Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/989 E. 2020/395 K. 30.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/989 Esas
KARAR NO : 2020/395
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2017
KARAR TARİHİ: 30/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlunun kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini ve hakkında ——— tarihli kaçak elektrik tüketim tespit tutanakları tutulduğunu, bu tutanaklar gereğince kurum görevlilerince yapılan incelemede, perakende satış sözleşmesi olmadan enerji kullanıldığından kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlenildiğinin belirtildiğini, bu tutanağa istinaden müvekkili şirket tarafından davalı adına faturalandırma yapıldığını ve elektrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliğinin 28. Md. uyarınca icra takibine konu borcun tahakkuk ettirildiğini, kaçak tespit tutanağına dayanarak düzenlenen fatura bedelini davalının ödemediğini, bunun üzerine ——- İcra Müdürlüğü’nün —-Sayılı dosyasıyla ödenmeyen kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsili için davalı borçlu ——-aleyhine —- tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlunun ise ———– havale tarihli dilekçesi ile iş bu icra takibi açısından borca ve tüm ferilerine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalının kaçak olarak tükettiği elektrik bedelini ödemediği gibi yapılan icra takibine de itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, borçlunun haksız itirazının iptali ile alenen kötü niyetli olan borçludan %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya, dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edildiği ancak cevap vermediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davalının kaçak elektrik tüketiminden kaynaklı olarak kesilen faturalara dayalı olarak başlatılan ——- İcra Dairesi’nin —— Sayılı icra dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptali ve icra inkar isteminden ibarettir.
Mahkememizce icra dosyası celp edilmiş olup, incelenen icra dosyasına göre davalı yana ödeme emrinin —- tarihinde tebliğ olduğu, davalı tarafın 7 günlük itiraz süresi içerisinde ——– tarihinde borca ve yetkiye itiraz ettiği, itirazın iptali davasının açılma şartlarının mevcut olduğu anlaşılmıştır. Davalı tarafın yetki itirazı, uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklanması ve haksız fiilden kaynaklanan takiplerde zarar görenin yerleşim yerinin de (davacının) yetkili olması sebebiyle uygun bulunmayarak reddedilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın çözümüne ilişkin, Mahkememizce elektrik mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişinin —– tarihli raporunda özetle: “Davacı şirket tarafından iki ayrı taahhuk işlemi uygulaması yapılmalı, bu doğrultuda ayrıca fatura düzenlenmesi gerekmekte olup, davacı tarafından buna göre işlem yapıldığının anlaşıldığı, dava konusu uyuşmazlığa sebep olan kaçak elektrik kullanımının dosya kapsamında sabit olduğunu, yönetmeliğe göre tutanak düzenlendiğini ve borcun tahakkuk ettirildiğini,——- tarihli tutanaklara istinaden ilki —— ikincisi —- borcun tahakkuk edilmesinin gerektiğini, hesaplanan ve talep edilen alacak arasında toplamda — eksik bulunduğunu, mevzuat gereği tahakkuk etmesi gereken bedellerin faturanın son ödeme tarihi itibariyle ———- olması gerektiğini ve borcun takip tarihi itibariyle muaccel olduğunu, davacı tarafından İİK 67 Md. gereğince tazminat talep edildiğini ancak takip dayanağı faturanın kaçak elektriğe ilişkin olduğu ve likit olmadığı anlaşılmakla davacının tazminat talebinin uygun olmayacağını, iş bu dava konusu icra dosyasına davacı şirketin yapmış olduğu itirazın iptali talebinin yerinde olduğu kanaatine varılmıştır” şeklinde raporunu Mahkememize sunmuştur. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı yan bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını sunmuştur. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğundan hükme esas alınmış, davacının rapora itirazları hukuki olarak değerlendirilebileceğinden bu hususta ayrıca ek rapor alınmamıştır.
Bilindiği gibi kaçak elektrik tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir. Davalı yanın icra takibine itiraz dilekçesi incelendiğinde, tutanak düzenlenen yerde elektriği kendisinin kullanmadığına yönelik bir beyanı olmadığı gibi, yargılama sürecinde de dava dilekçesine, bilirkişi raporuna itiraz etmediğinden davalı yanın takip konusu kaçak elektrik kullanımından sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır. Taraflar arasında sözleşmesiz kaçak elektrik tutanağı düzenlendiğinden uygulanacak hüküm ve faiz oranının buna göre belirlenmesi gerekmektedir. Takibe konu kaçak elektrik tutanaklarından ilki —–tarihli olup, davacı yanca —- üzerinden fatura düzenlenmiştir. Diğer tutanak ise —- tarihli olup, ———— üzerinden fatura tanzim edilmiştir. Bilirkişi tarafından —- tarihli fatura için talep edilecek miktar ——– olarak hesap edildiğinden ilk fatura yönünden bu tutar üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiş, yine —— tarihli fatura için her ne kadar talep edilebilecek tutarın ——— olduğu hesap edilmiş ise de; davacının talebi ile bağlı kalınarak fatura miktarı olan ———üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Dava konusu, “haksız fiil” niteliğinde kaçak elektrik bedeline ilişkin olduğudan, tutanak tarihi ile icra takip tarihine kadar işlemiş faiz yönünden davacının talep hakkının mevcut olduğu ve tutanak tarihi itibariyle faiz talep edebileceği kanaatine varılmıştır. Nitekim benzer nitelikte ————- Sayılı ilamı mevcuttur. Taraflar arasında perakende satış sözleşmesi bulunmadığından, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 24/3.maddesi esas alınarak hesaplama yapılamaz. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununa göre haksız fiilden kaynaklanan tazminat alacaklarına işletilecek faiz anılan verginin matrahına dahil olmadığından, haksız fiilden ve kaçak elektrik kullanmadan kaynaklanan alacakların geç ödenmesi nedeniyle işlemiş hesaplanırken faize——– eklenerek alacak hesabı yapılamaz. —————-. Taraflar arasında akdi ilişki olmadığından davacının faize ——— işletme talebi Mahkememizce uygun bulunmamış ve takip talebindeki ———- tutarın da reddine karar vermek gerekmiştir. Yine taraflar arasında akdi ilişki olmadığından Amme Alacaklarının Tahsili Hakkında Kanuna göre faiz işletilemeyeceği anlaşılmış, her iki tarafın tacir olduğu anlaşılmakla, takibin avans faizi yürütülmek suretiyle devamına karar vermek gerekmiştir. Mahkememizce, davacı yanın talep ettiği faiz miktarı tutanak tarihlerinden takip tarihine kadar avans faizi işletilmek suretiyle hesaplanmış ve uygun bulunmuştur. Hal böyle olunca davanın kısmen kabulüne itirazın kısmen iptaline karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve içtihat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, davacı yanın davalı tarafa ———— tarihlerinde abonesiz kaçak elektrik kullanımından tutanak düzenlendiği, davalı yanın ödeme yapmaması sebebiyle takip başlatıldığı anlaşılmış, mahkememizce alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğundan hükme esas alınmış, davacının davalı yandan kaçak elektrik tespit tutanakları kapsamında toplam —– asıl alacak,——– işlemiş faiz talep edebileceği, taraflar arasında sözleşme ilişkisi olmadığından; işlemiş faize ayrıca————işletilemeyeceği, uygulanması gereken faiz türünün ise avans faizi olduğu anlaşılmış, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı talebi reddedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davacı tarafından başlatılan —İcra Müdürlüğü’nün ——— Sayılı icra dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile, takibin; ——- tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı yönünden —- ve ———- tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı yönünden — olmak üzere toplam —- asıl alacak ve — işlemiş faiz olmak üzere toplam ——– üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar 3095 Sayılı Kanun m. 2/2 uyarınca değişen oranlarda işleyecek avans faizi yürütülmek sureti ile devamına, fazlaya ilişkin istemin ve faize KDV işletilmesi talebinin reddine,
2-Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 5.297,71-TL harçtan peşin alınan 1.343,14-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.954,57-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.343,14-TL peşin harç, 31,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 1.374,54-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harç dışında harcanan toplam 701,00-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre (%98,61 Kabul %1,39 Ret) hesaplanan 691,24-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 10.882,02-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.30/06/2020