Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/929 E. 2021/1365 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/929 Esas
KARAR NO : 2021/1365 Karar
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 25/08/2017
KARAR TARİHİ: 14/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirketin aralarında akdettikleri —- davalı şirkete ait araçlarda meydana gelecek hasarların onarımı konusunda anlaştıklarını, müvekkili şirketin sözleşme dolayısıyla yüklendiği edimini sözleşmenin davalı şirket tarafından feshedildiği —– tarihine kadar eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini, davalı şirketin son dönemde yönetici ve hasar departmanı kadrosundaki büyük çaplı değişiklik ile, davalı şirketin ani bir kararla müvekkili gibi birçok yüklenici ile yapmış olduğu sözleşmeleri feshettiğini ve yapılan işlere ilişkin olarak kesilen fatura bedellerini ödemediğini, ayrıca karşılık faturalar keserek müvekkiline olan borcun kendi iç muhasebelerinde kapatıltıldığını, davalı tarafça müvekkiline gönderilen faturaların karşı tarafa iade edildiğini, müvekkilinin — yevmiye no’lu İhtarnamesi ve yine aynı —— yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı şirkete borcu bulunmadığını ihtar ettiğini toplam— alacağının fatura tarihinden başlamak üzere en yüksek ticari faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak müvekkili şirkete ödenmesini, davalı tarafça sözleşmenin öncesinde bildirim yapılmaksızın feshedildiğini, davalının müvekkilinin — zararını karşılamakla yükümlü olduğunu, bu sebeple fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —- davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Belirsiz alacak davası açılabilmesi için şartların oluşmadığını, bu nedenle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının aynı anda müspet ve menfi zararını talep etmesinin mümkün olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin müvekkil tarafından feshedilmediğini, davacı tarafın bunu iddia ettiğini ancak bunu ispat etmediğini, bu konuda delil sunmadığını, davacının alacağı bulunmadığı gibi müvekkiline borcu olduğunu, bu hususta takas mahsup taleplerinin bulunduğunu, davacının sözleşmeye göre tamire alınan araçlar için ikame araç sağlama yükümlülüğünün bulunduğunu, davacı tarafça yedek araç temin edilmemesi halinde bu aracın müvekkili tarafından temin edilerek faturalandırılarak davacıya yansıtılacağını, fatura edilen tutarın davacının doğmuş ve doğacak alacaklarından mahsup etmeye yetkili olunduğunu, bu kapsamda müvekkili tarafından yedek araçlar temin edildiğini, bu araçlar için müvekkili tarafından ilgili firmalara ödeme yapıldığını, bunlarında davacıya fatura edildiğini, dolayısıyla davacı tarafça hiç bir hizmet verilmediği halde fatura düzenlendiği hususunun yerinde olmadığını, ayrıca davacının hatalı onarımı sonucu —- plakalı araç için bir başka yerden hizmet alındığını, davacının bu fatura tutarını ödemek zorunda olduğunu, davacının alacaklı değil borçlu durumda olduğunu, fatura tarihinden itibaren faiz talep edilmesinin mümkün olmadığını beyan ederek davanın reddine, yargılama, harç giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle, faturalara dayalı alacağın tahsili istemi ve sözleşmenin feshi dolayısıyla uğranılan —- zararın tahsili istemine ilişkin bulunmaktadır.
Tarafların her ikisinin de tacir olması ve TTK.nun 64 vd maddeleri kapsamında defter tutma yükümlülüklerinin bulunması karşısında tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiştir. Mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; Davacının —– ait incelenen resmi defterlerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacının — incelenen resmi defterlerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalının —— alacaklı olduğu, dava konusu faturaların davacı ve davalının incelenen resmi defter ve belgelerinde kayıtlı olduğu, davacı ile davalı yan arasındaki farkın yukarıda belirtildiği şekilde, davalı kayıtlarında mevcut olup, davacı kayıtlarında olmayan —– tutarlı e-faturanın münderecatı hizmeti davacı yana verdiği, davalı yanca izaha muhtaç olduğu, davalı yanın kayıtlarında olup, davacı yanın kayıtlarında olmayan davalının davacı adına düzenlediği —– fatura karşılığı hizmeti izah etmesi halinde, davacının alacak talebinin yerinde olmayacağı, davalı yanın kayıtlarında olup, davacı yanın kayıtlarında olmayan davalının davacı adına düzenlediği —- fatura karşılığı hizmeti izah edememesi halinde, davacının alacak talebinin yerinde olacağı, şeklinde görüş bildirmiştir.
Mahkemece mali müşavir bilirkişini yanında makine mühendisi bilirkişi görevlendirilerek oluşturulacak bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi heyeti — tarihli Raporunda özetle; Dosyada mevcut yazışmalarda, davalı tarafa ait — plaka nolu aracı teslim aldıktan sonra yapılan kontrolde hatalı onarımdan——-olduğunun tespit edildiği, bu hasarın davacı tarafından boyasız olarak giderilemeyeceğinin belirtilmesi üzerine, davalı firma aracı ——-olduğu belirtildiği, düzeltme ve boya işlemi dikkate alındığında olay tarihinde onarım bedelinin uygun olduğu sonucuna varıldığı, şeklinde görüş bildirmiştir.
Mahkemece oluşturulan ara karar doğrultusunda rapor tanzim edilmemesi sebebiyle ve tarafların itirazları da dikkate alınarak aynı bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen —- Raporda özetle; Bilirkişi kök raporunda belirtildiği gibi davalı yan kayıtlarında mevcut olup davacı yan kayıtlarında mevcut olmayan —-adetinin, davacı yan tarafından noter vasıtası ile davalı yana iade edildiği, noter vasıtası ile iade edilen —- faturaların dayanağı hizmetin davalı yan tarafından davacıya verilip verilmediğinin davalı yan tarafından izaha muhtaç olduğu, davalı yanın kayıtlarında mevcut olan—- faturanın dayanağı belgelerle hizmetin verildiğini ispatlayamaması durumunda davacı yanın alacak talebinin yerinde olacağı, —- davalı yanca yapıldığının benimsenmesi durumunda davacının — müspet zarar talep edebileceği, —- davalı yanca yapıldığının benimsenmemesi durumunda davacının müspet zarar talep edemeyeceği, şeklinde görüş bildirilmiştir.
Mahkememiz —- tarihli duruşma ara kararı uyarınca taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda bilirkişi heyetinden tekrardan ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi ek raporunda; Davacının —- müspet zararının — olduğu, davacının — olduğu, şeklinde görüş bildirilmiştir.
Davacı vekili —tarihinde verdiği dilekçesi ile, belirsiz alacak olarak açtıkları müspet ve menfi zararlara ilişkin taleplerini—çıkardığını beyan ederek aynı tarihte harcını yatırmıştır. Davacının davasını belirsiz alacak davası olarak açtığı ve bedel arttırımında bulunabileceği anlaşılmıştır. Arttırım dilekçesi davalı vekiline —- tarihinde tarihinde elektronik posta yoluyla tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın faturalara dayalı alacağın tahsili, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafça feshinin söz konusu olup olmadığı, bu kapsamda davacı zararının davalıdan tahsili şartlarının bulunup bulunmadığı, davalı tarafça sözleşmeye dayalı olarak yedek araç temini için kesildiği iddia olunan faturaların, gerçekte bir hizmet alımına dayanıp dayanmadığı, bu kapsamda davalı tarafça fatura düzenlenmesinin ve davacı borcundan mahsup edilmesinin yerinde olup olmadığı, — plakalı araç onarımının davacı tarafça hatalı yapılıp yapılmadığı, bu çerçevede davalı tarafça araç onarımına ilişkin üçüncü kişiye ödenen tutarın davacıya yansıtılıp yansıtılmayacağı noktalarında toplanmaktadır.
Davacı tarafından dava dilekçesinde ayrıntılı olarak belirtilen faturaların davalı tarafça ticari defterlerine işlendiği bilirkişi incelemesi ile ortaya konulmuştur. Davacı taraf bu faturalara dayalı olarak —- alacaklı olduğunu ve bu tutarın karşı taraftan tahsilini talep etmektedir. Davacı tarafça düzenlenen faturalar davalı tarafından ticari defterlerine işlenmekle fatura konusu mal veya hizmetin verilmiş olduğu davalı tarafça kural olarak kabul edilmiş durumdadır. Bu karinenin aksinin davalı tarafça ispatı gerekir. Davalı taraf bu hususta açık bir itiraz ileri sürmemiş, davacı tarafça tamire alınan araçlar için yedek araç temin edilmemesi dolayısıyla hizmetin bir üçüncü kişiden alındığını, buna ilişkin olarak fatura düzenlenerek mahsuplaşma yapıldığını iddia etmiş, delil listesi dilekçesi ekinde bir liste sunmuştur.
Salt fatura düzenlenmesi borcun doğumu için yeterli bulunmamakta olup ayrıca fatura konusu mal veya hizmetin karşı tarafa teslim/ifa edildiğinin, somut olay bakımından sözleşme ile kararlaştırılan yedek araç hizmetinin üçüncü kişilerden temin suretiyle alındığının ispat edilmesi gerekmektedir. Davalı tarafça bu yönde bir delil ortaya konulamamış, ticari defter ve kayıtlarında da bilirkişi tarafından dayanak fatura ve sair kayıtlar tespit edilememiştir. Dolayısıyla davalı tarafça somut bir şekilde sözleşme kapsamında yedek araç temin edildiği, ortaya konulamadığından davalı tarafından bu faturaların davacı alacağından mahsubu yerinde bulunmamaktadır.
Aynı şekilde —- plakalı araç onarımının davacı tarafça hatalı yapıldığı iddia edilerek —— adlı şirketten alınan fatura örneği davalı tarafça dosyaya sunulmuş ise de söz konusu hasarın davacı tarafından aracın tamiri sıranda oluştuğu, zarara davacının sebep olduğu, davacının oluşan zarardan ne oranda sorumluluğunun bulunduğu somut verilerle ortaya konulamamıştır. Bu çerçevede davalı tarafça söz konusu faturanın davacı alacağından mahsubu da yerinde görülmemştir.
Belirtilen sebepler gözönüne alınarak —- davacı fatura alacağının, davalının dava öncesinde temerrütünün oluştuğu dosya kapsamı itibariyle belirli bulunmadığından dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davacı taraf, taraflar arasındaki sözleşmenin —– riayet edilmeksizin sonlandırılması sebebiyle zararı oluştuğunu iddia ederek, oluşan bu zararının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Taraflar arasındaki —– sözleşmenin süresinin bir yıl olduğu, sözleşme süresinin sona ermesinden en az —- süresi sonunda yenilenmeyeceğinin karşı tarafa noter vasıtasıyla bildirilmemesi halinde aynı şartlarla bir yıl süre ile uzayacağı ancak toplamda sözleşme süresinin üç yılı geçemeyeceği, —-herhangi bir muhik neden olsun ya da olmasın gördüğü lüzum üzerine tek taraflı olarak herhangi bir tarihte —- bildirim yapmak suretiyle sözleşmeyi feshedebileceği kararlaştırılmıştır. Davalı şirket yetkilisi tarafından davacı şirket çalışanına gönderilen —tarihli e-posta yazışmasıyla davacı şirketle çalışılamayacağının bildirildiği görülmektedir. Anılan kayıt HMK 199 anlamında belge niteliğinde bulunmaktadır. Davalı tarafça taraflar arasındaki sözleşmenin — öncesinde bildirim yapılmaksızın feshedildiği, fesih için herhangi bir gerekçe ortaya konulmadığı, sözleşmenin feshinin bir nedene dayalı olarak ve süre verilmeksizin feshi dolayısıyla sözlemede belirlenen — yönünden oluşan davacı zararının davalıdan tahsili talebinin yerinde olduğu, bu kapsamda bilirkişi tarafından hesaplama ile günlük kazanç kaybının — oldu, —- olduğu anlaşılmakla, davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile — zararın dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiziyle davalıdan tahsili talep edilmiş ise de verilen dilekçenin ıslah dilekçesi niteliğinde olmadığı, bedel arttırımına yönelik olduğu, dava dilekçesi ile de sadece zararın tahsilinin talep edildiği, faiz istenmediği görülerek —-kazanç kaybının davalıdan tahsili davacıya verilmesine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; — fatura alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, — kazanç kaybının davalıdan tahsili davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 2.506,99-TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 426,61-TL peşin harç ve 200,50-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 627,11 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.879,88-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 31,40-TL başvurma harcı, 426,61-TL peşin harç ve 200,50 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 658,51-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.980,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalının üzerine bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
7-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.505,04-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/12/2021