen alacak miktarının daha düşük olduğu, davalının defter ve kayıtlarında takip tarihi itibariyle —- alacağın mevcut olduğu, davacı ile davalı kayıtları arasındaki farkın —- senesi açılış fişinden gelen fark ile, davacının kesmiş olduğu —- kaynaklandığı, her üç faturada da teslim alan kısmında imza mevcut olmadığı, cari hesap kayıtları arasındaki açılış fişi farkı— davacının kayıtlarına aldığı —- mevcut olduğu, — faturadaki malların davalıya teslim edilmemiş olduğuna ilişkin kanaate varıldığı takdirde davacının davalıdan — alacaklı olduğu, davalının dilekçesinde bahsetmiş olduğu —–çekin davacının ve davalının kayıtlarına işlenmiş olduğu ve zaten hesaplarda mevcut olduğu, söz konusu çekin karşılıksız çıkması halinde, davacı ve davalı kayıtlarında bu çek tutarı kadar eklenmesinin gerektiği görüş ve kanaatine varılmıştır” kanaatleri ile ek raporunu Mahkememize sunmuştur. Bilirkişi ek raporu doğrultusunda davalı kayıtlarında olmayan 3 fatura yönünden davacı yana teslime ilişkin tüm delillerini sunması için kesin süre verilmiş, davacı tarafın kesin süreye rağmen davalı imzası içerir belge sunmadığı ve yemin deliline de dayanmadığı anlaşıldığından alınan raporlar doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Bilindiği gibi fatura tek başına alacağı ispata elverişli değildir. Fatura konusu hizmetin/malın karşı tarafa teslim edildiğine yönelik başkaca yazılı belgelerle desteklenmesi gerekir. Belirtilen belgeler davalı defter kayıtları, imzalı sevk irsaliyesi, mutabakatname, vergi kayıtları gibi her türlü ispata yarar yasal delil olabilir. Benzer nitelikte ——— ilamında: “Davacı tarafından münhasıran davalının ticari defterlerine dayanılmamış olduğuna göre davalı defterlerinin sunulmaması tek başına davacının defterlerine göre davacının alacaklı olduğunun kabulüne olanak vermez.” gerekçesi ile bu hususa değinilmiştir. Bilirkişi raporunda takibe dayanak 3 fatura hariç tamamının davalının defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda davalı defterlerinde kayıtlı olan faturalar yönünden davacının davalıdan alacaklı olduğu sabittir. Mahkememizce toplam değeri —— fatura yönünden davacı yana davalı tarafça imzalanmış belgeleri sunması için süre verildiği halde sunulmadığından ve faturalarda teslim alan kısmında imza bulunmadığından üç fatura konusu ürünlerin davalı yana eksiksiz biçimde teslim edildiğinin ispatlanamadığı anlaşılmıştır. Faturalarda araç plakaları olup, araçların davalıya ait olması da sonucu değiştirmeyecektir. Zira faturalar davacı tarafça tanzim edildiğinden bu kayıt yine davacı tarafça düzenlenmektedir. Yine tarafların kayıtları arasındaki bir diğer fark davalının kendi aleyhine cari hesap açılışı ile davacı cari hesap açılışı arasında mevcut ———– farktır. Davacı taraf takip alacağını kendi kayıtlarına göre başlattığından yine bu kaydın aksini iddia etmediği gibi aksini ispatlar somut hiçbir delil sunmadığından davacının kendi defterlerine göre alacaklı olduğu—- ispatlanamayan — fatura bedelinin düşülmesi neticesinde bakiye—-takibin devamına karar vermek gerekmiştir. ——–ilamında açıkça: “Mahkemece de kabul edildiği gibi her iki tarafın ticari defterlerinin kendi aleyhine delil teşkil etmesi halinde, öncelikle davacı kayıtları kendi aleyhine delil kabul edilerek davanın sonuçlandırılması gerekir. Ancak, bu halin davalı borçlunun ödeme yaptığını savunması halinde uygulanması mümkündür.” gerekçesini haiz olup, benzer niteliktedir.
Davalı tarafın rapora itirazları ise —– bedelli çekin bilirkişice dikkate alınmadığıdır. Bilirkişi raporunda da değinildiği üzere davacı defterlerinde toplam —- kaydı mevcut olup, bu kaydın içinde —- ödeme de mevcuttur. Bu çek bedeli düşülmesine rağmen davacı taraf kendi defterlerine göre — alacaklı olup, esasen çek ödenmediği için kayıtlarında — alacaklı olduğu anlaşılmaktadır. ————bedel takip alacağından mahsup edilerek dava konusu takip başlatıldığından ve takibin konusu olmadığından, davalının rapora itirazları yerinde görülmemiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmiş, davalı tarafın takipten önce temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından ve taraflar arasında belirli bir vade tarihi belirlendiği ispatlanamadığından takip öncesi işlemiş faize ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş, neticeten davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1—- icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin———– asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar takip talebindeki gibi yıllık %9 oranında yasal faiz yürütülmek sureti ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 378,82-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 138,15-TL harcın mahsubu ile bakiye 240,67-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 138,15-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 174,05-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan 1.089,50-TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan (%68,55 Kabul %31,45 Ret) 746,85-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 2.543,87-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı verilen karar reddilen ve kabul edilen kısmı yönünden miktar itibariyle KESİN olmak üzere açıkça okundu, usulen anlatıldı. 06/04/2021