Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/924 E. 2018/929 K. 28.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/924 Esas
KARAR NO : 2018/929
DAVA : İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ : 24/01/2017
KARAR TARİHİ : 28/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 24.01.2017 tarihli dava dilekçesinde, mahkemenin ——- esasına kayıtlı bulunan dosyasında davacı müvekkili şirket için —— karar tarihinden itibaren iflasın bir yıl süre ile ertelenmesine karar verildiğini, karar uyarınca yasadan doğan hakla 1 yıl uzatmaya ilişkin huzurdaki davanın açılması zarureti hasıl olduğunu, yerel mahkemece verilen kararın temyize konu edilmeyerek kararın kesinleştiğini, bilirkişi ve kayyum raporlarındaki verilerle İflas ertelemesi sürecine giren müvekkili şirketin mahkemenin vermiş olduğu tedbir ile iflasın ertelenmesi kararınında sağladığı güven içerisinde projesini başarı ile yürüttüğünü, cari borçlarını düzenli olarak ödediğini, İflas ertelemesi projesi kapsamında, dava sürecinde akdedilmiş olan borç yapılandırma protokollarına riayet ederek bu borçların tamamının tasfiye edildiğini, şirketin sağladığı istihdam, borçlarını ödemek için göstermiş olduğu gayret ve de şirketin bütünlüğünü koruyarak faaliyetlerinin devamlılığını sağladığı hususlarda dikkate alınarak, şans verilmek suretiyle kalan borçlarında ödenmesinin sağlanmasına imkan tanınmasının alacaklıların çok daha menfaatine olacağının ihtilafsız olduğunu iddia ederek, ———- esas sayılı dosyada 17.01.2016 tarihinde davacı lehine verilmiş olan İflas ertelemesi kararının tüm hüküm ve sonuçları ile birlikte 1 yıl süre ile uzatılmasına, tensiple birlikte İİK 179/b maddesi gereğince dosyada verilmiş olan tüm tedbirlerin aynen devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, hukuki niteliği itibarı ile iflas ertelemenin 1 yıl süreyle uzatılması talebinden ibarettir. davasıdır.
Ana iflas erteleme davası, Mahkememizin ——— E, ——- K sayılı dosyasında görülmüş; 17/10/2014 tarihinde tedbirler verilmiş, —– tarihinde de iflasın 1 yıl süreyle ertelenmesine karar verilmiştir. Mahkememizin bu kararının temyiz edilmeyerek —- tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacı, eldeki davada, iflasın ertelenmesinin 1 yıl süreyle uzatılması talebi ile—– tarihinde dava açmış, mahkememizin ——— esas,——— karar sayılı kararıyla olağanüstü hal boyunca dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmişse de, İstanbul Bölge adliye Mahkemesinin 17. HD.nin 2017/1402 E, 1145 K sayılı kararıyla kararımız kaldırılmış, dosya yukarıda yazılı olan esasa kaydedilmiş, yargılamada esasa girilmiştir.
İİK’nın 166.maddesindeki usulle ilanlar yapılmış, İİK’nun 179.maddesindeki tedbirler uygulanmıştır. Davacı şirketin sicil dosyası celbedilmiş, iflas avansı yatırılmıştır.
İflasın ertelenmesi kararı verilebilmesi için 1.koşul borca batık olma halidir. Yani şirket aktiflerinin şirket borçlarını karşılamaya yetmemesi ve pasiflerin aktiflerden fazla olması gerekmektedir. TTK.nun 376.maddesi uyarınca düzenlenecek ara bilançonun aktiflerin, işletmenin devamının esası da gözetilerek gerçek piyasa değerlerine göre hazırlanması ve borca batıklığın buna göre belirlenmesi gerekmektedir. Davacı vekili tarafından kaydi değer ve satış değerleri bazında hazırlanmış bilanço dosyaya sunulmuştur.
İTO dan sicil dosyası celp edilmiş, şirketlerin taşınmazları, stokları, demirbaşları, araçları ve tüm mal varlığı üzerinde rayiç değer tespiti yapılmak üzere teknik bilirkişi heyeti atanmış, teknik bilirkişi raporu alındıktan sonra şirketlerin ticari defter ve kayıtları, bilançoları üzerinde mali bilirkişi heyeti vasıtasıyla inceleme yapılmak suretiyle şirketlerin borca batık olup olmadığı, iyileştirme projesinin istenen teknik koşulları içerip içermediği, taahhüt edilmiş sermayenin ödenip ödenmediği, iyileştirme projesinin şirketlerin mali durumunun düzelmesini sağlayıp sağlamayacağı, iflas ertelemenin koşullarının bulunup bulunmadığı noktalarında rapor alınmıştır.
Atanan teknik bilirkişiler vasıtasıyla şirketin borca batık olup olmadığı, iyileştirme projesinin hayata geçirilip geçirilmediği, iflasın ertelenmesi halinde alacaklılar yönünden iflas kararı verilmesine göre daha aleyhe sonuç doğurup doğurmayacağı, sonradan sunulan revize projesinin iflas erteleme için uygulanabilir ve yeterli olup olmadığı, şirketin faaliyetleri, finansal durumu hususunda rapor alınmıştır. Ayrıca şirkete atanan kayyımlardan düzenli rapor alınmıştır. Toplamda 35 adet kayyım raporu dosyaya sunulmuştur. Yaklaşık son on kayyım raporunda, davacı şirketin satışları devam ettiğinden kar elde ettiği ancak kar düzeyinin yetersiz kaldığı ve borcun başvuru tarihine göre sürekli artış gösterdiği, bu durumun olumlu karşılanmadığı mütalaa etmişlerdir.
Atanan ekonomist ve mali bilirkişi heyetinin raporunda ise ; davacı şirketin öz kaynaklarının kaydi değerlere göre -651.731,88 TL ; rayiçlere göre ise -310.261,60 TL olarak hesaplandığı, şirketin bu miktarda borca batık olduğu, şirketin mali durumunda somut bir iyileşme sağlanmadığı, revize projede öngörülen 150.000,00 TL lik sermaye artışının gerçekleştirilmediği, 2017 ve 2018 yılına ait revize gelir tablolarının sunulacağının beyan edildiği ancak dosyaya sunulmadığı, bu nedenle 2017 yılı kar hedefinin denetlenemediği, davacının dosyaya sunduğu revize projesinin ciddi ve inandırıcı olmaktan uzak olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı şirketin ——— bulunan şubelerinin yatırımcı veya işletmeci ortak alınarak zararın paylaşılmasının hedeflendiği, ancak karar tarihi itibariyle devir yapılmadığı, davacının uhdesinde faaliyet gösterdiği anlaşılmaktadır.
Ana iflas erteleme davasında verilen tedbir tarihinden itibaren 4 yıl 1 ay tedbirlerle yaşayan ve hiç icra takibi görmeyen davacı şirketin, ilk dava açtığı döneme göre borç miktarında iki kattan fazla artış olması (2014 yılında 2.172.474,69 TL iken 2018 ağustos ayında 5.135.126,76 TL olarak hem kısa vadeli hem uzun vadeli borçların miktarının artmış olması), inandırıcı bir iyileşmenin olmaması, daha fazla beklenmesi halinde borçların artış göstereceği, bunun da alacaklıların aleyhine olacağı anlaşılmaktadır. Hem kayyım raporlarından hem de mali bilirkişi heyetinin raporundan davacının iyileşme göstermediği ortadadır.
Davacı vekili, 16/11/2018 tarihinde taranan raporu incelemek için süre talep etmişse de Şubat 2017’de 1/4 ünün peşin ödeneceği, kalanının taksitler halinde 2017 yılı içinde ödeneceği vaad edilen sermaye artışının karar duruşması olan 28/11/2018 tarihi itibariyle halen ödenmemiş olması, davacının kar hedefinin denetlemeye imkan verecek gelir tablolalarını 1,5 yıldır sunmamış olması dikkate alınarak, talep edilen süre zaman kazanmaya yönelik kabul edilerek verilmemiş, yasa gereği tedbirlerin en fazla 5 yıl sürebilecek olması, tedbir süresinin kazanılmış hak gibi son gününe kadar kullanılacağı anlamına gelmediği de düşünülerek, toplam borcun ve borcu batıklığın daha fazla artmaması için iflas erteleme koşulları taşımayan davacı şirketin iflasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından açılmış olan iflasın ertelenmesi davasının REDDİNE, —. Tic. Sic. —–noda sicile kayıtlı ———–” nin 28/11/2018 günü saat 15:01 itibarı ile İFLASININ AÇILMASINA,
2-Mahkememizin ——– Esas, ——- Karar sayılı dosyasında 17/10/2014 tarihinden itibaren devam eden tüm iflas erteleme tedbirlerinin KALDIRILMASINA,
3-Dosyaya yatırılmış olan iflas giderinin iflas müdürlüğüne aktarılmasına,
4-Kayyımın görevinin sonlandırılmasına,
5-Davacının iflasına karar verildiğinin derhal İst. Anadolu İflas Md. ne bildirilmesine,
6-Alınması gerekli 35,90 TL harçtan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davacılardan tahsiline hazineye irat kaydına,
6-Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile huzurdaki müdahil yüzüne karşı verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.28/11/2018