Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/832 E. 2022/174 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/832 Esas
KARAR NO: 2022/174
DAVA: Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ: 01/08/2017
KARAR TARİHİ: 01/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin müflis —–dosyası ile işçilik alacaklarına ilişkin dava açıldığını, dava bittikten sonra icra yoluna başvurulduğunu, icra dosyası kesinleştikten sonra —- haczi için işlem yaptığını, bu olaylardan epey zaman sonra müflis şirketin iflas ettiğini öğrenerek —– dosyasına başvuruda bulunulduğunu ve —– kayda alındığını ancak müvekkilinin alacağının gerek müflisin beyanı gerekse kesinleşme olmadığı gerekçesiyle red edildiğini, bu işlemin haksız ve yersiz olduğunu, zira alacağa konu dosyanın kesinleştiğini, açıklanan nedenlerle haksız ve kötü niyetle hukuki hiçbir gerekçesi olmaksızın müvekkilinin alacağının tamamının reddine ilişkin kararın kaldırılmasını, iptali ile müvekkilinin alacağının kayıt kabulü ile sıra cetveline birinci sıra alacaklı olarak yazılmasına karar verilmesini ücreti vekaletin ve mahkeme masraflarının karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı——– vekili mahkememize sunmuş olduğu beyan dilekçesinde, Davanın öncelikle süre yönünden reddedilmesi gerektiğini, davanın kayıt kabul davası olduğu, söz konusu davanın sıra cetvelinin ilanı ya da tebliği tarihinden itibaren —— içerisinde açılması gerektiği, davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmış olması nedeniyle süre yönünden reddi gerektiği, davacı tarafından varlığı iddia edilen alacakları ispatlamaya yönelik yeterli belge sunulmadığından , varlığı iddia edilen alacakların davacı tarafından ispat edilemediği açıklanan nedenlerle davanın reddine, mahkeme harç ve masrafları ile avukatlık ücretlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, davacının —– alacağına yönelik iflas dairesine yapılan—- başvurunun reddi nedeni ile davacının müflis şirketten alacaklı olduğundan bahisle açılan kayıt kabul davasıdır.
Bilindiği gibi sıra cetveline itiraz davaları — günlük hak düşürücü süreye tabidir. Mahkememizce—- müzekkere yazılmış, gelen yazı cevabından davacıya ret kararının —-arihinde tebliğ edildiği, davacının davayı —- düşürücü süre içerisinde açtığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacının alacağına dayanak olan —dosyası celp edilmiş, incelenen dosyada davacının davasının kısmen kabulüne karar verildiği, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, genel tatil ücreti, ücret alacağının kabulüne ilişkin verilen hükmün — tarihinde iflas tarihinden önce kesinleştiği anlaşılmıştır. Verilen hüküm üzerine davacının alacağını tahsil etmek için —- Sayılı dosya ile takip başlattığı, bu takipten dolayı iflas açılma tarihi itibariyle yapılan kapak hesabında — alacağı olduğundan bahisle masaya başvurduğu tespit edilmiştir. Mahkememizce celp edilen icra dosyasında yapılan kapak hesabının — takipte kesinleşen miktar, —- vekalet ücreti, —, masraf olmak üzere toplam — olduğu tespit edilmiştir. Bunun dışında — harcı da mevcuttur. Davacı —–masaya kaydını talep etmiş ise de; bu bedelin dayanağının ispatlanamadığı kanaatine varılmıştır.
Davacının takibe koyduğu asıl alacağı kesinleşmiş bir ilama dayalı olduğundan, bilirkişi raporu alınmasına gerek olmadığı, toplam ——asıl alacağın aynen masaya kaydının gerektiği kanaatine varılmıştır. Öte yandan bilindiği gibi 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun yedinci babında iflasın hukuki neticeleri düzenlenmiştir. Yasanın 184. maddesi “ İflas Masası” üst başlığı ise “Borçlunun Malları Hakkında İflasın Neticeleri” dir. Yasanın 193. maddesinde, “Takibin durması ve düşmesi” başlığı ile iflasın açılmasının, borçlu aleyhinde haciz yoluyla yapılan takiplerle, teminat gösterilmesine ilişkin takipleri durduracağı, iflas kararının kesinleşmesi ile bu takiplerin düşeceği, iflasın tasfiyesi müddetince müflise karşı birinci fıkradaki takiplerden hiçbirinin yapılamayacağı, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takiplere iflastan sonra da takip alacaklıları tarafından İflas masasına karşı devam edileceği, satış bedelinin 151’inci maddeye göre rehinli alacaklılara paylaştırılacağı, artan kısmın İflas masasına intikal edeceğine yer verilmiştir. ————–Müflisin borçlarının muacceliyet kesbetmesi” başlığı ile, borçlunun taşınmaz mallarının rehni suretiyle temin edilmiş olan alacaklar müstesna olmak üzere iflasın açılmasının müflisin borçlarını muaccel kılacağı, iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ve takip masraflarının ana paraya ekleneceği ifade edilmiştir. Somut olayda da, davacının iflastan önce müflise karşı başlatmış olduğu icra takibi iflasın kesinleşmesi ile düşmüştür.—- —- ilamında da belirtildiği gibi bu durumda fiilen yapılan takip masrafları haricinde, vekalet ücreti ve tahsil harcına karar verilemeyecektir.————- tarihli emsal ilamda, “İİK .nun 195. maddesinde takip masraflarınında masaya kaydının istenebileceği hükme bağlanmış olup, vekalet ücreti ve tahsil harcı haricindeki diğer takip masraflarının masaya kabul edilmemesi isabetli değildir” şeklinde belirtilmiş, emsal, —– ise, ilk derece mahkemesi tarafından, “…İİK ‘nın 195. maddesi uyarınca, müflisin borçlarının İflas ile birlikte muaccel hale geleceği ve iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masraflarının asıl alacağa ekleneceği, bilirkişilerin işlemiş faiz hesabını doğru yaptığı ancak yasal düzenlemenin aksine vekalet ücretinin de asıl alacağa eklendiği İİK 195. maddesinde takip masrafları arasında vekalet ücreti ve tahsil harcına yer verilmediği bu nedenle bilirkişilerin hesaba ekledikleri ——vekalet ücreti haricindeki alacağın subuta erdiği gerekçesiyle…” bakiye kısmın müflisin——- kayıt kabulüne karar verildiği —–şeklinde verilen karar özeti ilamda açıkça gösterilerek karar onanmıştır. Bu yorum yoluylu İİK.nin 195. maddesinde vekalet ücretinden söz edilmediği, iflas ile takibin düştüğü ve hükümsüz kalan takip nedeniyle vekalet ücretinin masaya kaydının isabetli olmayacağı anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca davacının takip sebebiyle yaptığı harcamalar olan—- başvurma harcının da masaya kaydı gerekmiştir. Ne var ki takip yapılması sebebiyle doğan icra takip vekalet ücreti alacağı yukarıda bahsedildiği gibi; iflasla birlikte icra takibi düştüğünden davacı tarafça talep edilemez. Bunun dışında Mahkemece verilen kararın hüküm fıkrasında fazla çalışma ücreti, genel tatil ücreti, ücret alacağı için en yüksek banka mevduat faizi ile ihbar tazminatı için ise yasal faizi ile alacağın tahsiline hükmedildiğinden iflas tarihine kadar davacının faiz alacağı olduğu da kuşkusuzdur. Mahkememizce bu yönde yapılan hesaplamada davacının — mevduat faizi hükmedilen alacağı için; en yüksek banka mevduatı faizi ile takip tarihinden iflas tarihine kadar toplam —faize hak kazandığı, bakiye asıl alacaklar yönünden—– işlemiş faize hak kazandığı anlaşılmış, davacı vekilinin gelinen aşamada bilirkişi ücretlerini yatırmaması, —-numaralı celsede de araştırılacak başkaca bir taleplerinin olmadığını, faiz konusunda takdirin mahkemede olduğunu beyan etmesi sebebiyle dosya kapsamına göre mahkememizce yapılan faiz hesabını aşan icra kapak hesabı benimsenmemiş, neticeten davacının müflis şirketten olan ——tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam — alacağının masaya kaydının gerektiği kanaatine varılmış, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, —- Sayılı dosyasında ilama dayalı olarak talep edilen —- iflas tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam —- alacağının müflis ——-sayılı dosyasına kayıt ve kabulüne, fazlaya ilişkin kısmın reddine,
2-Alınması gerekli 80,70-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 49,30-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 31,40-TL peşin harç, 31,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 62,80-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından harç dışında harcanan 124,40-TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre hesaplanan (%81,72 Kabul, %18,28 Ret) 101,66-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Tarafların artan gider avansı bulunması halinde karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 01/03/2022