Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/793 E. 2019/224 K. 07.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/793 Esas
KARAR NO : 2019/224

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/07/2017
KARAR TARİHİ : 07/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
02.12.2016 tarihinde———- plakalı otobüs ile ——– plakalı minibüsün karıştığı çift taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacı müvekkilinin bu kazada yaralandığını, yapılan tedavi sonucunda müvekkilinin sol omzuna çivi ve platin takıldığını. müvekkilinin kaza geçirdiği —— plakalı otobüsün, Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası kapsamında olup, …’nin ———-numaralı poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın Davalı …’nden karşılanması amacıyla doğrudan doğruya davalı …’ne 28.02.2017 tarihinde başvurulmuş ve ödeme yapılması için tüm evraklar davalı … şirketine teslim edilmiş, 15 gün içerisinde cevap verilmediği takdirde dava yoluna başvurulacağı başvuru dilekçesinde ihtaren bildirildiğini, başvuru dilekçesi ekinde sunulan maluliyet beyanı ile kaza tarihi 02.12.2016 olduğundan daimi maluliyet raporu temin edilemediğinden, dosyanın davalı … tarafından medikal incelemeye gönderilip maluliyet oranının belirlenmesi talep edildiğini, davalı …’ne tüm evraklar teslim edilmesine rağmen yapılan yazılı başvuruya sigorta şirketi tarafından, 15 günlük süre içerisinde cevap verilmemesi nedeni ile işbu davayı açma zaruriyeti hasıl olduğunu, müvekkilinin 45 yaşında olduğunu,———————-Müsteşarlığında çalıştığını, davacıya ödenmesi gereken Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Genel Şartlarına istinaden belirlenecek olan şimdilik 3.200.00 TL daimi maluliyet tazminatının ve 100,00- TL geçici iş göremezlik tazminatının sigorta şirketine başvuru tarihi olan 28.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ——- plakalı araç müvekkil şirket tarafından 09/03/2016-2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere —– no.lu Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza poliçesi ile sigortalandığını, davacı tarafın talebinin teminat kapsamında olup olmadığının mahkemece araştırılması gerektiğini, maluliyete ilişkin Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasını, maluliyet durumu kesin olarak tespit edilmediğinden kendilerinin sorumluluğu doğmadığından müvekkilinin temerrüde düşmediğini, davacı tarafından işbu dava açılmadan önce müvekkiline herhangi bir başvuru yapılmadığını, Davaya konu talebin teminat kapsamında olmaması nedeniyle reddine, davacı yanın maluliyet iddialarının Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi Genel Şartları A.3.2. Maddesinde yer alan maluliyet cetveline göre değerlendirilerek tazminat sorumluluğumuzun bu cetvele göre belirlenmesine, Davacının başvuru tarihinden avans faiz taleplerinin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Hukuki niteliği itibariyle; 02/12/2016 tarihinde sürücü ——sevk ve idaresindeki ———- plakalı yolcu otobüsü ile——- idaresindeki —— plakalı minibüsün karışmış olduğu kaza nedeniyle geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsili isteminden ibarettir.
Davacı vekili 06/03/2019 tarihli dilekçesi ile tarafların sulh olduğunu, karşı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiş, davalı vekili de 21/12/2019 tarihli dilekçesi ile tarafların sulh olduğunu, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.
Taraf vekillerin beyanları ile tarafların sulh oldukları, vekaletnamelerinde de sulh yetkisinin bulunduğu ve davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığında karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraflar sulh olmakla dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gerekli 44,40-TL harcın peşin alınan 31,40-TL harçtan mahsubu ile artan 13,00-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına
3-Taraf vekillerinin beyanları dikkate alınarak yargılama gideri ve avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,
4-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde kendilerine iadesine,
Dair, gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren iki hafta süre içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yokluğunda yapılan inceleme sonunda karar verildi.