Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1030 E. 2019/399 K. 15.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1030 Esas
KARAR NO : 2019/399

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 07/09/2018
KARAR TARİHİ : 15/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —— tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı sigorta şirketince sigortalanan —– plakalı araç sürücüsünün asli kusurlu olarak davacı müvekkiline çarparak müvekkilinin geçici ve sürekli iş gücü kaybına uğradığını, müvekkilinin geçici ve sürekli işgücü kaybından doğan sakatlık tazminatını alabilmesi için davalı sigorta şirketine 14/05/2018 tarihinde tüm belgeler ile birlikte yazılı olarak başvuruda bulunulmuşsa da müvekkiline hiç bir geri dönüş yapılmadığını, Gaziosmanpaşa ———– Asliye Ceza Mahkemesi’nin ——. Sayılı dosyasında mübrez —— Şube Müdürlüğü’nün 11/01/2018 tarihli raporunda da davacı müvekkilde meydana gelen yaralanmanın; kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı, vücuttaki kemik kırıklarının ve çıkıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin orta (3) üç derecede etkili olduğu tespit edildiğini, davacının asgari ücretle çalıştığını, davalı kurum başvuru tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydı ile ödemekle yükümlü olduğunu, fazlaya dair hakların saklı kalmak kaydı ile 50,00 TL geçici iş göremezlik ve 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının sigorta şirketine başvuru tarihi olan 14/05/2018 tarihinden itibaren avans faizi ile davalı sigorta şirketinden poliçe limitleri dahilinde tahsiline, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa hükmedilmesine karıar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın araç sigorta ettirenine, araç sürücüsüne ve ———– ihbarı gerektiğini, davacı usuli yükümlülüğü olan başvuru şartını yerine getirmeksizin dava açtığından, davanın usulen reddi gerektiğini, Sigorta Sözleşmesinden kaynaklanan talep ve dava hakları 2 yılda müruru zamana uğradığından 2 yıllık dava açma süresi geçmiş ise davanın zamanaşımı sebebiyle reddi gerektiğini, dava daha öncesinde var olan savcılık ve ceza davasında uzlaşma var ise reddinin gerektiğini, davacı, aracın işleteni, sürücüsü veya maliki ise alacaklı ve borçlu sıfatı birleşeceğinden davanın reddi gerektiğini, huzurdaki dava sulh ile sonuçlandığı halde feragat nedeni ile reddi gerektiğini, davaya konu aracın müvekkilince sigortalanmamış yahut sigorta poliçesi kaza tarihinden önce iptal edilmiş ise davanın husumet yokluğu sebebiyle reddi gerektiğini, Esasa ilişkin olarak; kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, kusur ve maluliyet oranlarının tespiti için dosyanın —– gönderilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin Trafik sigortası dışında kaldığını, hesap raporunun aktüer bilirkişi tarfından asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini ve hesaplanacak tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusurun tenzili gerektiğini, müvekkil şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, davacının bakıma muhtaç olup olmadığı hekim bilirkişilerce tespit edilmesi gerektiğini,davacının bakıma muhtaç olmasının tespiti içinse bir yardımcı kişinin fiili olarak çalışıp çalışmadığı tespit edilmesi gerektiğini, varsa maaşına ilişkin banka dekontları ve ——— kayıtları dosyaya sunulması gerektiğini, hem malul kalan kişinin hem bakım ihtiyacını karşılayan kişinin; yaşı, evlilik durumu, sosyal ve ekonomik durumu, tazminat takdirinde dikkate alınması gerektiğini, manevi tazminat talepleri ZMMS teminatı dışında tutulduğunu, haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine, davanın ihbarına, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibariyle; Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasından ibarettir.
Davacı vekili 05/04/2019 tarihli dilekçesi ile davalı taraf ile sulh olunduğunu, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekili ise 05/04/2019 tarihli dilekçesi ve ekinde sundukları sulh anlaşması ile sulh anlaşması nedeniyle, davadan feragat nedeni ile reddini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.
Davalı vekilinin sunmuş olduğu ibraname anlaşmasından tarafların sulh oldukları, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan ettiği anlaşıldığından, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraflarca sulh olunması sebebiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gerekli 14,80 TL harçtan peşin olarak yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile 21,10 TL nin talep halinde davacıya iadesine
3-Tarafların Avukatlık ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine İADESİNE,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi