Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/872 E. 2021/181 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/872 Esas
KARAR NO : 2021/181
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/08/2017
KARAR TARİHİ : 02/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ve ——— tarihli—- imzalandığını, olup yapılan bu sözleşme hükümleri gereğince işin gereği olan imalat ve montaj işlemleri yapılmaya başlandığını, devamında müvekkili —-yapılacak iş karşılığı olan ücret sözleşmede de belirtiline—– tarafından toplam——- fatura bedelinin bir kısmı ödeme aracı olan-adet çek ile ödendiğini, kalan —-kısım ile ilgili herhangi bir ödeme gerçekleşmediğini ve borç bildirimlerine ilişkin dönüş sağlanmadığından dolayı kendilerine icra takibine geçildiğini, taraflar arasında yapılan sözleşme gereğince kullanılan malzemelerin imalat keşif miktarı ısı yalıtımlı olarak——olacak şekilde hesaplandığını, işverinin özel fiyat farkı ve ekstra iş gerektiren talebi üzerine her bir metrekareye uygulanacak sözleşme birim —– şeklinde hesaplandığını tarafların bu hususlar hakkında anlaştığını, ancak iş tesliminin akabinde sözleşme tarafları arasında iş bitim ve teslim sonrasında yapılan ölçüm, hakediş düzenlemesi ve ödeme konusunda anlaşmazlık yaşandığı, müvekkili——- de hesaplananın üzerinde metraj farkının çıktığını ve buna karşılık kendisine, davalı ile birlikte hesap yapılarak ortaya çıkan bedelin ödenmesini talep ettiğini ancak davalı tarafın böyle bir işleme izin vermediğini, sözleşme gereğince ve usulen kesin hakedişlerin yüklenici ile işveren arasında yapılmasının gerekliliğinden ancak taraflar arasında kesin hakediş hesaplamaları konusunda bir anlaşmaya varılamamasından ve—— yapmayı kabul etmemesinden dolayı huzurdaki davayı açma zorunluluğunun doğduğunu, bu nedenle kesin hak ediş bedelinin tespit edilerek, tespit edilen kesin hak ediş bedelinin şimdilik —– temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun tebliğ edildiği ancak cevap vermediği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle davacı ile davalı arasında akdedilen eser sözleşmesi kapsamında davacının yaptığı işler karşılığı hak edişin ödenmediği iddiasıyla açılan alacak davasıdır.
Mahkememizce tarafların ticari defterlerinin incelenmesi için ara karar oluşturulmuş, davacı tarafça sunulan defter ve kayıtlar incelenmiştir. Mali müşavir bilirkişinin —- tarihli raporu özetle:” Davacı tarafa ait —- yıllarına ait işletme defterlerinin sahipleri lehine delil vasfına haiz olduğunu, işletme defteri olduğu üzere tasdik zorunluluğunun bulunmadığını, gelir ve gider sayfalarından ibaret olduğu üzere ödeme ve tahsilat bilgisinin yer almadığını, davacı tarafından davalı adına keşide edilmiş takip konusu ——- bedelli faturanın davacı tarafa ait işletme defterinin gelir sayfalarında kayıtlı olduğunu, davacı yanın da kabulünde olan ödemeler ile,— bedelli faturanın davacı faturası – ——– davacı yanın alacağı olduğunu, sözleşme metninde tarafların anlaşmaya varmış oldukları noktaların dışında işlerin yapılıp yapılmadığını, projede belirtilen metrajın üstünde bir işçiliğin yapılıp yapılmadığı konularının uzmanlık alanlarının girmediği üzere herhangi bir hesaplama ve değerlendirme yapılamadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır” içeriğindedir.
Davacının sözleşme gereği hak edişinin hesaplanması için inşaat mühendisi ve giydirme cephe uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişi heyetinin—- tarihli raporu özetle: —– sözleşme anında yaklaşık metrajın avam projeler üzerinden taşeronların hesaplamasıyla oluşturulduğu, genelde binadan açılım belli olmadığından, avam proje üzerinde belirlenen metraj baz alınarak birim fiyat usulü ile sözleşme imzalandığı, bu tip sözleşmelerde birim fiyat sabit kaldığından montajı yapılan sonradan ölçülmesi ile hakedişin hesaplanacağı,yerinde yapılan incelemeler ışığında ve dosyaya ibraz edilen yapılan işlere ait çizimlerden görülen dış yüzey alan toplamının —– olarak hesaplandığı, bu miktarın sözleşmede belirtilene yakın olduğu, fakat yerinde prekast taş uygulamasında içe dönüşler ve binadan uzaklaşmaların gözetilmesi neticesinde —– miktarının da ilave edilmesi gerektiği kanaatine varıldığı, sözleşmede birim fiyat usulü anlaşıldığını, iş sonucunda çıkacak olan metraja göre birim fiyatlar üzerinden hakkediş yapılacağını, sözleşmede belirlenen tutarın —– olduğunu, teklif aşamasında ve sözleşme anında hesaplanan metraj avam proje üzerinden hesaplandığını, yüklenici tarafından hazırlanıp ve dosyaya ibraz edilen metrajlar üzerinden hesap yapıldığı takdirde —–tutarında hakkediş hesaplandığını, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin ödeme şartlarında açıklaması yapıldığını, davalı tarafından davalıya yapılan ödeme tutarı — olduğunu, davacının hesap edilen —– olduğunu, yapılan kesin hakkedişe yönelik——- olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır” içeriğindedir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı taraf rapora karşı beyan ve itirazda bulunmamıştır. Taraflar arasında akdedilen sözleşmede; kesin hak edişin yerinde ölçüm neticesinde hesaplanarak ödeneceğinin kararlaştırılmış olması, Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda da sözleşmeye uygun yerinde inceleme yapılarak metraj hesaplanmış olması, yine hak edişin sözleşmede belirlenen birim fiyatlarına göre tespit edilmesi birlikte değerlendirildiğinde rapor hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmuş, davalı taraf raporun aksini iddia edecek herhangi bir beyanda bulunmadığından ve rapora itiraz etmediğinden davacının ıslah talebi ve hükme esas alınan rapor doğrultusunda davanın kabulüne, —– bakiye hak ediş alacağının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, toplam —- dava tarihinden — ıslah tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 3.774,21-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL harç ile 926,47-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.816,34-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 31,40-TL başvurma harcı, 31,40-TL peşin harç ve 926,47-TL ıslah harcı toplamı olan 989,27-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen toplam 2.589,70-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan davacı vekili için takdir olunan 7.982,65-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 02/02/2021