Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/769 E. 2021/1019 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/769 Esas
KARAR NO: 2021/1019
DAVA: Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Alacak)
DAVA TARİHİ: 14/07/2017
KARAR TARİHİ: 22/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı —- tarihinde dava dışı ———tarihli —- kaynaklı ödeme
yükümlülüklerini azami —– açıldığını, müvekkili bankanın — tarafından davalı bankaca açılan bu teminat — —tarihinde —-eklediğini, teminat —– —- olacağının belirtildiğini, lehtar tarafından —-eden banka olan müvekkili bankanın — yapılan usulüne uygun başvuru akabinde —-kapsamında — ödeme yapıldığını,
müvekkili bankanın — davalı bankaya gönderilen—-tarihinde lehtarın talebine istinaden —-veren banka olarak — tutarının ödendiğini, ayrıca en son — tarihinde alınan ve o tarihten
itibaren alınmayan ve yıllık — yıllık toplamı olan — komisyon tutarının da —- hesaba gönderilmesinin istendiğini, davalı bankanın —- tarihinde sona erdiğini bildiren—- bulunduğunu, dosyanın müvekkili bankaca kapatıldığının
bildirildiğini, ilgili bildirim üzerine dosyanın müvekkili banka tarafından da kapatıldığını,
ayrıca —- yıl içinde herhangi bir komisyon talebinin olmadığının da belirtilip —-edildiğini, müvekkili banka tarafından yapılan — tutarı —- ödenmesinden imtina edildiğini, müvekkili banka tarafından davalı bankanın mesajından sonra gönderilen —- mesajlarında hesapların kapatıldığına dair bir mesaj
gönderilmiş ise de bunun herhangi bir anlam ifade etmediği, —– geçerli bir fesih bildirimi olmadan hesapların kapatılmasının mümkün olamayacağı, gerek —-veren banka olan müvekkili bankanın gerekse amir banka olan davalı bankanın yükümlülüklerinin sona ermeyeceği bildirilerek ödeme talebinin yinelendiğini, davalı banka tarafından talebin yerine getirilmeyeceğinin bildirildiğini, talebi yerine getirmeyen davalı bankaya karşı müvekkili banka tarafından —- sayılı ihtarnamenin gönderildiğini, ihtara
rağmen müvekkili bankaya herhangi bir geri dönüş yapılmadığını, bu nedenle işbu davanın
açılması zaruretinin hasıl olduğunu,—— düzenlenen teminat —–
—– açıkça amirin yetkisinin olduğu belirtilen hususlar hariç değişiklik yapılabilmesinin
ya da teminat —– vadesinden önce sona erdirebilmesinin ancak ve ancak lehtarın
kabulü ile mümkün olduğunu, —veren konumundaki müvekkili banka tarafından lehtarın
kabulü olmaksızın teminat akreditiflerinin sona erdirilebilmesinin mümkün olmadığını,
teminat —- tarihine kadar geçerli olacak şekilde düzenlendiğini, ilgili
akreditifte —–
uzatılmayacağına dair bir bildirim yapılmadıkça ——-
düzenlemesine yer verildiğini, vadenin uzatılıp uzatılmayacağı hususunun davalı bankanın
yetkisi ve takdirinde olduğunu, amir banka olan davalı bankanın beyanı dışında vadenin
uzatılmamasının tek yolunun lehtarın bu husustaki kabulünün olduğunu, davalı bankanın
vadenin uzatılmaması hususunda lehtara yapılmış herhangi bir bildiriminin olmadığını,
müvekkili bankaca da lehtarın teminat —– vadesinin uzatılmamasının talep edildiği
konusunda herhangi bir bildirim yapılmamış olmasına rağmen davalı banka tarafından ısrarla
—–yılında dosyanın kapatıldığı yönünde bildirimde bulunulduğunu, davalı bankanın lehtarın
iradesini yok sayarak yükümlülükten kurtulmaya çalışmasının hukuken mümkün olmadığını,
davalı bankanın basiretli tacir olarak ——
sorumluluğunun hangi hallerde sona ereceği ve hangi hallerde devam ettiği konusunda bilgi
sahibi olmak zorunda olduğunu, bir akreditifin değiştirilmesi veya iptal edilmesi
hususlarındaki şartların açık olmasına rağmen amir banka konumundaki davalı banka
tarafından şartların yerine getirilmediğini belirterek teminat —istinaden –veren
banka olarak lehtara ödenen — teminat mektubu tutarı ve — yılından itibaren
ödenmeyen — komisyon tutarı ile birlikte toplamda ——
tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalı bankadan tahsiline yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili banka —- tarihinde dava dışı —- sözleşmesinden kaynaklı ödeme
yükümlülüklerini azami —tutarında—- davacı —– tarafından işbu —- eklendiğini, —bankası konumundaki davacı
banka tarafından müvekkili bankaya gönderilen —-Söz konusu—- da kayıtlarımızda sona ermiş ve bu
tarihe kadar tarafımızca hiçbir evrak teslim alınmamıştır. İşbu —– tahdında aşağıda
belirtilen masraflarımızı talep ediyoruz——- hesabımıza en kısa zamanda ödemeniz ve tarafımıza bilgi vermeniz halinde
memnun olacağız..” ifadelerine yer verildiğini, söz konusu—- mesajını alan müvekkili banka
tarafından — masraf ve komisyon tutarı olan —- ödenerek
dosyasının kapatıldığını, —— konumundaki davacı bankanın aradan —- mesajı ile lehtarın talebine istinaden —-veren banka olarak
— ödendiğini ve ayrıca en son — tarihinde alınan ve
o tarihten itibaren yıllık —– taraflarına gönderilmesi talebinde bulunduğunu, her şeyden önce,
davacı banka tarafından —-uygun şekilde yapılmış bir ödeme talebinin
bulunmadığını, dava konusu akreditifin —– tabi olduğu, doktrine ve
bankacılık uygulamasına göre kendilerine tevdii edilen belgeleri gecikmeksizin makul süre
içinde gönderilmesi gerektiğini, davacı bankanın ibraza ilişkin belgeleri müvekkili bankaya
göndermediğini, aksi halde —— akdi ilişkiye dayanan zarar ziyan talepleri ile
karşılaşmalarının söz konusu olacağını, davacı —-bankasınca usulüne uygun ödeme talebi
bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı bankanın —-bankası
olarak yükümlülüklerine uygun hareket etmediğini, ortaya çıkan zarardan davacı bankanın
sorumlu tutulması gerektiğini, davacı bankanın—— hükümlerini dikkate alınmaksızın
lehtar iradesini araştırmaksızın ve lehtarın bu husustaki yazılı beyanını sorgulanmaksızın ve
ayrıca —-bankasından bilgi talep etmeksizin müvekkili bankanın hesaplarını
kapatamayacağı ve yapılan akreditifin sonlandırılamayacağı savunmasında bulunduğunu,
davacı bankanın bir banka olmaması halinde belki bu savunmasının dikkate alınabilecek
olduğunu, fakat somut olayda uyuşmazlığın her iki tarafının da banka olduğunu, dava konusu
olayda davacı bankanın —–bankası görevini üstlendiğini, davacı bankanın——
gösteren yerleşik bir banka olduğunu, davacı bankanın —– konusunda uzmanlığı
bulunduğunu, —– hükümleri açık olmasına rağmen davacı bankanın lehtarın bu husustaki
yazılı beyanını sorgulanmaksızın müvekkili amir/—– banka tarafından akreditifin
sonlandırılamayacağı iddia edilmiş ise de lehtarın yazılı beyanı olmaksızın —- tarihli
—–mesajının neden gönderildiğinin izah edilemediğini, davacı bankanın —- tarihli
—– amir banka, —-bankası ve
lehtarın anlaşması olmadan iptal edilemeyeceğini veya değiştirilemeyeceğini bildirdiklerini,
söz konusu hükmün yalnızca davalı banka için değil davacı banka açısından da geçerli
olduğunu, dolayısıyla lehtarın —— belirlenen vadesinden önce geçersiz olması
yönündeki herhangi bir değişikliği kabul etmediğini bildirdiği halde —– erdiğine ilişkin beyanda bulunulmuş olmasının sorumluluğunun
davacı bankaya ait olduğunu, davacı —–bankasının —
yılında değil de — neden sona erdiğine ilişkin mesaj gönderdiğini, — tarihine kadar —- davacı tarafça tahakkuk
ettiği iddia edilen —— müvekkili bankadan neden talep edilmediği
hususuna bir izah getirilmediğini, davacı bankanın — tarihli — tarihli mesajıyla müvekkili bankayı yanıltmış olmasının mümkün olmadığını,
davacı bankanın müvekkili bankaya karşı —– ilişkisi kapsamında sorumlu olduğunu,
davacı bankanın —–bankası olarak vekil sıfatıyla hareket ettiğini, vekalet ilişkisinin mesleki
faaliyete dayandığı dikkate alındığında bankacılık uygulama ve teamüllerine göre mevzuata
aykırı şekilde hareket etmesi nedeniyle doğan zarara katlanması gerektiğini, davacı bankanın
—– mesajında hatalı olunduğunun ikrar edildiğini, somut olayda davacı
—- tespiti amacıyla banka ve ithalat/ihracat sahasında uzman bir bilirkişi
marifetiyle inceleme yapılmasının yerinde olacağını, davanın dava dışı —- edilmesi gerektiğini, müvekkili bankanın ——- son fıkrası hükmü çerçevesinde faaliyet
izninin kaldırılmasına karar verildiğini, ilgili kararın ——- harçtan muaf
tutulması gerektiğini belirterek, açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, —- olarak adlandırılan —– kapsamında davacı ——– kusuru sebebiyle, ödediği teminat bedelini, komisyon tutarını, ———— bankasından talep ettiği alacak davasıdır.
Taraflar——-kaynaklı ilişki olduğu, Davalı şirketin amir banka olduğu, davacı bankanın —-bankası olduğu, dava dışı ——- şirketinin lehtar olduğu anlaşılmıştır.
Davacı —–bankası, teminat —- kapsamında, lehdar — yaptığı müracaat üzerine bu şirkete/lehdara — yapmıştır. Davacı işte bu ödeme sebebiyle davalı —- açan —— bankadan alacak talebinde bulunmaktadır.
Davalı müflis banka ise davaya konu —- erdiğini, —– hesabının kapatıldığını, bu durumun da davacı bankaya —— mesajı ile bildirilmiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Dava dışı — davalı şirkete hitaben ———- binaen davalı banka — tarihli teminat — davacı banka da — tarihinde —–vermiş ve vade — tarihine kadar geçerli olmak üzere —— tarafından vadenin uzatılmayacağına dair bir bildirim yapılmadıkça, —-
Yargılama sırasında davalı bankanın iflasına karar verilmiş olması ile —– uyarınca yargılamanın ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonrasına kadar durmasına karar verilmiştir.
—– Karar sayılı kararı ile verilen —- kaldırılarak tekrar verilen —–tarihinde kesinleştiği anlaşılmış, yargılamaya devam olunmuştur.
Davaya, davalının —– yasa gereği kayıt kabul davası olarak, artık basit usulle devam edileceği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık talep edilen miktarlarda değil, davacının yaptığı ödemeyi ve —-komisyonunu, masrafını isteyip isteyemeyeceği noktasındadır.
İddia, davanın mahiyeti ve miktarı itibariyle tanıkla ispata elverişli olmadığından, davacı bankanın ve ihbar olunan —– —tanıkları dinlenmemiştir.
—– tebligat yapılmış, taraf teşkili sağlanmış, her iki tarafın kayıtları üzerinde inceleme yapılması gerektiğinden bir bankacı uzman, bir nitelikli hesap uzmanı bilirkişi tayin edilmiş, bilirkişilerden davacı bankanın alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise —-cinsinden değerinin hesaplanması istenmiştir.
Bilirkişiler — raporlarında, eldeki —- ilişkisinde —- kural olarak ——– varsa —-bankasının ve lehdarın onayı olmadan değiştirilemeyeceğinin veya iptal edilmeyeceğinin düzenlendiğini, bu düzenlemenin emredici mahiyette olduğunu, akreditifin değiştirilmesi veya iptal edilmesi için amir bankası,—- bankası ve lehdarın üçlü onayının gerektiğini, müflis bankanın tacir olmakla mevzuat hükümlerini bilmesi gerektiğini, lehdar onayı olmadığından davalı bankanın savunmalarının isabetli olmadığını, davacı bankanın kendisine usulüne uygun sunulan ——— ödemesi ile lehdara ödenene teminat bedeli olan —- davalı bankadan istemekte haklı olduğunu, davalı müflis bankanın iflas ettiği tarih olan ———olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı banka rapora itirazlarının olmadığını beyan etmiş, davalı banka, rapora itiraz etmiştir. İtiraz sebepleri, davacı bankanın geçerli bir ödeme yapıp yapmadığının tartışmamış olduğu, —- maddesine göre —-bankasının geçerli bir ibraz varsa ibrazı karşılaması ve belgeleri amir bankaya bildirmesi gerektiğini, somut olayda bu durumun olmadığı, davacı bankanın vekil olarak gerekli özeni göstermesi ve davalı bankaya bildirimde bulunmadan da ibrazı karşılamaması gerektiği, ayrıca davacı bankanın—– mesaji sebebiyle hesabı kapattıklarını, davacının kendi eylemi ile neden olduğu durumda yaptığı ödeme ve komisyonu aradan geçen —- isteyemeyeceğidir.
Davalı bankanın itirazları —–çerçevesinde mahkememizce giderilebilecek türden olup resen irdelenmiştir. Gerek davalının cevap dilekçesinin ikinci sayfasından gerekse rapora itiraz dilekçesinden anlaşıldığı üzere, davacı bankanın —- tarihinde— edilmemiş olduğu, akreditifin— kayıtlarında sona erdiği, bu —– sebebiyle toplamda — bulunduğu —- mesajı, davalı müflis banka tarafından, davacı bankanın lehdar ile mutabakata vardığı şeklinde yorumlamıştır Davalı müflis banka da davacıya — tarihinde —– şeklinde cevap verilmiştir.
Davalı bankanın davacı bankaya — şeklinde mesaj göndermiş olması, —– göre geçerli bir iptal işlemi olamayacağından davalı müflis bankanın bu mesajı onu sorumluluktan kurtarmayacaktır. Yine davacı bankanın — mesajında dosyanın kapatıldığını belirtmesi de aynı şekilde hükümsüzdür.—- —- tek başına ——- dosyasını kapatma hakkı olmadığından—- tarihli vadeye kadar olan kısım içindir. Bilirkişilerin de raporlarında belirttiği üzere davalı bankanın lehdarın onayını alması ve vade dolmadan ——— ettiğini bildirmediği sürece başvuru halinde —- başvuruyu karşılaması şarttır. Davacı bankanın mesajını, lehdardan onay alınmış varsayarak kendiliğinden dosyayı kapatmasında davalıyı sorumluluktan kurtaracak türden davacının kusuru olmadığı gibi davalının —– olmayan davranışı mevcuttur.
Bir diğer davalı itirazı geçerli bir ödeme olup olmadığı noktasındadır. Vade devam ettiği sürece —bankasının ibrazı karşılama görevi devam eder. Bu noktada —–bankası ibrazı yalnızca dış görünümleri itibariyle incelemekle görevlidir. —- Banka, başvuran kişinin muhatap olup olmadığına bakacak, vadenin devam edip etmediğine bakacak; bunun ötesinde —– —- tarafların iç ilişkilerine bakamayacaktır.
Belgelerin amir bankaya gönderilmesi gerektiği itirazı yönünden ise — — ibrazın uygun olup olmadığını —bankası belirler; uygun olduğunu belirlerse ibrazı karşılar; karşıladıktan sonra belgeleri amir bankaya gönderir. Bu düzenlemeye göre ——–bankasının amir bankasına önceden belgeleri gönderme, amir bankanın teyidini/onayını aldıktan sonra ibrazı karşılama gibi bir yükümlülüğü yoktur.
Bu sebeple itirazlarla ilgili davalının yeni bir heyetten rapor alınması talebi yerinde görülmemiş, bilirkişi raporu uyuşmazlığın tartışılması, alacağın hesaplanma yöntemi, döviz cinsinden olan alacağın iflas tarihi itibariyle —— satış kuruna uygun hesaplanmış olması bakımından mahkememizce denetlenerek benimsenmiş, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dava, alacak davası iken kayıt kabul davasına dönüştüğünden maktu harç ve maktu vekalet hükmü kurmak gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE;
1)— alacağın davalı müflisin ——- sayılı dosyasında işlem gören müflisin — KAYDINA;
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 20.957,30-TL peşin harcın mahsubu ile kalan 20.898,00-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 31,40TL başvurma harcı, 59,30-TL peşin harcın toplamı olan 90,70-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen 4.474,50 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesime
6- Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra talep halinde yatırana iadesine,
8- Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraf vekillerine tebliğinden itibaren 10 gün içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili, davalı iflas idaresi vekili ve ihbar olunan Graniser vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 22/09/2021