Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/833 E. 2023/150 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/833 Esas
KARAR NO: 2023/150
DAVA: Maddi ve Manevi Tazminat (Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/08/2017
KARAR TARİHİ: 22/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Maddi ve Manevi Tazminat (Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin torna tesviye işçisi olduğunu, 30.04.2026 tarihinde mesleği olan torna tesviye işinde çalışırken sağ gözüne parça sıçraması nedeniyle yaralandığını ve —–arayarak hastane göz hekimlerinden —–tarafından muayene edildiğini, muayene sonucunda —– —- seviyesinde,—— yoğun göz içi kanama tespiti ile herhangi bir——— yapılmadan ameliyat alınmış, kesi yeri 4 adet ——- reçetesi verilerek hasta evine gönderildiğini, iki gün sonra ise giderek artan ağrı nedeniyle davacı hasta aynı hastaneye, —- tarihinde tekrar gittiğini, bu kez —– tarafından muayene edildiğini, gözde yabancı cisim tespit edildiğini, ——- tarafından ameliyat edildiğini, ilk müdahaleyi yapan ——- ihmali davranışları sebebiyle görme kaybı yaşadığını ve tedavi gideri, geçici ve kalıcı iş göremezlik zararı olduğunu belirterek, davanın kabulü ile 1.000-TL tedavi gideri, 8.000-TL maluliyet/sürekli iş göremezlik, 1.000-TL geçici iş göremezlik, 500.000,00-TL manevi tazminat olmak üzere şimdilik toplam 510.000-TL tazminatın, haksız fiil tarihi olan 30/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama gideri, masraf ve ücreti vekalet ile birlikte davalı —— tahsiline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.

İNCELEME ve GEREKÇE :Dava, zorunlu tıbbi kötü uygulama sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemlidir.
Davacı, mesleği olan torna tasfiyesi sırasında gözüne —- sebebiyle—— gitmiş, —- muayene edilerek taburcu edildiğini, sonra ağrı şikayeti ile —- tarihinde tekrar gittiğini, bu kez —– tarafından muayene edildiğini, gözde yabancı cisim tespit edildiğini,—— tarafından ameliyat edildiğini, ilk müdahaleyi yapan ——- ihmali davranışları sebebiyle görme kaybı yaşadığını ve tedavi gideri, geçici ve kalıcı iş göremezlik zararı olduğunu belirtmiş; maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı sigorta şirketi her iki hekimin sigortacısıdır.
Hasar dosyası ve poliçeler celp edilmiş, Dosya içine konmuştur.Maluliyet yönünden tedavi evrakları ile birlikte dosya —- gönderilmiş, ———- oranında sürekli iş göremezlik olduğu belirtilmiştir. Davacının bu rapora karşı, maluliyete itirazı olmadığını beyan ettiği görülmüştür.—- tarihli raporunda da, ——-özen eksikliği sebebiyle 1/8 oranında kusurlu , diğer hekim ——— ise kusurunun olmadığı belirtilmiştir.—— bu raporuna karşı davacı vekili, raporu düzenleyen 5 uzmandan bir tanesinin göz hastalıkları uzmanı olduğunu belirterek itiraz etmiştir. Davacının itirazına hak verilmiş, üniversite hastanesinde görevli göz hastalıkları alanında uzman 3 öğretim üyesinden oluşturulacak bir heyetten rapor alınmasına karar verilmiştir. Bu ara karar doğrultusunda önce ———, görevlendirilebilecek bilirkişi olmadığını belirtmiş; mahkememizce resen bilirkişi listesinde yer alan uzman doktorlardan üç göz hastalıkları uzmanı resen seçilerek bilirkişi heyeti oluşturulmuştur. 08/02/2022 tarihli raporda—– %15 oranında kusurlu olduğu, —– kusursuz olduğu belirtilmiştir.Davacının zararlarının hesaplanması için bir aktüer bir sut uzmanı bilirkişi tayin edilmiştir. Bu bilirkişiler, —-tarihli raporda, davacının sürekli iş göremezlik zararının — olduğunu, tedavi giderlerinin —- olduğunu, temerrüt başlangıç tarihinin —- tarihi olduğunu, yasal faiz talep edilebileceğini mütalaa etmişlerdir.Davacı vekili, —– tarihli celsede, —– tarafından geçici iş göremezlik talebine ilişkin bir değerlendirme yapılmadığını ancak haklarını saklı tuttuklarını belirtmiştir. Aktüer raporundan sonra davacı vekili, 03/01/2023 tarihli talep artırım dilekçesi ile 3.236,85 TL, tedavi gideri, 111.093,22 TL sürekli iş göremezlik zararı, 1.000 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 115.330,07 TL maddi tazminat talep ettiklerini, ayrıca 500.000 TL manevi tazminat taleplerinin mevcut olduğunu belirtmiştir.
Davalı ——- yazılarak maddi ve manevi zarar limitleri konusundaki tereddüttün giderilmesi istenmiş, sigorta şirketinden gelen müzekkere cevabına ve poliçeye göre maddi ve manevi zarar ayrımı yapılmadan poliçenin her iki zarar kalemini de kapsadığını ve toplamda 600.000 TL üst limitle sorumlu olunduğunu belirtilmiştir.
Davacıya ait sosyal mali durum araştırmaları yaptırılmış, gelen müzekkere cevapları dosyaya konmuştur. Ayrıca—— malvarlığı bilgilerine bakılmıştır.
Gelinen aşama itibariyle maluliyete ilişkin—– raporu, hekimin tıbbi uygulama hatasına ilişkin değerlendirme içeren üç kişilik göz hastalıkları uzmanından oluşan bilirkişi heyetinin — tarihli raporu ve aktüer, sut uzmanının hazırladığı —- tarihli raporu mahkememizce de denetlenmiş, hüküm kurmaya elverişli, usul ve yasaya uygun, olayın durumun gereklerine uygun kabul edilmiştir.
Her ne kadar geçici iş göremezlik zararına ilişkin tedavi için geçecek süre hususunda bir değerlendirme yapılmamış ise de davacı fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuştur. Kalıcı maluliyet oranının %41 olduğu somut olayda, dava dilekçesi ile istenen 1.000 TL geçici maluliyet tutarının, geçici maluliyet raporu olmasa da kadri maruf olduğu kabul edilmiş, talep artırım dilekçesinde istenen maddi tazminat kalemlerinin kabulüne karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK.nın 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. —– gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Somut olayda, davacının ekonomik ve sosyal durumu, davacının sonrasında yaşadığı ya da yaşaması muhtemel olumsuzluklar ile hak ve nesafet kuralları çerçevesinde takdiren 80.000,00-TL manevi tazminatın davalı sigortadan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. davadan önce temerrüde düşürülmediğinden dava tarihi temerrüt tarihi sayılmıştır.

HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
1——, tedavi gideri, 1.000 TL geçici iş göremezlik, 111.093,22 TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 115.330,07 TL maddi tazminatın, dava tarihi olan 02/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
2-Takdiren 80.000 TL manevi tazminatın, dava tarihi olan 02/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine; fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE;
3- Alınması gerekli 13.343,00-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.741,91-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 11.601,09-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 31,40-TL başvurma harcı, 1.741,91-TL peşin harcın toplamı olan 1.773,31-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen toplam 413,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Suçüstü ödeneğinden sarfedilen toplam 13.000,00-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre takdiren (%31,74kabul % 68,26 ret oranında) olmak üzere 4.126,71TL ‘nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, kalan kısmın ( 8.873,29-TL) nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
9- Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden, AAÜT’ne göre maddi tazminat yönünden davacı vekili için takdir olunan 30.299,51-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8- Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden, AAÜT’ne göre kabul edilen manevi tazminat yönünden davacı vekili için takdir olunan 12.800,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden, AAÜT’ne göre reddedilen manevi tazminat yönünden davalı vekili için takdir olunan 12.800,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 22/02/2023